Türk’üz ve tehlikenin farkındayız
Biz Türk’üz. Anayasanın 66. maddesinde belirtildiği gibi “Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan” Türkleriz. Kürt kökenli, Arap kökenli, Gürcü kökenli olsak da biz Türk’üz. Anayasa böyle diyor. Türk, Kürt, Arap diye ayırmıyor. Hepimize Türk diyor.
Anayasanın açık hükmüne rağmen “Türk’üz, Kürt’üz, Arap’ız…” diye başladığınız zaman ayrımcılık yapmış oluyor, Türk milletini bölüyorsunuz. Anayasamızın başlangıç kısmına göre de “hiçbir faaliyet”, “Türk varlığının, Devleti ve ülkesiyle bölünmezliği esasının… karşısında korunma” göremez. Eğer birileri tarafından korunuyorsanız sizi koruyanlar da başlangıç bölümünün bu hükmüne göre suç işliyorlar demektir.
Evet, Türk’üz ve tehlikenin farkındayız. Vatandaş olmayan milyonlarca yabancı bu ülkede kalıcı hâle getirilmek isteniyor. Doğurganlık oranları çok fazla olan yabancılar bir süre sonra biz Türklerle (66. madde) eşit sayıya ulaşacaklar ve ülkemizde hak iddia edecekler.
Farkındayız ve bu farkındalığı her zaman dile getireceğiz. Tehlikenin farkında olanlar ve uyaranlar, anayasada belirtilen Türklerdir. Ülkenin tehlikede olduğundan bahsetmek ve uyarılarda bulunmak ne zamandan beri ırkçılık oluyor?
Yoksa anayasanın Türklükle ilgili maddelerinden mi yakınıyorsunuz? Bu ülke, bu devlet Türk varlığı üzerine kurulmuştur, bundan mı memnun değilsiniz?
Elbette biz Müslümanlar kardeşiz: İnneme’l-mu’minûne iḫve (Bütün müminler kardeştir). Ancak Tanrı, Müslümanlar da dâhil bütün insanları ayrı milletler hâlinde yaratmıştır ve bu da Kur’an’da belirtilmiştir. Tanrı böyle yaratmışsa bunda bir hikmet yok mu? Tanrı’nın hikmetine mi karşısınız yoksa?
Arap diliyle konuşarak “Nahnu ummetu’l-vâhide (Biz bir milletiz.) demek ne demek? Kimlerle bir milletsiniz? Vatandaş olmayan milyonlarca Arap ve Afgan ile mi? 66. maddeyi inkâr mı ediyorsunuz? Niyetiniz ne? Milyonlarca yabancıyı vatandaş yaparak Türk kavramına dâhil etmek mi, yoksa anayasanın bu maddesini değiştirmek mi?
Basın yayın organlarında bu videonun “yukarının” emri veya izniyle yayımlandığı yazılıp çiziliyor. Videoda konuşanların yandaşlardan oluşması da bu ihtimali güçlendiriyor.
“Yukarı” sözüyle kast edilen iktidar ve ortakları, bunlarla aynı düşüncede olmadıklarını açıklamalı ve hatta suç duyurusunda bulunmalıdırlar. Aksi takdirde gündeme getirdikleri “yeni anayasa” kavramının, videodakilerin niyetleriyle aynı olduğu kuşkularına hak verdirmiş olacaklardır.
Eğer iktidar Türk milletinin (66. madde) iktidarı ise, mahkemeler de Türk milleti adına karar veriyorlarsa gereği yapılmalıdır. Hele hele birilerinin milliyetçilik, millîlik ve yerlilik iddiaları varsa derhal harekete geçmelidirler.
Türkler tabii ki misafirperverdir. Ancak bu, “Gel benim evimde otur, istediğin kadar çoğal ve evime ortak ol.” anlamına gelmez. Misafirperveriz ama aptal değiliz.
Türkler tehlikeye dikkat çekmeye devam edeceklerdir. Uyuyanları uyandırana kadar. Ve “uyuyan” ifadesinin en masum bir ifade olduğunun bilincinde olarak.