5 milyon Suriyeli nasıl gider?
Ukrayna''da Putin''in sapıklığı yüzünden insanlar ölüyor, milyonlarcası yerlerinden ediliyor. Koskoca ülke harabeye dönüyor. Ve Türkiye''de kimileri sırf ABD''ye, NATO''ya karşı olacağım diye hâlâ Putin''i haklı görüyor!
Batı ikiyüzlülük etti. Kapılarını Orta Doğululara kapatırken, Ukraynalılara sonuna kadar açtı.
Ukraynalılar bize de geliyorlar. Hiçbir surette, "Gelemezsiniz!" demiyoruz. Bizim insanî değerlerimiz Batı''dan farklı.
Bitmeyen tartışma: Suriyeliler kalıcı mı, gidici mi?
R.T. Erdoğan "Suriyelileri göndermeyeceğiz." dedi. Yine bir tartışma başladı. K. Kılıçdaroğlu, "Göndereceğiz." diyor.
Hatay''ın CHP''li Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, Hatay''da, Suriyelilerin nüfusunun giderek arttığını, yeni doğanların dörtte üçünün Suriyeli olduğunu söylüyor. Ayrıca "kalıcı" Suriyelilerin kullandıkları oylara dikkati çekiyor:
"Geçen yerel seçimde [vatandaşlığa geçen] 13 bin kişi oy kullandı. Bir ilçemizde iktidar partisi değil başka bir parti kazanmıştı. Ama en son sığınmacıların çadırlarındaki sandıklar sayılınca, onların hepsi iktidar partisine oy verdiği için o ilçede seçimi iktidar kazandı. Hiç tanımadıkları, bilmedikleri siyasî partiler ve adaylar için oy kullanıyorlar."
Seçimler yaklaşıyor. Erkene alınmazsa gelecek yıl Haziran''da hem cumhurbaşkanlığı, hem parlamento seçimi var. Saray, oyları kendisine döndürmek için akıl almaz ince hesaplar yapıyor. Saray seçimi almak zorunda. Kazanamazsa, mahkemelerde başları ağrıyacak. Sayıştay raporlarının belki yüzde biri, binde biri açığa çıkıyor. Bu kadarcığı bile dehşet; aklı uçuruyor! Seçimi kaybettiklerinde mahkemelerin birinden çıkıp birine girecekler.
Şimdilik seçim kanunlarıyla oynama yolunu seçiyorlar.
R.T. Erdoğan, tarikat/cemaat eksenli destekler için bütün kapıları açtı. Bu yapıların derneklerine, vakıflarına, gelecek oylar için her türlü imkânı sağlıyor. Belli bir oranda oyu, açtığı bu "fayda" kapıları vasıtasıyla elinde tutuyor. Bütün menfîliklere, insanlarımız fakirlikten sürüm sürüm sürünmesine, bizden-sizden kayırımına rağmen Saray partisinin oy oranı, kamuoyu araştırmalarında yüzde 30''dan aşağı düşmüyor. Şu andaki görüntü böyle.
R. T. Erdoğan, yakın zamanda bir konuşmasında "Dün Afganistan''dan, Irak''tan, Suriye''den geldiler. Bugün Ukrayna''dan geliyorlar. Mazlumların sığınağı olmaya devam edeceğiz. Muhalefet, seçimi kazanırsak Suriyelileri göndereceğiz diyor. Biz göndermeyeceğiz. Ensarın ne olduğunu biliyoruz." dedi.
"Ensâr". Arapçada "yardım etmek" anlamındaki "nasr" kökünden gelir. "Yardım edenler" demektir. Kelimenin İslâm literatüründe ayrı yeri vardır. Mekke''den hicret eden Hz. Peygamber''i ve muhacirleri yurtlarında barındırmak ve korumak suretiyle onlara büyük yardımda bulunan Evs ve Hazrec kabilelerine mensup Yesribli (Medineli) Müslümanlar için kullanılmıştır.
Reis Bey "Ensarın ne olduğunu biliyoruz." derken Kur''ân''a atıf yaptığını belirtelim. Hz. Peygamber''e ve göçenlere desteklerinden dolayı bu kabile mensupları övülmüşlerdir.
5 milyon Suriyeliden bahsediliyor ve bunlar kalıcı olacak. R. T. Erdoğan göndermediği için değil, oy alacağını hesapladığı için değil, şartlar yüzünden de kalıcı olacak. Meselenin bir başka "dinî" yönü olduğunu da hatırlatayım. (Bunu yazacağız.)
Reis Bey, muhakkak alacağı oyu hesaplıyor ama kalıcı Suriyelileri öne çıkardığı için, kendisine oy verenlerden de kaybedeceğini bilmesi gerekir. Saray partisi seçmenin yüzde 84''ü Suriyelilerin kalıcılığına karşı.
Muhalefet göçmenleri göndermekten bahsediyor. Ama şu şartlarda Beşşar Esad''a güvenip gönderemeyeceklerini bilmeleri gerekir. (Bu konuyu da ayrıca yazacağım.)