19 Mayıs'ı anlamayan neyi anlar!
Bugün 19 Mayıs. M. Kemal Atatürk Samsun'a çıktı.
Sihrî cümle. "Kurtuluş" bu cümlede mündemiç.
Yok Vahidettin göndermişti, yok İngilizler... Yok asıl şu maksatla çıkmıştı... Yok M. Kemal padişahı kandırmış, ikbal peşine düşmüştü... Daha neler neler yazıldı. Şöyle bir interneti dolaşın, okuduklarınız karşısında dehşete kapılıyorsunuz. Kimse zamanı tahlil etmiyor, sadece ve sadece kin kusuyor. M. Kemal'e baba arayanlar mı ararsınız, dinden girip imandan çıkanları mı ararsınız, M. Kemal'i Marxist idealleriyle örtüştüren absürtlükleri mi ararsınız... Gani...
Ülkemiz aşağıda M. Kemal'in anlattığı gibiyken, "şahsiyat" tartışmasına girenler, art niyetlilerdir. Bilerek veya bilmeyerek emperyal güçlere uşaklık edenlerdir:
"1335 [1919] senesi mayısının 19'uncu günü Samsun'a çıktım. Vaziyet ve umumî manzara:
Osmanlı Devleti'nin dâhil bulunduğu grup, Harb-i Umûmî'de mağlûp olmuş, Osmanlı ordusu her tarafta zedelenmiş, şartları ağır, bir mütârekenâme imzalanmış. Büyük harbin uzun seneleri zarfında, millet yorgun ve fakir bir hâlde. Millet ve memleketi Harb-i Umûmî'ye sevk edenler, kendi hayatları endişesine düşerek, memleketten firar etmişler. Saltanat ve hilâfet mevkiini işgal eden Vahîdeddin, soysuzlaşmış, şahsını ve yalnız tahtını temin edebileceğini tahayyül ettiği denî tedbirler araştırmakta. Damad Ferid Paşa'nın riyasetindeki kabine; âciz, haysiyetsiz, korkak, yalnız padişahın iradesine tâbi ve onunla beraber şahıslarını koruyabilecek herhangi bir vaziyete razı.
Ordunun elinden esliha ve cephanesi alınmış ve alınmakta...
İtilâf Devletleri, mütareke hükümlerine riayete lüzum görmüyorlar. Birer vesile ile, İtilâf donanmaları ve askerleri İstanbul'da. Adana vilâyeti, Fransızlar; Urfa, Maraş, Ayıntap [Antep], İngilizler tarafından işgal edilmiş. Antalya ve Konya'da, İtalyan askerî birlikler; Merzifon ve Samsun'da İngiliz askerleri bulunuyor. Her tarafta, yabancı subay ve memurları ve hususî adamları faaliyette. Nihayet, söze başlangıç kabul ettiğimiz tarihten dört gün evvel, 15 Mayıs [1]335 [15 Mayıs 1919]'te İtilâf Devletleri'nin muvafakatiyle Yunan ordusu İzmir'e çıkartılıyor.
Bundan başka, memleketin her tarafında, Hristiyan unsurlar gizli, açık, hususî emel ve maksatlarının elde edilmesine, devletin bir an evvel çökmesine mesai sarf ediyorlar.
Bilâhare elde edilen sağlam malumat ve vesikalar ile teyit olundu ki, İstanbul Rum Patrikhanesi'nde teşekkül eden "Mavri Mira" heyeti vilâyetler dâhilinde çeteler teşkil ve idare etmek, mitingler ve propagandalar yaptırmakla meşgul. Yunan salîb-i ahmeri [kızılhaçı], resmî Muhacirîn [göçmenler] Komisyonu; Mavri Mira heyetinin mesaisinin kolaylaştırılmasına hizmet etmekte. "Mavri Mira" heyeti tarafından idare olunan Rum mekteplerinin izci teşkilâtları, yirmi yaşını mütecaviz gençler de dâhil olmak üzere her yerde ikmal olunuyor.
Ermeni patriği Zaven Efendi de, "Mavri Mira" heyetiyle hem-fikir olarak çalışıyor. Ermeni hazırlığı da tamamen Rum hazırlığı gibi ilerliyor.
Trabzon, Samsun ve bütün Karadeniz sahillerinde teşekkül etmiş ve İstanbul'daki merkeze bağlı "Pontus Cemiyeti" kolaylıkla ve muvaffakiyetle çalışıyor." (Mustafa Kemal, Nutuk, 1927, s. 5-6).
Salyalı konuşanlar, maalesef şu zamanda öyle itibar görüyorlar ki...