Türkiye’de karma diller
Prof. Dr. Ahmet Buran’ın “Kürtçe eğitim” tartışmasında görüşünü dün verdim. Meselenin çıkışı, Kürtçe/Türkçe-Türkçe/Kürtçe sözlüğü kim hazırlamalı ve “Kürtçe eğitim” idi. Artuklu Üniversitesi Yaşayan Diller Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Kadri Yıldırım: “Bu iş TDK’nın değil, bizimdir.” demişti; okudunuz. (TDK Başkanı Prof. Dr. Mustafa S. Kaçalin yurt dışında olduğu için daha cevabını alamadım.) Ardından Tunceli Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Başkanı Yard. Doç. Dr. Ali Kemal Özcan’ın üç gün süreyle görüşünü aktardım. Özeti: “Kürtçe eğitim bir yere kadar; tıkanır. Literatür yok!” dedi. Bu meselede yıllardır kafa yoran ve en son “Türkiye’de Diller ve Etnik Gruplar” (Akçağ Yay., 0312 432 17 98) kitabına imza atan Fırat Üniversitesinden Prof. Dr. Ahmet Buran’ın görüşünü aldım. Okuduğunuz gibi Prof. Dr. Ahmet Buran, Kürtçeyi “karma diller” kategorisinde görüyor. Çok önce onun “Karma Diller ve İki Örnek: Klasik Osmanlıca ve Kürtçe” makalesinden bahsetmişim.
Ahmet Buran, Rus ilim adamlarının tespitine dayanarak Kürtçenin Farsçanın, Arapçanın ve Türkçenin bir halitası olduğunu belirtiyor. Örneklerle de bunu “ispat” ediyor. (Şunu öncelikle belirteyim: Bu tartışmalarımız tamamen siyasî mülahazaların ve tercihlerin dışındadır. Onun için kimse havadan nem kapmasın ve ilmî mutâlara itibar etsin!)
Karma dil nedir? A. Buran iki ayrı dünya görüşünden tarif veriyor:
Prof. Dr. Berke Vardar: “Çeşitli dillerin karışmasından oluşmuş dil. Karma diller, yeterince gelişmemiş bir aşamada bulunan çeşitli toplulukların, ülkelerine gelen gelişmiş topluluklardan bireylerle daha kolay ilişki kurabilmek, alış veriş yapabilmek vb. nedenlerle onların dillerinden büyük ölçüde öge almaları sonucu oluşmuştur.”
Prof. Dr. Ahmet Topaloğlu: “Genellikle medeniyet bakımından alt seviyede bulunan toplulukların, ilişki kurdukları üst seviyedeki milletlerin dilinden aldıkları türlü ögelerle meydana getirdikleri dil.”
A. Buran, “Osmanlıca”yı anlattıktan sonra sözü “Kürtçe”yi getiriyor:
“Kürtçe, yazı dili geleneği olmadığı için standartlaşmamış ve adeta Osmanlıcanın halk ağızlarındaki kullanımını temsil eden bir karma dil görünümüne bürünmüştür. Kürtçenin gramer yapısındaki karmaşıklığı daha önce yazdığımız kimi yazılarımızda da belirtmiştik. Söz varlığı konusunda bugüne kadar çok sayıda çalışma yapılmış ve yayınlanmıştır. Bu çalışmalarda genellikle Kürtçenin söz varlığının karma olduğu da ortaya konmuştur. Biz burada Rusya Bilimler Akademisi tarafından yayınlanan “Kürt Dilinin Etimolojik Sözlüğü”nü esas alarak Kürtçenin söz varlığı üzerinde özet bir değerlendirme yapmaya çalışacağız. Söz konusu sözlüğün birinci cildinde yer alan 3499 kelimenin 3435’i başka dil ve lehçelere aittir. Kalan 64 kelimenin kökeni ise açıkça belirtilmemiştir.”
“Kürtçe”, hangi dilden hangi ne kadar kelime almıştır? Anlatacağım.