Geçtiğimiz günlerde Ukrayna hükümetinin aldığı bir kararla Telegram’ın kritik devlet görevlileri tarafından kullanımı yasaklandı.

Malum, uygulama özellikle Ukrayna’da neredeyse hayatın bir parçası hâline gelmiş durumda.

Hem vatandaşlar hem de yetkililer için yalnızca bir mesajlaşma platformu değil; adeta bir haber alma, bilgi paylaşma ve hatta savaşın gerçek zamanlı olarak takip edilebildiği bir araç.

Zelenskiy bile halkla iletişim kurmak için Telegram’ı kullanıyor. Ama şimdi hükümet "dur" dedi.

Peki neden?

Açıkçası bu kararın arkasında yatan nedenlere bakınca, insanın aklına hemen güvenlik endişeleri geliyor.

Ulusal Siber Güvenlik Koordinasyon Merkezi'nden yapılan açıklamalar oldukça net: Rusya’nın Telegram’ı siber saldırılar için bir araç olarak kullandığı, hatta füze saldırılarının bile bu platform üzerinden koordine edildiği iddia ediliyor.

Düşünsenize, bir mesajlaşma uygulaması sadece yazışmalarınızın ötesinde, ölümcül saldırıların planlandığı bir araç haline gelebiliyor. Durum bu kadar ciddi olunca, elbette devletin bu tarz bir önlem alması kaçınılmaz oluyor. Hele ki savaşın ortasında bir ülke için.

Konuya daha yakından bakarsak, Telegram’ın Ukrayna’da ne kadar yaygın bir kullanım alanına sahip olduğunu daha iyi anlarız.

Telegram, sadece halkın değil, devlet görevlilerinin de sıklıkla kullandığı bir platform.

Hele ki savaş sürecinde, Rus hava saldırılarına karşı uyarıların da bu platform üzerinden paylaşıldığı düşünülünce, Telegram’ın Ukrayna için ne kadar kritik bir araç olduğu ortaya çıkıyor. Yani, bir yandan uygulama devletin işine yararken, diğer yandan güvenlik zafiyeti yaratabileceği endişesiyle yasaklanıyor.

Uygulamanın kurucusu Pavel Durov, yıllardır Telegram’ın şifreli ve güvenli olduğunu söylüyor. Evet, şifreleme var, mesajlar güvende deniliyor ama işin içinde Rusya olunca, hele ki bir savaş durumunda, her şeyin mümkün olabileceği düşünülüyor.

Ukrayna İstihbarat Şefi Kyrylo Budanov’un şu sözleri oldukça çarpıcı: "Telegram, ifade özgürlüğü meselesi değil, ulusal güvenlik meselesidir." Tam da burada, ifade özgürlüğü ile güvenlik arasındaki o ince çizgi tekrar gündeme geliyor.

Alınan karar sadece kritik devlet görevlilerini kapsıyor, yani halk hâlâ Telegram’ı kullanmaya devam edebilecek.

Hepimiz dijital platformlar üzerinden sosyalleşiyoruz, bilgi alıyoruz ve hatta düşüncelerimizi paylaşıyoruz. Özellikle savaş gibi olağanüstü durumlarda, halkın hızlı ve güvenilir bilgiye ulaşması çok önemli.

Telegram, Ukrayna halkı için bir haber kaynağı, bir dayanışma platformu haline gelmiş durumda.

Ukrayna'nın Telegram yasağı, güvenlik kaygılarının ne kadar ciddi olduğunu bir kez daha gösteriyor.

Yasak dijital dünyanın ne kadar kırılgan olduğunu hatırlatıyor.

Siber saldırılar, dijital tehditler, kişisel verilerin çalınması gibi meseleler, artık modern dünyanın en büyük sorunlarından biri haline gelmiş durumda. Bu yüzden devletlerin aldığı önlemler de giderek daha radikal hale geliyor.

Ukrayna şu anda çok zor bir dönemden geçiyor ve aldığı karar; savaşın getirdiği bir zorunluluk!..