‘Çözüm’ hikâye!
Genelkurmay Başkanlığı’nın haberini biliyorsunuz, “11-12 Nisan 2015 tarihinde Ağrı İli Diyadin İlçesi Yukarıtütek Köyü bölgesinde Bölücü Terör Örgütü mensupları tarafından organize edilen ve ’Bahar Şenliği’olarak isimlendirilen etkinlikte Bölücü Terör Örgütü’nün propagandasının yapılacağı, vatandaşlarımıza seçimde destekledikleri adaylara oy vermeleri konusunda baskı uygulanacağı yönünde bilginin alınması üzerine...” diye başlıyor.Yöreye asker gönderiliyor. PKK militanları ateş açıyorlar. Dört askerimiz yaralanıyor. Çatışmada beş PKK’lı öldürülüyor. 25 kişilik bir gruptan bahsediliyor. Ölü sayısı artabilir. Genelkurmay’ın açıklamasında dikkati çeken husus, “Ağrı Valiliğinin talimatı ile...” sözü. PKK, AKP ile “çözüm/bölüşme” görüşmelerinde silâh bırakacaktı; bırakmadı, daha da silâhlandı. Bahar şenliği, PKK’nın kuruluş kutlaması, koyun kırkma, daha bilmem ne dediler, her fırsatta militan giyimleriyle, omuzlarında silâh, boy gösterdiler; milletvekilleriyle sarmaş dolaş oldular.
Biliyorsunuz, PKK, saldırıları 1984 Şemdinli ve Eruh baskınlarıyla başlamıştı. Ak Parti, PKK ile al gülüm ver gülüme girince, Eruh’ta PKK’nın ilk baskınını kutlama günü düzenlenmiş ve Eruh Kaymakamı da o kutlamaya katılmıştı. AKP-PKK hemhâldi.PKK, Güneydoğu’da hâkimiyetini kurarken asker-polis ise elleri kolları bağlı, kaldıkları mekânların dışına çıkamıyorlardı. Valiler hükûmete bağlı ve operasyon için valinin izni gerekiyordu. Operasyon izni verilmeyince, PKK da istediği gibi at koşturuyordu.
Şimdi ne oldu?
AKP kendi derdine düştü. Seçim yolunda, “yoldaş” bildiği HDP/PKK ile ister istemez karşı karşıya geldi. Çünkü, ne pahasına olursa olsun AKP iktidarda kalmalı. Kalamazsa, başta “en tepe” isim olmak üzere çok kişi hâkimlerin karşısına çıkacak. Bunların memleket derdinin olmasını düşünmek abes; kendi dertleri var. Yoldaşlık ettikleri PKK/HDP’yi bile yolları üzerinde taş görürlerse, bir tarafa silkelemek isterler. HDP barajı aşmamalı ki havadan en az 30 milletvekili kazanabilsinler. 276 milletvekiline ulaşmaları, onların zâviyesinden şart.Daha önce PKK ateş açıyor, asker uzaktan uzağa bir iki bomba gönderiyor, sonra “bölücü örgüte cevap verildi” kabilinden açıklamayla zevâhir kurtarılıyordu. Önceki gün itibarıyla şartlar değişti; PKK militanları bizzat takip edilmeye başlandı ve çatışmaya girildi. Eskisi gibi kabarık “ölü” rakamları gelmeye başladı. Recep T. Erdoğan, AKP için, hemen her gün meydanlarda, salon toplantılarında konuşuyor. Ağrı’daki çatışmayla ilgili bilgiyi de, hükûmet değil, o verdi. Bir zamandır diline doladığı “bölücü” , “terör” , “eylem” gibi ifadeleri yine kullandı ve HDP’yi kastederek: “Şimdi, malûm siyasî parti, işte bu bölücü terör örgütünün bu eylemleriyle oy toplamanın gayreti içerisinde” dedi. Kandil, bu olanları, seçimde kazanma umutlarını yüksek gördükleri için -şimdilik- sineye mi çekecek yoksa saldırıya mı geçecek? PKK ile girilen bu çatışma, bir dönüm noktasıdır.