ABD'nin PKK'ya desteğinin ardında kim var?

ABD, Latin Amerika''yı dizayn etmek için yıllar yılıdır darbecilere yön vermiş, yol açmış, sırt sıvazlamıştır. Latin Amerika''da her şeyin kendi kontrolünde olmasını istemiştir.

"Güçlü Amerika", caziptir... İspanya ve Portekiz''in sömürüsünden kurtulan ülkelerin halklarını "cazibe" çeker. Latin Amerika''nın kuyruğundan gövdesine bütün ülkelerden ABD''ye akmışlardır. Bu bir tehlike... Diğer tehlike, güçlenen Latin Amerika''nın hele soğuk savaş dönemlerinde Sovyetler''in kanatlarına sığınanlar idi.

Neredeyse bütün Latin Amerika uyuşturucu fabrikası. Uyuşturucuyla mücadeleyi ancak güçlü ülkeler yapabilir. ABD müdahalesinin "meşruiyet" sınırını genişleten de uyuşturucunun bu ülkelerde yaygınlığıdır.

"Monroe Doktrini"nden haberiniz var mı? James Monroe (1758-1831) ABD''nin 5. cumhurbaşkanıdır. "Amerika Amerikalılarındır" sözü onundur. Doktrini; kimsenin kendilerine ve yakındaki ülkelere müdahale etmemesi esasına dayanır. Avrupa''ya, ne hâliniz varsa görün ama Amerika kıtasının bütününe asla göz dikmeyin, demeye getiriyor. Rusya Çarlığı, Alaska üzerinden ABD''nin Kaliforniya eyaletine kadar sarkma emelindeydi. Sonra, Küba''da ve diğer güneydeki diğer ülkelerde Sovyetler Birliği''nin, komünist ideoloji temelli ilişkisi, ABD''lilere Monroe doktrinini raftan indirtmiştir.

Diyeceksiniz ki, I. ve II. Dünya Savaşı''nda Avrupa''ya girdi. Bu dünya savaşıydı ve ucu gelip ABD''ye dokunacaktı.

"Müdahalecilik" diye bir kavram vardır. İnsanî sebeplerin yanı sıra, "cezalandırma, zorlama, caydırıcılık, önleyici saldırı, barışı koruma, barışı tesis etme ve millet inşası" olarak açıklanmaktadır.

Dolayısıyla "müdahale" geçicidir.

ABD, kendi kıtasını aşmış, Asya''ya müdahale etmiştir. Bu müdahalenin "Monroe Doktrini"ni ilgilendiren tarafı 11 Eylül 2001''de, El-Kaide militanlarının dünyada benzeri görülmemiş tedhiş hareketidir. New York''ta İkiz Kuleler''e, Washington''da Pentagon''a saldırılar, dünyayı sarsmıştır. ABD, El-Kaide''yi bitirmek için Afganistan''a girdi. 20 yıl sonra çıkartıldı.

ABD, Orta Doğu''da burnumuzun dibinde. Bize saldırıyor. PKK''yı bu kadar donatması, Suriye''de hemen sınırımız ötesinde devlet kurdurmaya kalkışması neyi gösterir? Düşmanlığını değil mi? İran''da da "Kürt" unsurlar var ve ABD''nin en büyük düşmanı İran. Arada Kasım Süleymanî gibi, önemli isimlerini hedefe koysa da etnikçi hareketlere desteği pek görülmüyor. PKK''ya o kadar çok silah sevk etmiştir ki, MİT''imiz çetele bile tutamamıştır! Hızını ve çokluğunu anlayın!

ABD, Orta Doğu''da Monroe Doktrini gereği değil; Siyonistlerin emelleri için var. James Monreo, o zaman Siyonistlerin emelinden habersiz olsa gerek veya Siyonizm kendi içinde bir doktrin hâline gelmemişti. Siyonizmin en büyük destekçileri Evangelistler de henüz bir "varlık" değillerdi.

Yahudiler İspanya''da biteceklerdi. Katliamdan kurtaran Türklerdir. Osmanlı, katliama uğrayan Endülüs Müslümanlarına göstermediği ilgiyi Yahudilere gösterdi; yurt verdi, ocak verdi. (Osmanlı, sonra Endülüs Müslümanlarına da sahip çıkmıştır.)

Yahudiler de Türklere çok şey kattılar ve hâlâ katıyorlar.

Türkiye hedefe konulmamalı. ABD''nin donatıp saldırttığı PKK''nın ardında Siyonistlerin olduğu Türkiye''de sır değil.

"Siyonist olmak için Yahudi olmaya gerek yok; ben de bir Siyonistim." diyen Joe Biden, yüzde 54''le ABD başkanı seçildi. Şimdi onun partisinin oyu, yüzde 41''e düştü. Bunun ABD için bir işaret olduğunu Siyonistler akla getirmiyor mu?

PKK''ya tetik çektirenler, bir gün kurşunların kendilerine döneceğini bilmeliler.

Yazarın Diğer Yazıları