Bırakın ekonomistleri sıradan vatandaşlar bile artık şunu söylüyor: İnsanlar perişan durumda. Yanlış ekonomi yönetimi yüzünden ülke batma noktasına getirildi.
Burada sizleri rakamlara boğmak istemiyorum ama Türkiye''nin ekonomik hali gerçekten perişan. Muhalefet önümüzdeki seçimi kazansa bile ekonomiyi yönetmekte çok zorlanacak. Ülke içinde birliği sağlamak, muhalefetteki değişik siyasi partileri iktidarda iken de yine böyle bir denge ile bir arada tutmak, hukuku normal hale getirmek bile yetmeyecek. Ülkeyi, şu an zorla ertelenen kur krizinden kurtarmak, ekonomik çarkı çevirmek için dış kaynaklara ihtiyacımız var. Bunu sağlamak için de dünyaya ekonomik açıdan güven veren bir lidere ihtiyaç duyuluyor. Bu liderin güven vermesinin yanı sıra arkasında da güçlü bir kamuoyunun bulunduğunu dünya ekonomi odaklarının bilmesi gerekiyor.
Eğer aday Altılı Masa''dan çıkacaksa; bu özelliklere sahip en önemli isim CHP Lideri Sayın Kemal Kılıçdaroğlu''dur ve bu yüzden de onun aday olarak açıklanması gerekir. Kitlesel desteği olan diğer siyasetçi Sayın Meral Akşener cumhurbaşkanlığına aday olmadığını çok önceden ve kararlı biçimde açıklamış ve Sayın Kılıçdaroğlu''nu aslında tek bırakmıştır.
Altılı Masa, cumhurbaşkanı adayını açıklama işini artık bekletmemelidir. Çünkü kamuoyunun merak içinde muhalefetin adayını beklediğini iyi biliyoruz. Adayın açıklanmaması, iktidar bloku tarafından, muhalefetin anlaşamadığı, bunların iktidara geldiklerinde kavga edecekleri biçiminde yorumlanıyor ve kararsız seçmen üzerinde bu olumsuz etki yaratıyor.
Bu nedenle, bugün yapılacak toplantıda Kılıçdaroğlu ismi açıklanmalı, değer liderler de pek kararlı biçimde onun arkasında durduklarını göstermelidirler.
Sayın Kılıçdaroğlu ekonominin durumunu iyi biliyor. CHP Ekonomi Masası''nda çok değerli uzmanlar yer alıyor zaten. Sayın Kılıçdardoğlu''nun ABD''ye gitmesinin nedeni de ekonomidir. Türkiye''ye ekonomik olarak nasıl bir fayda sağlayabileceğini yerinde görmek istemiştir. Almanya''ya da yeni teknolojileri incelemek için gitmiştir. Kendisine buralarda yakın ilgi gösterilmiştir. Bu yüzden de Sayın Kılıçdaroğlu seçimi kazanıp hükümeti kurduklarında Türkiye''ye buralardan yüzlerce milyar dolarlık yatırım geleceğini açıklamıştır. Bu büyük proje ve büyük müjde ne yazık ki ekonomi çevrelerinde hak ettiği biçimde tartışılmamıştır.
Halen Türk hazinesinin 50 milyar dolar civarında borçlu olduğunu, aslında kendimizin bir dolarımızın bile olmadığını düşündüğümüzde sözü edilen kaynağın ekonomiyi hızla düzeltmekte çok etkili olacağını söyleyebiliriz.
Peki bu güveni verecek, bu kaynağın musluğunu açacak kimdir?
Cevap, bizi doğrudan CHP Lideri Sayın Kılıçdaroğlu''na götürüyor.
Bazıları, Altılı Masa''daki Ali Babacan''ın da ekonomiyi iyi bildiğini, onun da aday olabileceğini söyleyebilirler. Doğrudur, Sayın Babacan da liberal ekonomi sistemini bilen bir siyasetçidir. Ama onun arkasında yüzde 25''lik bir kamuoyu bulunmamaktadır. Muhalefet seçimi kazanıp Sayın Kılıçdaroğlu yeni hükümeti kurduğunda elbette kendisinden bir teknokrat olarak yararlanacaktır.
Sayın Kılıçdaroğlu''nun adaylığı konusunda ne yazık ki bazı odaklar kafalarda soru işareti yaratmaya çabalamaktadırlar. "Kazanacak aday" sloganı da bu amaçla icat edilmiştir. Türk halkının nasıl bir lider aradığını düşündüğümüzde, CHP Lideri''nin bu özellikleri taşıdığını görürüz. MHP kökenli Ülkücüler de dahil olmak üzere toplumun bütün katmanlarını kucaklayan, ekonomiyi bilen, hukuka saygılı, yolsuzluğa bulaşmamış, iyi yürekli bir aile babası… Öyle ki AKP Lideri Sayın Erdoğan''ın aksine; oğluna "bedelli askerlik" yaptırmamış bir vatansever…
Sayın Kılıçdaroğlu''nun mezhebi üstünden yürütülen kuşkulandırma operasyonu da temelsizdir. Üstüne üstlük kendisi, Hz. Muhammet''in soyundan gelen çok saygın bir kimliğe de sahiptir. Bu ülkede Alevi olduğu için hak eden bir lidere oy vermeyecek seçmen sayısı yüzde 15 kadardır. Bunlar; muhalefet kimi aday gösterirse göstersin asla oy vermeyecek bir azınlık kitledir. Zaten AKP''nin kemik kitlesi de bunlardır. Geride kalan seçmenin en az yüzde 55''i bugün bile Sayın Kılıçdaroğlu''na oy vermeye hazırdır. Üstüne üstlük Altılı Masa, Sayın Kılıçdaroğlu''nu aday göstererek ülkemize de insanlığımıza da yakışmayan bu nefret söylemini yıkmalıdır. Bu adaylık bu açıdan da tarihimizle bir yüzleşme ve inançlar arasında kucaklaşma olacaktır.
Hemen, hemen!
