Biz şerefimizle ölürüz ya siz

İki İhsan var: Biri Bal, biri Dağı...
İkisi de evlere şenlik... Bal’lı olanı, Polis Akademisinde Prof. Dr., diğeri de ODTÜ’de Doç. Dr. (Belki şimdi prof.), geçen dönem karısı AKP’den milletvekiliydi. (Şimdi de mi; bakmadım!)
Bal’lı olan 1 Ağustos 2009’da Ankara’da Polis Akademisinde, “Türk” fobisi taşıyan neo-İslâmcıları, sol liberalleri bir araya getirip PKK’nın önünün açılmasını organize etmişti. Sonra PKK daha şirretleşti. Bu tipler akan kanın da müsebbibidirler!
Dağı’lı olanı miliyetçiliğin yükselmesinden korkuyor... PKK elden gidiyor, Ermenicilik gerileyecek, Kıbrıs belki Türkiye’ye bağlanacak, AB ile köprüler atılacak, aman ha! diyor. (Bkz. İhsan Dağı, “Daha ‘milliyetçi’ Türkiye’ye doğru”, Zaman, 23 Mart 2012)
Milliyetçi olmayan bir ülke idaresi gösterebilir misin?
Kişi kavmini sevmekle ne kınanır, ne zem edilir...
Ben insanımı sevmeyeyim mi, vatanı mı savunmayayım mı?
Dertleri belli: “Türk”.

***

Bal’lı olan İhsan’ı, geçen gün bir televizyon kanalında gördüm... “Hrant Dink kışkırtmalar yüzünden öldürüldü.” diyordu. Aklı sıra kışkırtanların bütün yazdıklarını toplamış.
İsminin başında “Prof. Dr.” titri olan bir adam bu sözleri nasıl söyleyebilir ve nasıl, kışkırtıcı yazıları topladım, diyebilir! O yazıları Dink Davası için başkaları da toplamış. Dink’in sağlığında karşılıklı ne kadar atışma varsa, Dink’in sözlerine karşı ne kadar yazı varsa hepsi “dava”ya dâhil edilmiş.
Gidin şu adımı vurun denirse bu suçtur. Bir kişinin sözlerinin tartışılması da mı suç?!
Her iki İhsan’a karşı bu yazım! Yani kışkırtıcı mıyım!
Hey her iki İhsan! O akademik yollardan biz de geçtik; ilmin ne olduğunu biliriz!
Bal’lı olan İhsan, “PKK açılımı”nı organize etti, insanlarımız ayağa kalktı, bu kışkırtıcılık değil mi?
Neyse... Bu tartışmayı uzatmayalım, Dağı’lı İhsan’a gelelim.
Bütün yazısından demek istediği Şu: Sen bir zehirsin, kahrol e mi milliyetçilik!
Bu gibilerin mantığıyla Bilge Kağan da kahrolsun, Kaşgarlı Mahmut da... Kaşgarlı’nın DLT’nin ön sözünde Halife’ye bir hitabı var! İki İhsan da okusun onu... “Türk’ün Adını Silme Planı” dizimde vermiştim. İnternetten bulurlar.
Dağı’sı açık açık söylüyor: Ey Ak Parti! PKK’nın istediklerini verelim, Taşnakçı Ermenicilerin “soykırım” taleplerini kabul edelim, Kıbrıs Rum Yönetimini gücendirmeyelim, Avrupa Birliği ne derse onu yapalım... Milliyetçiliğe evrilirsek hiçbirini karşılayamayız, “dostlar”ı gücendiririz!
Bir “milliyetçi” olarak birlik ve dirlik istiyorum, teröristlerin maksadı ne olursa olsun tepelensin istiyorum, Türkler Kıbrıs’ta hür yaşasınlar istiyorum, Taşnakçı zihniyetle mücadele şart diyorum, AB’ye boyun eğmeyelim diyorum...
Ey milliyetçliği ayak bağı görenler, “zehirdir!” diyenler!
Ben vuruşarak şerefimle öleceğim.
Siz ise teslimiyetçisiniz...
Paymal olacaksınız!
Farkımız bu!
Bu da her şey demektir!

Yazarın Diğer Yazıları