Atsız’ın affında millî aydınların tavrı (2)

Millî aydınların şu zamanda nasıl uykuda olduklarını yazıp duruyoruz. Eskiden öyle değildi. Nihal Atsız 70 yaşında hapse atılınca millî aydınlar harekete geçmişler ve Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk’e dilekçeler göndermişlerdi. Bütün yazışmalar elimde. Cumhurbaşkanının af yetkisini kullanması için verilen aşağıdaki dilekçe, aynı zamanda Türkiye’deki bölücü faaliyetlere karşı aydın hissiyatını da ortaya koymaktadır. Aydınlarımızı belki uyandırmaya vesile olur!


***


Erzurum, 3 Ocak 1974
Sayın Fahri Korutürk Cumhurbaşkanı
Türk Milliyetçiliğinin 1930’dan sonraki gelişmesinde çok büyük tesiri ve emeği olan Nihal Atsız, bir yazısından dolayı on beş ay ağır hapis cezasına mahkum edilmiştir. Haydarpaşa Numune Hastanesi Sıhhî Kurulu’nun raporlarına rağmen 11 Kasım 1973 tarihinden beri revirsiz olan İstanbul Toptaşı Cezaevinde ağır suçlularla beraber yatmaktadır. Söz konusu raporlara göre Atsız; kronik enfarktüs, hipertansiyon ve ağır romatizma hastalıklarından rahatsızdır. Bu hastalıklar, hayâtını tehdid eder mahiyettedir.
Atsız; yalnız bir kaç neslin fikrî rehberi değil, dünyaca tanınmış Türk bilginidir. Onun yayınladığı Ahmedî’nin Tevârih-i Âl-i Osman’ı, Şükrullah’ın Behçetü’t-Tevârih’i, Âşıkpaşaoğlu ve Oruç Beg Tarihleri, Edirneli Nazmî, Osmanlı Takvimleri gibi Osmanlı tarihi ve edebiyatına dair değerli eserler dünyadaki Türkoloji araştırmalarında hâlâ tek kaynak olarak kullanılmaktadır.
Atsız’ın mahkûmiyetine sebeb olan yazı, 12 Mart’tan çok önce Kürtçülük tehlikesini göstermek maksadı ile yazılmıştır. Malûmunuz veçhile vatanı parçalamağa matuf bu tehlikeli hareketin suçluları Sıkıyönetim Mahkemeleri tarafından çeşitli cezalara çarptırılmışlardır ve çarptırılmaktadırlar. Tehlikeyi gören bir vatanseverle, vatanı parçalamak isteyen hainlerin bir tutulamıyacağını takdir edeceğinizi umuyoruz.
Atsız’ın; Türk milletinin yücelmesini derin bir aşkla istemekten ve buna engel olacak her hareketi önlemeğe çalışmaktan başka bir maksadı olamaz. Türk milliyetçiliğine ve adalete inancınız ile temayüz etmiş bir Devlet Başkanı olarak, Sayın Atsız’ın mahkumiyetini kaldıracağınıza inanıyoruz. Yetmiş yaşındaki bir ülkücü ve âlimin mahkumiyetinin tarafınızdan kaldırılmasını rica, en derin saygılarımızın kabul buyurulmasını istirham ederiz.


***


Aynı üniversiteden bir başka dilekçe daha var. Bu dilekçelerin altındaki imzalar tanıdık. Birinci imza Atatürk Üniversitesi’nin o zamanki rektörü Prof. Dr. Kemal Bıyıkoğlu’nun... Prof. Dr. Orhan Türkdoğan, Prof. Dr. Kaya Bilgegil, Prof. Dr. Şaban Karataş, Dr. Saim Sakaoğlu, Dr. Muhan Bali, Dr. Fahrettin Kirzioğlu, Selçuk Ünlü, Doç. Dr. Cevdet Gökalp, Dr. Harun Tolasa ve daha birçok imza...
Şimdi ise... İşte Türkiye’nin hâli, işte aydınlarımızın hâli!

Yazarın Diğer Yazıları