Peygamber Efendimiz rüyamda bana dedi ki
Peygamber Efendimiz’i rüyamda gördüm. Bana dedi ki: “Zinhar ümmetim ne Recep’e, ne Ahmet’e oy versin!”
Tabiî yüzünü görmedim. Bulutların arasından sesini işittim. Sabah ezanı okunuyordu. Uyandım. Namazdan sonra biraz kestirdim. Yine Peygamber Efendimiz rüyama girmesin mi?! Bana Kur’ân’danâyetler okuyordu, kendi sözlerini hatırlatıyordu.
Âyetler ve hadisler “hırsızlık” üzerineydi. Peygamber Efendimiz’in okuduğu âyetlerin ve kendi sözlerinin tamamını hatırlamıyorum. Birkaçı aklımda kalmış. Sıcağı sıcağına masanın başına geçtim. Aklımda kalanları bir bir not ettim. Peygamber Efendimiz’in son bir cümlesi vardı ki, herkesin kulağına küpe olmalı: “Hırsızlık edene oy veren cehennemliktir!”
Ertesi gün de Necmettin Erbakan’ı rüyamda gördüm. Kâbe’de Osmanlı revnaklarının altında kuşluk vakti namaz kılıyordu. Yanında Lütfü Doğan ve Şener Battal da vardı. Gözleri pır pır ediyordu. Hiç sektirmeden çok düzgün cümlelerle konuştu: “İleride benim rahle-i tedrisimden geçmiş bir genç parti kuracak, halk sürekli cebini yoklamak zorunda kalacak. Bugün ne kadar param eksildi, diyecek, kaygıya düşecek ama onun Allah için, hayır için başa geçtiğini düşünenler ceplerinin eksilmesini akıllarına getirmeyecek. Allah muhafaza!”
Bu sefer sözümün yarısı doğru! Erbakan’la Kâbe’de karşılaştım. Şahit olarak da, bakanlık yapmış bir AKP milletvekilini ve onun abisini gösterebilirim. İbadeti samimî idi. Tabiî ki, rüyama ne Peygamber Efendimiz, ne de Erbakan girdi. Demem o ki; dilin kemiği yok. At atabildiğin kadar!
O beyaz sarıklı, beyaz cüppeli sapkının Yenikapı’da AKP’nin topladığı kalabalığa hitap etmesine, “Kâbe’de gördüm. Ahmet Davutoğlu’na başbakanlığı Resulullah verdi. Erdoğan’ın safında yer almayan küfür safında yer alır.” demesine ne diyeceksiniz?
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez! Böyle sapkınların çoğalması, sizi hiç mi ilgilendirmiyor? Tarihte de böyle sapkınlar çıkmıştır. Bu örnekleri siz çok iyi bilirsiniz. Geçmişte, sapkınlıkların çoğu Yahudiliğe bağlanmıştır. “İsrailiyat” diye bir ilim dalı da var. Ne kadar hadis uydurulduğunu, ne kadar yanlış Kur’ân tefsirleri ortaya konduğunu, ilim sahanız olarak asıl bilmesi gereken sizsiniz. AKP kurucusuna ilâhlık atfedenler için hiçbir açıklamanız olmadı; Yenikapı’da konuşan sapkın için bir sözünüz olmayacak mı?
66 ilâhiyat fakültesi dekanının, Hayrettin Karaman’ın, sizin bir sözünüz olmazsa, her semtte ilâhlık taslayan rüya tabircileri çıkacak, halkı kandıracak.
Dinin, siyasetin dışında tutulmasını ikaz edecek olan sizsiniz. Eğer ikaz etmezseniz Müslümanlar zarar görür. Doğruları söylemekten korkmayın. İlk Müslümanlar doğruları söyledikleri, “la ilâhe illallah!” dedikleri için eziyet görmediler mi? Sonra ahretlerini kazanmadılar mı?
Dünya nimeti, makam, Mercedes için kendinizi satmayın!
Asıl konuşacak merciler susarsa, insanlar sapkınların sözlerini doğru kabul edeceklerdir.
Dini ifsat eden o sapkınlar değil, siz olursunuz.