Muhalefet İçin Yerel Seçim
Geçtiğimiz hafta Anayasa Mahkemesi, yeni başkanını seçti. Zühtü Arslan’ın görev süresinin yakında dolacak olması nedeniyle yapılan yeni başkanlık seçiminde gereken salt çoğunluğu sağlayarak 15 üyenin 9’unun oyunu alan isim Kadir Özkaya oldu.
Özkaya, Danıştay üyeleri arasından Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından AYM üyeliğine seçilen isimlerden biri.
Öte yandan Özkaya, Can Atalay hakkındaki kararda hak ihlali olduğu ve tahliye gerektiği yönünde oy kullanan 9 üyeden de biri.
Bugün Yargıtay Başkanlığı seçimi, bir ay sonra da Danıştay Başkanlığı seçimi yapılacak.
Bugünkü seçimde öne çıkan adaylardan biri de Can Atalay hakkındaki hak ihlali kararını uygulamayan 3.Ceza Dairesi Başkanı. Ancak seçimde beş aday yarışıyor, sonuç ne olacak bugün göreceğiz.
Yargıda bu seçimler yaşanıp dengeler değişirken; yerel yönetim seçimlerini de bu pazar günü gerçekleştirecek, orada da dengelere biz -vatandaşlar olarak- etki edeceğiz…
Denge
Yerel yönetimler demokrasinin tabandan tavana yapılanmasında rol oynarlar. Katılma da temsil de en iyi belediyelerde gerçekleşir. Çünkü toplumla en az mesafesi olan kurumlar yerel yönetimlerdir. Bu açıdan önem arz ederler.
Bununla birlikte, merkezî yönetimin vesayeti altında olsalar bile, devlet gücünün dengelenmesinde en önemli rollerden biri belediyelerdedir. Gücün merkezde, tek bir yerde toplanmasını engellerler, böylece de siyasal iktidarı sınırlarlar.
Belediyelerin, merkez yönetimi karşısında denge-fren işlevi görmesi kadar, muhalefetin de yarınların iktidarı olma amacında gücünü pekiştirici rolü vardır. Zira, özellikle büyükşehir belediyeleri, muhalefete kendini anlatmak için kapı açar.
Umut
İktidara muhalif olan kesim nezdinde tüm güçlerin tek bir yerde toplanması, temsil edilememe sorunuyla birlikte, umutsuzluğa düşme sorununa da yol açabilir.
Özellikle de 14 Mayıs seçimlerinde yaşadığı travmanın ardından zaten büyük oranda umudunu yitirmiş, hevesini kaybetmiş ve bıkmış olan muhalif kesim için yeni bir mağlubiyet önümüzdeki beş yılda çaresizlik hissini arttıracaktır.
Bu açıdan “hiç değilse” yerel yönetimlerde muhalif partilerin fikirlerini hizmete dökebilmesi önemli olacaktır.
Tüm bu nedenle, biraz dengelenme biraz da hizmet yarışının vatandaşlar için sağlayacağı avantaj adına, farklı siyasi partilerin farklı yetkilerinin olması her daim önemlidir.
Küskünlükler, bıkkınlıklar, siyasi partilere karşı olabilir ama sandığa karşı olamaz. Demokrasiyi yaşatmak namına elimizdeki güç sandıksa eğer, sandığa gidecek, oyumuzu kullanacağız.