Allah'ım yarabbim.. Döndük dolaştık gene aynı yere gelmedik mi gel de huzursuz olma. Şöyle bulunduğunuz atmosferden çıkıp, Türkiye'ye biraz uzaktan bir bakın.
Ne görüyorsunuz?
Dışardan tazyik, saldırı ve sıkıştırma.
İçerden çürütme.
Hepsi birbirine bağlı.
Akdeniz'den Suriye'ye, oradan da, AB ve ABD'ye kadar tüm dünya neredeyse karşımızda.
Resmen saldırı altındayız.
Silahlı olmasa da ekonomik, siyasi, psikolojik saldırıların ardı arkası kesilmiyor. AB bırakıyor, ABD alıyor.
Bir de bunların işini kolaylaştıracak dış politikamız var. Ülkemizi yönetenlerin ideolojileriyle de başımız belada. O ideoloji, iktidarın aklına çökmüş, hepimizi rahatsız ediyor.
Önce dış politikada Türkiye ile ülkeler arasına mesafe koydu.
Mısır bunlardan biri.
Suriye bir başka inceleme konusu.
Keza Libya'daki durumumuz ortada.
AB ile başlangıçta aşk derecesinde sürdürdüğümüz ilişkiler yol ayrımına gelmiş yeni kararlar bekliyor.
Peki, ülkenin içi?
Orası nasıl?
Karmaşa dolu.
İktidarın zihnini kontrol edip her birini yöneten siyasal akıl (ideoloji/dava), düzeni karmaşaya çevirdi.
Bu ideolojinin (davanın) ahlakı sorgulanıyor. Mesela adaleti yok bu davanın.
Hak, hukuk tanımıyor.
Ekonomiyi dibe vurdurdu.
Merkez Bankası'nın kakası eski başkanlardan Durmuş Yılmaz'ın ifadesiyle "eksi 47'ye indi."
Tarımı çökerttiler.
Tarım kredi Kooperatifleri, yüksek faiz nedeniyle borcunu ödeyemeyen çiftçinin elinden, sattığı traktörleri geri topluyor.
Her gün haberlerde bu tür olayların onlarca örneği ile karşılaşıyoruz.
Millet "fakr-u zaruret" içine doğru itildikçe itiliyor.
Elektriği, doğal gazı, ekmeği suyu ile acı bir çaresizleştirme politikası içindeyiz.
İktidar milletvekilleri laf yetiştirmekten çözüm üretmeye zaman bulamıyor. Bir de milletin hiçbir derdi yokmuş, yaşanan gerçeklik masalmış ya da birilerinin uydurduğu ham hayalmiş gibi davranan bir iktidar ile eşgüdümlü ortakları var.
Bu ortakların hiçbirinin derdi milletin derdi değil.
Açız diyen halk kesimleri umurlarında değil.
Tarım bitti diyorsunuz, tınmıyorlar bile.
Esnaf zor duruma düştü azıcık ilgilenemez misiniz, diyenlere söylemedik söz bıkamyoıyorlar.
Milyonlarca genç, ülkesine küsüyor, iş bulamıyor evlenecek parası yok, bunlar "CHP haindir"den başka siyaset üretmeye yanaşmıyor.
AKP iktidarlarının ideolojik ortakları dava arkadaşları, adı kitaplara yazılan, basına sızan derin yolsuzlukların da ortaklarıdır.
Aynı zamanda haksızlıkların da.
Kısaca iktidar ve ortaklarının gerçek derdi Türkiye değil. İktidarda kalmak. Yoksa, devlet garantili yol ve köprülere hazineden oluk gibi para akıtılıyormuş, devlet ihaleleri birkaç şirket dışında kimseye gitmiyormuş, ihalelerde yandaş gözetiliyor, halkın geri kalanı yok sayılıyormuş hiç umurlarında değil.
Sorsanız, hepsi vatansever.
Hepsi milliyetçi.
Hepsi Atatürkçü.
Hepsi her şeyin en iyisi.
Sonuç olarak Türkiye, içten çöküş, dıştan tehdit edilen bir manzarayla karşı karşıya.
