"Çırpınırdı Karadeniz" şarkısının yazarı Azerbaycanlı İstiklal Şairi Ahmet Cevad, bir grup arkadaşıyla kurdukları "Kafkas Birliği" ile birlikte 1912 Balkan Savaşlarına katıldı.
Soydaşlarının yanındaydı.
Savaştan sonra İstanbul'da kalmak istedi ama Yusuf Akçura Azerbaycan'da ona ihtiyaç olduğunu söyledi ve memleketine döndü.
Çırpınırdı Karadeniz şiirini, içinde taşıdığı derin Türkiye özlemi ve aşkıyla yazdı. Lakin sosyalist yönetim onu işkencelerle öldürdü. Demem o ki, Azerbaycan'la Türkiye arasındaki bağ, yeni değil.
Azerbaycan, hem çarlık döneminde ve hem de Sovyet döneminde çok acılar yaşadı. Milliyetçi bütün aydınları işkenceden geçirildi. Önde gidenlerinin tamamı işkence ve zulümle öldürüldü. 1918'de kurdukları devlete son verildi. Topraklarının bir kısmı Ruslar tarafından dağıtıldı.
Yeraltı ve yerüstü zenginliklerine el konuldu.
1990'larda Rus tankları Bakü'ye girdi ve vatansever gençleri ezip geçti.
Derken Rusların Kafkaslarda besleyip özenle büyüttüğü Ermenistan, gene Rusların himayesi ile 1993'de Hocalı'da katliam yaptı.
BM raporlarına geçti.
Sonrasında dünyanın gözü önünde Dağlık Karabağ Ermenistan tarafından işgal edildi.
O günden bu güne Azerbaycan'ın işgal edilen topraklarının geri verilmesine BM kararına rağmen kimse aldırmadı. ABD-Rusya ve Fransa'nın oluşturdu MNSK grubu her zaman çözüm buluyormuş gibi görünmenin ötesine geçmedi. Hâlbuki çözüm amacıyla kurulmuştu. Lakin çözümsüzlük üretti.
İçinde bulunduğumuz süreçte, Azerbaycan, Ermenistan tarafından kaçıncı keresini unuttuğumuz yeni bir saldırıya uğradı. Ama bu defa Türk'ün kendine geldiğinde neler yapacağın gördü.
Türkiye'nin yardımıyla askeri okullarını kurup, evlatlarını yetiştirdi. Rus sömürgesinden kurtardığı petrolü ülke çıkarı için kullandı.
Silahlandı, ordu kurdu.
Şimdi bunun sonuçlarını alıyor.
'Ermenistan niye saldırdı' sorusuna diyorlar ki: "ABD-Rusya arasında Kafkaslarda sahiplenme yarışı var. Rusya, Batı yanlısı olan Nikol Paşinyan'a bir ders vermek istiyor…"
Olabilir.
Kimileri de "Fransa, kendi gücünü Kafkaslarda pekiştirmek istiyor.."
Bu da mümkün.
Her ne olursa olsun, sonuçta ortaya Türklük açısından olumlu sonuçlar çıktı?
Ne gibi?
1. Azerbaycan askeri gücünü sınadı ve başardı.
2. Bunun sonucu olarak Kafkaslar 'da Türk varlığı ve savaş kabiliyetiyle yeni bir güç kendini test etmiş oldu.
3. Davanızda haklı bile olsanız, uluslararası toplum size yardım etmez. Hak ettiğinizi vermez. Tarihte var olmak için mutlaka hem haklı ve hem de güçlü olmanız gerekir.
4. Türkiye Kafkaslarda etkili olacaksa, başta kendi soydaşları olmaz üzere öteki toplumlarla siyasi ilişkiler geliştirmelidir.
5. İran'a güvenilmez.
6. Ortadoğu'da etkili olmanın bir yolu da Kafkaslarda sağlam bir arkanız olmasına bağlıdır.
Sonuç olarak Ahmed Cevad'ın büyük özlemle yazdığı "Çırpınırdı Karadeniz Bakıp Türk'ün bayrağına/ Ah ölmeden bir görseydim, düşebilseydim toprağına.." dizesi ruhlarımızda yaşıyor.
Anadolu'daki bütün bayraklar Azerbaycan için çırpınıyor.
