Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi ülkücü gençlik lideri Fırat Yılmaz Çakıroğlu’nun katlinde, saldıranlar kadar üniversite yönetiminin de sorumlu olduğu gün gibi ortada. Üniversitenin kampüsünde 24 yıldan beri ikamet eden fakülte arkadaşımın şahit olduklarını dün vermeye başlamıştım. Hiç araya girmeden, arkadaşımın “rahat” üslûbuyla anlattıklarını vermeye devam ediyorum.
“-Edebiyat Fakültesi’nin önünde gümbür gümbür müzik açan PKK’lılarla pis pis bakıştıktan sonra, ben eve geldim. Ardından dışarı çıktım. Beş buçuk sularında kampüse döndüğümde, baktım ambulanslar çıkıyor. Bir de şu oluyor üniversitede... 15-20 kişi çıkıp yürüdü mü, güvenlik hemen çember içine alıyor. Kalabalığı dağıtma, polisi çağırma olayı olmuyor. Polis gene oluyor, oluyor ama dışarıda itfaiyenin yanında oturuyor. Üniversitenin içine polis sokmuyorlar. Büyük olaylarda birkaç sefer girdi. Meselâ geçen sene bir gece Yabancı Diller’i işgal ettiler. Polis içeriye çatıdan falan indi. Yabancı Diller bayağı tahrip edilmişti. Uzatmayayım. Ambulansları görünce orada güvenlik görevlisine sordum. Dedi ki: ” Hocam içeride büyük olaylar var. Ölü de var, beş-altı yaralı da var. O tarafa geçirtmiyorlar. “ Nedir ne değildir sormadım, geçtim gittim. Büyük ihtimalle dedim, PKK’lılar polisle falan çatıştılar. Bizim çocuklardan bir şey olacağı aklıma gelmiyor. Eve geldim, bir saat sonra meseleyi öğrendim.
-Mesele şu: PKK’lılar, Ülkücüleri formasyon derslerine falan sokmuyorlarmış. O gün bizim çocuklar 200 civarında bir grupla gelmişler. Biraz halletmişler falan... Grup çıkarken, bu delikanlıyı (Fırat’ı) bıçaklamışlar. Bıçaklayanı da tanıyorum. PKK’lıların kampusta yaptıkları yürüyüşlerinde zaman zaman görüyordum. Yürüyüşlerde slogan attıranlardandı. Polis rahmetliyi bekletmiş ama kasıtlı mı değil mi, bilemiyorum. Kabaca olayın oluş şekli böyle.
-Edebiyat Fakültesi’nin önünde, en az 10-12 yıldır, hele hele bu AKP iktidarından sonra devamlı gösteriler oluyor. Meselâ mayıs ayında üniversitenin şenlikleri olur. PKK ve onlarla birlikte hareket eden bazı sol gruplar alternatif kutlamalar yapıyorlar. Düşünebiliyor musun, Edebiyat Fakültesi’nin önünde kocaman meydan sahnesi kuruluyor, gruplar getiriliyor, sanatçılar getiriliyor. Üniversite yönetimi ayrı kutlama yapıyor, PKK’lılar ve onlarla birlikte hareket eden aşırı sol gruplar ayrı bir kutlama yapıyorlar. İşte bilmem kimin adına... Alternatif kutlama... Öldürülen PKK’lılar adına. Üniversitenin güvenlik güçleri bir de bunların etrafını çevirip korumaya alıyor. Bunlar pankart asıyorlar, akşama kadar duruyor, akşam alıyorlar. Niye? Efendim polis almayın, diyormuş. Bunlar gösteri yaptığında rastladığımda güvenlikçilere birkaç sefer söylendim. Güvenlikçiler: ” Hocam biz ne yapalım... Rektörlükten bize gelen emir böyle “ diyorlar. Güvenlikçilerin başı olan kişi üstelik PKK’ya yandaş... Onları koruyup kolluyor.” (Son bölümü yarın).
Yeni bilgiyi aktarmak istiyorum: PKK’lılar ısrarlı. E.Ü. Edebiyat Fakültesi’nin önünde dünden itibaren toplanmaya başladılar. Önce kızlar sabah bir araya geldiler, halay çektiler, türküler söylediler. Türkünün içinde “hesap soracağız!” sözü geçiyor. Renkli balonlar asmışlar. Böyle başlar bu işler. Sonra saldırı.
