Ak Parti’nin önünü kim/kimler açtı?

Adalet ve Kalkınma Partisi (AK PARTİ) 14 Ağustos 2001 yılında kuruldu. Ak Parti’nin tartışmasız lideri Recep Tayyip Erdoğan’dır. Karşısına hiçbir aday çıkmamıştır.

Ak Parti bugün 23. yılına girdi.

Ak Parti sancılı doğdu. R. T. Erdoğan, İstanbul’un belediye başkanıyken, Siirt’te okuduğu bir şiir yüzünden hapse atıldı.

6 Aralık 1997'de Siirt’te düzenlenen bir açık hava toplantısında, “Minareler süngü, kubbeler miğfer / Camiler kışlamız, mü’minler asker / Bu ilâhî ordu dinimi bekler/ Allahu ekber, Allahu ekber” mısralarını okuyunca Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesi Başsavcılığı, Erdoğan hakkında Türk Ceza Kanunu’nun 312/2 maddesine göre “halkı din ve ırk farkı gözeterek kin ve düşmanlığa açıkça tahrik etmek” suçlamasıyla iddianame hazırladı. Dava 21 Nisan 1998’de sonuçlandı, 10 ay hapis ve o zamanki parayla 176 milyon 666 bin 666 TL para cezası verildi. Hapis cezası ceza infaz kanunu gereği 4 ay 10 güne indi.

R. T. Erdoğan, 26 Mart 1999 günü Kırklareli'nin Pınarhisar ilçesindeki cezaevine girdi, 24 Temmuz 1999'da cezasını tamamladı.

(Not: Ziya Gökalp’ın 1912 yılında Balkan Savaşı’ndaki Türk askerler için yazdığı şiirin versiyonu gösterilen mısralar Mehmet Cevat Örmek’in “İlâhî Ordu” adlı şiirinden alınmaydı.)

Menziline yürüyen siyasîlerde hapisler, engeller yol açıcı oluyor.

R. T. Erdoğan’ı hapse attıranlar 28 Şubatçılardı.

28 Şubatçılar, R. T. Erdoğan’ı adım adım iktidara taşıdılar. Ak Parti, 3 Kasım 2002 günü yapılan erken genel seçimde oyların yüzde 34,28’ini aldı, 363 milletvekili çıkararak tek başına iktidar oldu. O seçimde TBMM’ye yalnız Ak Parti ve CHP girmişti.

Recep Tayyip Erdoğan, yasaklı olduğu için seçimlere katılamamıştı. Cumhurbaşkanı, Ahmet Necdet Sezer’di. Hükûmet kurma görevini Ak Parti’nin genel Genel Başkan Yardımcısı Abdullah Gül’e vermişti.

Allah yürü ya kulum demiş, Recep Tayyip Erdoğan’ın önü açılmıştı. Hanımının memleketi Siirt’in Pervari ilçesine bağlı Doğanköy’de sandık kurullarının oluşturulmaması ve bir sandığın kırılması yüzünden Ak Parti, Siirt'teki seçimlerin iptali için Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) başvurdu.

YSK, 2 Aralık 2002’de, seçimlerin yenilenmesine karar verdi. AK Parti'den ve CHP'den seçilen birer milletvekili ile bağımsız seçilen milletvekilinin TBMM üyelikleri düştü. CHP'nin desteğiyle yapılan anayasa değişikliğiyle R. T. Erdoğan’ın milletvekili seçilmesinin önünde engel kalmadı. O sıra Deniz Baykal CHP Genel Başkanı’ydı. R. T. Erdoğan’ın önünü açtığı için çok hücuma uğramıştı. 9 Mart 2003'te Siirt’te yapılan seçime 4 parti katıldı. Ak Parti 3 milletvekilliğini de kazandı, R. T. Erdoğan Siirt’ten TBMM’ye girdi.

Sonra inişler, çıkışlar, darbeler, badireler, rejim değişikliği tek adam iktidarı... Hep R. T. Erdoğan “tepe”de.

Türkiye’nin siyasî tarihinde Ak Parti=R. T. Erdoğan, öyle bir yerde ki; Türkiye Cumhuriyeti’nin bütün kıvrımlarını, onun nezdinle okuyabiliyoruz.

***

Biz öncesi ayrıntıları hatırlatacağız. Bütün Türkiye’yi geren başörtüsü savaşçısı 28 Şubat generalleri, R. T. Erdoğan’a karşı ne yapacaklarını inceden inceye düşünmüş olmalılar ki, birilerini kullanarak bir kaseti gündeme getirdiler.

Bu kasetteki R. T. Erdoğan’ın sözleri dehşetengiz desem yeridir.

Dün bahsetmiştim. 2002’de haftalık Türkhaber gazetesini/dergisini çıkarıyorduk. 24. sayısına kadar bizim yönetimimizdeydi.

“Erdoğan’ı kim büyüttü?” başlığıyla bir dosya hazırlamıştık. 29 Nisan 2002’de çıkan 3. sayımızın kapağında R. T. Erdoğan vardı. Dergide “Erdoğan’ı kim büyüttü?” başlığı altında uzun bir değerlendirme yazısı yer alıyordu.

Tanınmış iki gazeteciyle röportaj yapmıştık. O gazetecilerden biri “Erdoğan’ın ‘değiştim’ demesi bir gelişme” derken, diğer gazeteci “Erdoğan’ı bitirirler” diyordu.

En üst görevdeki general de çok açık R. T. Erdoğan’a hücum ediyordu.

O sıra ne tartışılıyordu da R. T. Erdoğan’ın adı sık geçiyordu?

Daha sonra ortaya çıkarılan Deniz Baykal’ı bile istifa ettiren kasetler gibi, o dönemde de kasetler piyasaya sürülüyordu.

R. T. Erdoğan’ın 1992’de yaptığı bir konuşma, hakikaten kabul edilebilir bir konuşma değildi. Bu kaset servise sokulmuştu.

(Yarın ayrıntıya gireceğiz.)

Yazarın Diğer Yazıları