Ankara'daki komplolar!

İki önemli iddia var. Birincisi, Merkez Parti Genel Başkanı Abdurrahim Karslı'ya ait. Sözcü gazetesinden Hande Zeyrek'e konuşan Karslı, şöyle dedi:

-Türkiye'deki ve dünyadaki terörün arkasında küresel güçler var. IŞİD'in anası El Kaide'dir. El Kaide'yi kuran ABD-CIA'dır. Orta Doğu'da istediklerini gerçekleştirebilmek için kurdular. Maksat, Orta Doğu'daki devletleri dizayn etmek, enerji kaynaklarını kontrol altında tutmaktı.

-Dünyada uyuşturucudan sirküle edilen yıllık ciro 400 milyar dolar. Bunun yüzde 60'ını PKK alıp satıyor. Devlet samimi olsa PKK'yı yok etmek istese önce bu finans bağlantılarını kurutması gerek. Devlet desteği olmadan örgütler büyümez. PKK da devlet desteği olduğu için büyüyor. Çözüm süreci PKK'yı büyüttü.

-AKP'nin küresel güçlerin projesi olduğunu her fırsatta anlattım. PKK kimin projesiyse AKP de onların projesi. AKP kendi başına hareket edemiyor. AKP'nin başındaki insan, "Büyük Ortadoğu Projesi" dedi. Bu projede de devletlerin sınırlarını değiştirmek var. Bu sınırları değiştirmek için terör olmak zorunda.

-2000'li yılların başında ABD'nin ileri gelenlerinin açık istişareleri var. "Bundan sonra devletleri vurmayalım. Mezhepsel farklılıklarla toplumları birbirine kırdıralım" kararı aldılar. Bugün de yaptıkları bu. BOP, Sevr Anlaşması ne ise onun uygulanmasıdır.

***

Karslı'nın söylediklerini yıllardır bu sütunda ayrıntılarıyla yazıyorum. Yalnız, dünyada uyuşturucunun yıllık cirosu 400 milyar dolardan çok fazladır! 18 yıl önce, Boğaziçi Üniversitesi'nin düzenlediği Anayasa ile ilgili bir sempozyumda, dünya uyuşturucu pastasının 1 trilyon dolar olduğunu, bu kadar büyük bir paranın istihbarat servislerinin kontrolü dışında hareket etmesinin akla ve mantığa sığmadığını anlatmış, paranın yarısının ABD'ye aktığını, Türkiye'deki siyaseti, dolayısıyla hukuk sistemini de uyuşturucudan zengin olmuş çevrelerin yönlendirdiğini belirtmiştim.

Uyuşturucunun yıllık cirosu, şimdi çok daha yüksek rakamlara ulaşmıştır. ABD'ye gemilerle, denizaltılarla uyuşturucu sevk ediliyor...

Yine ABD'nin hedefi "toplumları birbirine kırdırmak" olarak konulamaz! Açık açık "İslam içi çatışma stratejisi" uygulayacaklarını söylediler. Hedefleri, İslâm dünyası ve onun merkezindeki Türkiye'dir.

***

İkinci iddia ise Irak'ın eski Başbakanı Nuri El Maliki'ye ait. Irak Meclisi'nde Musul'un düşmesinden sorumlu tutulan Maliki, "Musul'da yaşananlar Ankara'da planlanan bir komploydu. Komplo daha sonra Erbil'e hareket etti" dedi. Hatırlayalım; Musul'un Esil en-Nuceyfi adında bir valisi vardı.. Arazi araçlarına bindirilmiş ve dümdüz bir kara yolundan gelen IŞİD militanlarına karşı, hiçbir savunma yaptırmadan, ordu kuvvetleri ile birlikte tarihi bir şehir olan Musul'u terk ederek Erbil'e kaçmış ve orada bir açıklama yaparak, "Sünniler, terörle mücadeleyi, Şii Maliki'nin sancağı altında yapmaz" demişti! Yani Maliki'nin gitmesi için Musul'u IŞİD'e teslim etmişti. Nuceyfi, yakın zamanda da Musul'un kurtarılmasında Türk subaylarının görev alacağını söyledi! Yani hem teslim ediyor, hem Türkiye'yi kurtarmaya çağırıyor!

Komploya gelince... Sinan Oğan, Musul'un işgal edilmek istendiğini Meclis'te açıkladığı halde o sırada Haşimi'yi saklayıp Maliki'yi düşürmek için çalışan AKP iktidarı, hiçbir tedbir almadığı gibi Musul başkonsolosluğunu da boşaltmadı ve personelin rehin alınmasını seyretti. Sonra da, "personelimiz rehine" gerekçesiyle ve "lojistik destek" vererek IŞİD'in büyümesine yardım etti... Sonunda İncirlik Üssü'nü ABD'ye açarak, Türkiye'yi daha büyük bir belanın içine attı! Maliki, haklı değil mi?

GÜNÜN SÖZÜ: "Dolmabahçe'de terörist başının, PKK'nın 10 maddesini kabul edip, Meclis'te MHP'nin dört maddesini kabul etmeyenleri milletimize havale ediyoruz." (Oktay Vural)

Yazarın Diğer Yazıları