‘Göçmen Babası’

20. yüzyılın son çeyreğinde özellikle Bulgaristan Türkleri deyince zulüm akla gelirdi.

Daha öncesine gidersek katmer katmer zulümle karşılaşırız. 19. yüzyıldan itibaren Balkanlar adım adım elden çıktı. Osmanlı sahasında, Balkan devletleri kuruldu. Bu Balkan devletleri ya bizimle ya birbirleriyle kıyasıya savaştı; milyonlarca Türk peyderpey Türkiye’ye göçmek zorunda kaldı.

1980’li yıllarda Bulgaristan’da, Türklere zulüm had safhaya vardı. Türkler Bulgar ismi almaya ya da göçe zorlandı. Turgut Özal’ın başbakanlığı döneminde, sınır kapıları açıldı, yüzbinlerce Türk Türkiye’ye geçti.

1990’lı yılların başında komünist idareler çökünce, kısmen de olsa geri göç başladı, dönmeyenler yine doğdukları topraklarla ilişkilerini kesmediler.

Bulgaristan 2007’de Avrupa Birliği’ne üye oldu. Türklerle Bulgarlar arasında şartlar eşitleşse de Türklerin beklentileri daha fazla.

5 Haziran 2024’te, İstanbul’da Bulgaristan Başbakanı Nikolay Denkov’un Bulgaristan Türklerinin derneği Bultürk’ü ziyareti anlamlıydı. Bu görüşmede Bultürk Derneği’nin başkanı Refet Ulutürk konuşmasında iki tarafın yakınlığının getireceği faydadan bahsetti, “Adaletli, cesur ve ahlaklı liderlere ihtiyacımız var. Birlikte, daha iyi bir Bulgaristan için çalışmak zorundayız. Her bir vatandaşın haklarına saygı duyulan, adaletin egemen olduğu bir Bulgaristan, hepimizin ortak arzusudur. Bu yolda kararlılıkla ilerleyelim ve adil bir yönetim için birlikte mücadele edelim.” dedi.

Geri dönüşler sırasında ben de Balkanlar’a çıktım. Bulgaristan, Yunanistan, Arnavutluk, Makedonya’da olup bitenleri araştırdım ve yazdım. Şimdi bunlara girmeyeceğim.

***

Eski milletvekili merhum Mümin Gençoğlu “Göçmen Babası” olarak bilinir. Kader Özlem’in kaleminden çıkan “Göçmen Babası Mümin Gençoğlu” kitabı, Mümin Gençoğlu’nu bütün yönleriyle bize tanıtıyor. (T.C. Kültür Bakanlığı Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı yayını. Büyük boy, lüks baskı, 304 s.)

Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği’nin kurucusu ve Bursa Milletvekili Mümin Gençoğlu, 1932 yılında Bulgaristan'ın Kırcaali iline bağlı Yiğitler köyünde doğdu. Kırcaali Rüştiyesi’ni bitirdi. 1951’de ailesiyle birlikte Türkiye’ye göç etti. Bursa'ya yerleşti. 1959 yılında tütün ticaretine başladı. 1983-1986 yıllarında Türkiye vergi rekortmenleri arasında yer aldı. Gençoğlu Holding’in temellerini attı; tekstil, gıda, enerji, turizm, finans, sigortacılık, havacılık ve basın yayın dallarında faaliyet gösterdi. 1973-1978 yılları arasında Bursaspor Kulübü başkanlığını yürüttü. 1985’te Bal-Göç olarak bilinen Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği’ni kurdu. 1991’de Anavatan Partisi'nden Bursa Milletvekili seçildi. 7 Şubat 1993’te Ankara'ya Adnan Kahveci’nin cenaze törenine giderken Sivrihisar-Eskişehir kara yolunda geçirdiği trafik kazasında hayatını yitirdi. Bursa'daki Emir Sultan Mezarlığı’na defnedildi.

***

“Göçmen Babası Mümin Gençoğlu” kitabının “Sunuş” yazısında şu satırlar yer alıyor:

Balkanlar, Türkler açısından müstesna bir yere sahiptir. Tarihteki en büyük Türk İmparatorluğu'nun adeta kalpgâhı olma özelliğini taşıyan bölge, sayısız kültürel esere sahip olmasının yanında demografik açıdan canlı bağlarımızı da barındırmaktadır. 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nın ardından daha somut bir hale bürünen geri çekiliş süreci yaşanan Müslüman Türk göçleriyle birlikte trajik bir mahiyet kazanmıştır. Zira bu tarihten itibaren ve 20. yüzyılın genelinde süregelen Balkanlar’dan Anadolu'ya yönelik göçler ekseriyetle Balkan Türklerinin maruz kaldığı baskı, zulüm ve asimilasyon politikaları sonucunda gerçekleşmiştir.”

Kader Özlem, bu kitabı niçin hazırladığını şu satırlarla anlatıyor:

“Tarafımızca hazırlanan bu kitapta Mümin Gençoğlu'nun hayatı ana hatlarıyla göç, göçmenlik, göç yönetimi, göçmenlerin organizasyonu, kurumsal yapısı ve temsili gibi çeşitli parametreler etra­fında inşa edilmiştir. Ancak bunu gerçekleştirirken Mümin Gençoğlu'nun bünyesinden çıktığı top­lumun tarihsel süreç içerisindeki serüveni, bununla birlikte kendi göçmenlik hikâyesi ve işadamı kimliğiyle farklı dallarda yapmış olduğu görevler analize tabi tutulmuştur. Diğer taraftan Gençoğlu'nu ‘Dava Adamı’ yapan ve sonrasında yaşanan gelişmelerle birlikte ‘Göçmen Babası’ haline getiren 1984-1989 yılları arasında Bulgaristan Türklerinin maruz kaldığı asimilasyon ve Anavatan Türkiye'ye yönelik göç süreci çalışmanın ana odak noktasını oluşturmaktadır. Ayrıca siyasette aktif bir şekilde görev alarak Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM)’ndeki konuşmalarında özelde Bulgaristan göçmen­lerinin genelde ise bütün Balkan Türklerinin sorunlarını haykırması ortaya çıkan Gençoğlu profilinin tamamlayıcısı mahiyetindedir.”

Mümin Gençoğlu’nun şahsında, genelde Balkan Türklerinin, özelde Bulgaristan Türklerinin meseleleri de ortaya konuyor.

Okumak lâzım.

Yazarın Diğer Yazıları