Her söz batar!
Mısır’da Müslüman Kardeşler’den eski cumhurbaşkanı Mursî’ye idam cezası verilince, bir gazetemiz hemen haberi internet sayfasına koyuyor ama şu başlıkla koyuyor: “Dünya şokta! Yüzde 52 oy alan Cumhurbaşkanı’na idam” (hurriyet.com.tr, 16 Mayıs 2015).
Bu başlık çok tartışıldı ve hâlâ tartışılıyor. Her gün bir haberde, bir köşede bu tartışmayı okursunuz.
Ak Parti cenahı bir yaygara koparıyor ki, sormayın gitsin!
Recep T. Erdoğan, meydanlarda, haberin çıktığı basın-yayın grubunun sahibine yüklendikçe yükleniyor; bu yetmiyor, yüklenmeyi “işaret” kabul eden bir merci, gazetenin genel yayın müdürü hakkında tutuklanama talebiyle dava açıyor. Yine yüklenmeyi işaret kabul eden bir başka merci maliye müfettişlerini, söz konusu basın-yayın organının patronuna tekrar gönderirse şaşırmayalım.
Bu başlığı atan sitenin yöneticisi veya bir çalışanı, elbette R. T. Erdoğan’ın aldığı %52’i oyu aklının bir köşesinde tutuyordu. Ancak kimsenin aklında Mursî’nin aldığı oy yoktur. İlgili çok kişinin de aklında yoktur. Açıkçası ben de Mursî’nin %52 oy aldığını bilmiyordum.
Yine R. T. Erdoğan’ın tercih edeceğini düşündüğümüz bir üslûpla söylersek iki %52 oyun bir yerde buluşması hem “tevâfuk”, hem de “tefâvüt”tir. Kelimeleri çok kısa açıklayalım: Tevâfuk “uyum”, tefâvüt ise “farklılık”. “Tevâfuk” un İslâmî bir veçhesi de vardır. Ayrıntıya girmeyelim. Söylemek istediğim başka: R.T. Erdoğan ve etrafı İlâhî lütufları pek severler. Ben de İlâhî lütuftan bahsedeceğim. Sözü R. T. Erdoğan’ın lehine kullanacağım ve “halkın gafletiyle” demeyeceğim, İlâhî lütufla, ilk cumhurbaşkanlığı seçiminde %52 oy aldı. Tevâfuk burada: Mursî de Mısır’da yapılan ilk demokratik seçimle %52 oy alarak cumhurbaşkanı oldu. Ama yâr etmediler. Kanlı bir darbeyle indirdiler ve idam cezası verdiler. Asla kabul edilemez; idam cezası verdirenler Allah’tan bulsunlar!
Tefâvüt ise şurada: Site editörü ne maksatla “Yüzde 52 oy alan Cumhurbaşkanı’na idam” başlığını atarsa atsın ve kimin aklına R. T. Erdoğan gelirse gelsin, o basın yayın organının yöneticilerine yüklenmek için hiçbir sebep yoktur. Mısır’la aradaki fark: Demokratik seçimden bahsediliyor! Sen Türkiye’de Mursî’yle yat Mursî’yle kalk, başkasının iç işlerini kendi meselen bil, insan bir yerde “Mursî” derken, hemen ardından R.T. Erdoğan aklına gelsin elbette böyle bir başlık anlamlıdır. Darbe-idam bağlantısı açısından meseleye bakarsanız, siz kasıtlısınız, kötü niyetlisiniz. Benim aklıma gelseydi, ben de yazıma böyle bir başlık koyardım!
Bu satırların yazarı daha “Ergenekon” , “Balyoz” tartışmaları çıkmadan çok önce bu köşede, 2003’te, R. T. Erdoğan yeniyken yazmıştır: “Eğer bir darbeden bahsedilirse Recep Tayyip Erdoğan’ın yanındayım.” Bu sözleri bir sezgiyle yazmıştım. Çünkü “28 Şubat’ı bin yıl yaşatacağız!” diyenler, R.T. Erdoğan’ı devirmek için bir hesap içinde olabilirlerdi. Sonra “darbe planı” ndan bahsedildi. İnsanlar “Darbe yapacaklardı.” denilerek hapse atıldılar, yıllarca yatırıldıktan sonra salındılar. Son söz: Öküz altında buzağı ararsanız her söz batar!