Eeeee pazarlık sünnettir demişler değil mi?
Görünen o ki iktidar ve muhalefet arasında bir erken seçim pazarlığı başlamış bulunmaktadır…
Hâlihazırda yürürlükte olan Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında normalde görev süresi iki dönem ile sınırlı olan Cumhurbaşkanı ikinci dönemindeyken TBMM bir erken seçim kararı alırsa istisnai olarak üçüncü bir kez daha aday olma hakkı tanınıyor.
Recep Bey elbette ki üçüncü bir defa daha aday olmak ister ama bunun için Türkiye Büyük Millet Meclisinden bir erken seçim kararı çıkarması gerekir.
Amma ve lakin Cumhur ittifakının bu kararı çıkarmak için ihtiyaç duyulan 360 sandalye sayısı yok, dolayısı ile bu kararı alabilmek için muhalefetin de desteğine ihtiyaç var.
Hatırlarsanız Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel de bu konuyu gündeme getirmiş ve eğer Recep Bey bu istisnai haktan yararlanmak ve üçüncü bir kez daha aday olmak istiyorsa biz bir eren seçime destek oluruz demişti.
Özgür Özel biz bir erken seçim kararına destek oluruz demişti ama birde şartı vardı, bu şart: Cumhurbaşkanının görev süresi beş yıl, hak geçmesin bunun yarısında yani iki buçuk yılı tamamladığında bir erken seçim yapalım öyle seçime 5- 6 ay kala seçim yapalım derlerse buna da yokuz diyerek noktayı koymuştu.
Özgür Özel’in bu matematiğinden hareket edilirse erken seçimin 2025 son çeyreği ya da en geç 2026 birinci çeyreğinde yapılması gerekiyor.
CHP bundan önce yapılacak bir “derhal seçime” de varız ama daha sonrasına yokuz diyerek pazarlığı başlatmıştı.
İktidar kanadından ise Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum ses verdi, pazarlıkta bir adım da ondan geldi.
Mehmet Uçum "Türkiye'nin büyük bir kazanımı ve milli değerlerinden biri olan Cumhurbaşkanı Erdoğan'a önümüzdeki genel seçimlerde son kez adaylık yolu açmak bu istisnai durumlardan sayılabilir. Bu imkânı kullanmanın Türkiye'nin hayrına olacağı güçlü bir öngörüdür" dedi.
Mehmet Uçum X sosyal medya platformundan paylaştığı yazısında “Cumhurbaşkanı Erdoğan için istisnai adaylık imkânı ancak ilgili anayasal hükmün işletilmesiyle olabilir. Buna karar verme yetkisi TBMM’dedir. Meclis 7 Mayıs 2028 tarihinde yapılacak genel seçimlerden önce, örneğin 2027’nin ikinci yarısında, 360 milletvekili ile seçimlerin yenilenmesi kararı alırsa Cumhurbaşkanı Erdoğan bir defa daha, yani son kez aday olabilir.” diyor.
Yani oda pazarlığı 2027’nin ikinci yarısına yaklaşık bir yıl önceye çekiyor.
Sonuçta bu pazarlıkta 2025 ilk çeyreği ile 2027 ikinci yarısı arasında bir noktada uzlaşılır diye düşünüyorum.
Bana göze herkes bir miktar esneyecek ve uzlaşı sağlanacak tarih 2026 içinde muhtemelen de 2026 ikinci yarısında olacaktır.
Eğer bu tarih üzerinde uzlaşılacakta seçimlere en fazla bir buçuk yıl kadı demektir.
Seçimlere bu kadar kalması demek 2025 yılının ikinci yarısından itibaren sıkı ki bence sıkı da değil para ve maliye politikalarının bırakılması, Mehmet Şimşek’in gönderilip halka nefes aldıracak seçim ekonomisine geçilmesi demektir.
Mehmet Şimşek göreve geldiğinden bu yana ne enflasyonu ne faizler düşürebildi ve ne de yatırımcı bulabildi ortaya koskoca bir hayal kırıklığı çıktı, vatandaşlarda çok büyük bir tepki var yani başarısız ve kolayca feda edilebilir bir bakan.
Recep bey vatandaşlar bu kadar tepkiliyken seçime gitmek ister mi?
Elbette hayır o siyaseti çok iyi bilir ve halkın nabzını iyi tutar.
Çok büyük bir olasılıkla 2025’in ikinci yarısından itibaren halka bol bulamaç para dağıtıldığı, oradan buradan gaz ve petrol fışkırdığı bir seçim ekonomisi dönemi daha başlayacaktır herkes pozisyonunu bu olasılığa göre belirlesin derim.
