'Nefret söylemcileri'!

“Nefret Söylemi” diye, Hrant Dink Vakfı içinde bir birim var. Rapor yayınlıyorlar. Bana da gönderiyorlar. Vardır bunda bir iş, dedim... Baktım, meğer ben de nefretçilerdenmişim(!)
Türkiye hakikaten öyle bir kuşatılmış ki, kim neresinden tutarsa orasından kemiriyor. Nasıl ki, “İnsan Hakları Derneği” PKK’nın güdümünde kuruldu ve bayağı hizmet görüp hükûmetleri bile PKK’nın mevzi kazanması için oyaladıysa ve oyalıyorsa (Mazlum-Der’i de unutmayalım bu arada), “nefret söylemi” adı altında faaliyet gösteren kuruluş da Hrant Dink’i kalkan yaparak, “Türk”ü tuttuğu yerden kemiriyor.
Hiç kimse “Türklerin aleyhinde” olanlara karşı bir satır dahi yazamayacak! Asla öfkelenmeyecek! Onlar Türk düşmanlarıyla istedikleri gibi sırt sırta verecekler, kuyumuzu kazacaklar ama sen kesinlikle kızmayacaksın! Hatta yaltaklanacaksın!
Şu Hrant Dink meselesi beni fazlasıyla düşündürüyor. “nefret söylemcileri”, acaba Hrant’ı, sırtından geçinmek için kendileri mi öldürttü?
Dink’in öldürülmesine hakikaten çok üzüldüm. Bizzat tanıyordum, görüşmüştük, röportaj yapmıştım. Bunları yazdım... Ama çok da kızıyordum, müteveffa gereksiz konuşuyordu, Türkleri töhmet altında bırakıyordu, fevriydi, feveran ediyordu; bir adım ileri, iki adım geri atıyor, ama ileri attığı adımlar, geri attığı adımların izini sildiği için hep “sivri” kalıyordu.
Türk insanını istedikleri gibi suçlamak için, Dink’ten daha iyi bir fırsat bulabilirler miydi? Hayatta “olmaz” diye bir şey olmadığını yaşayarak öğrendim... Pek alâ, öldürülmesi zeminini hazırlayanlar da “nefret söylemcileri” ve destekçileridir!
Komünist hareketlerde bunun örnekleri görülmüştür: 1970’te, Mustafa Kuseyri’nin katledildiği hâdise... Türkiye’yi kana bulamak isteyenler öldürmüş, suçu Ülkücülerin üzerine atmış, koca koca hocaları cübbeleriyle yürütüp emellerine âlet etmemişler miydi! (“Nefret söylemcileri”nin gözdesi, Kandil muhibbi Cengiz Çandar efendi, merdivendeki kanı nasıl sildiğini bir daha anlatsın!)

***

“Nefret söylemi” grubu kendileri gibi olmayanları susturmak istiyorlar. Maksatları deşifre edilmelidir. İşbirlikçileri ortaya çıkarılmalıdır.
Onlara göre, birisine siz “bölücü” deseniz, “Türk düşmanı” deseniz, otomatik olarak “bölücüler”den ve “Türk düşmanları”ndan “nefret eden” oluyorsunuz.
“Nefret söylemcileri” beslemedir, alçaktır, âdidir! Senin ne maksatla “Türk düşmanları”nın üzerine gittiğini bilecek kadar “akıllı” oldukları için, önce seni susturmak isteyen şerefsizlerdir!
Bu “şerefsizler”in, basın-yayın organlarında “zenginlerimiz”in ve “Gafil Müslümanlar”ın besledikleri destekçileri vardır. Onlar vasıtasıyla etrafa dehşet saçarlar.
Sen bölücü olacaksın, Türkler Ermenileri kesmiştir, diyeceksin, her daim belin iki büklüm “özür dilerim” vaziyetinde duracaksın!

***

Yarın bu köşede, bir fotoğrafı “nefret söylemcisi” ASALA/PKK işbirlikçilerinin gözünün içine sokacağım. Bakalım ne diyecekler!

Yazarın Diğer Yazıları