Yörüklerden geçiş belgesi isteniyorsa...
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, yine muhalefete "gönderemezsiniz" demeye başladı. Öyleyse bir milyon Suriyeli için briket evler neden yaptırılıyor? Göndermek için değil mi?
Kimileri, halk arasında yükselen tepkileri ve siyasi düzeyde de Ümit Özdağ''ın araştırmalara dayalı söylemini yabancı düşmanlığı ve ırkçılık olarak göstermeye çalışıyor.
Ümit Özdağ, aynı görüşleri MHP''deyken de İYİ Parti''deyken de savunuyordu. O zaman kimse onu ırkçılık veya yabancı düşmanlığı ile suçlamıyordu.
Şimdi ne oldu peki? Gelenlerin sayısı o kadar arttı ki halkın tepkisini, yabancı düşmanlığına hatta ırkçılığa dönüştürmek için kışkırtmalar başladı. Bunları takip etmek devletin görevidir.
***
Zaten sorun sadece Suriyeliler değil ki... İktidar, sınırları açarak ABD''nin gönderdiği, İran''ın yol verdiği Afganları da kabul etti. Üstelik gelenlerin tamamı genç erkekler... Bu da "Türkiye''de bir kaos planı mı uygulanacak ki iç savaş tecrübesine sahip genç Afganlar gönderiliyor?" kuşkusunu derinleştiriyor...
İçeride ise eş zamanlı olarak hayvancılık yapan vatandaşlara yaylaya çıkış izin belgesi alma şartı getiriliyor! Giresun''da olduğu gibi belgesi olmayanların jandarma tarafından engellenmesi için talimat veriliyor! 10 gün önce yazdım, kimse yalanlayamadı...
Son haber ise Konya''dan. Sosyal medyada Geççi imzasıyla paylaşılan bir mesajda şu bilgiler verildi:
"Yaz göçüne devam eden Sarıkeçili Yörükleri, Konya/Meram/Sarıkız Mahallesinde, jandarma tarafından durduruldu. Gerekçe, yol üzerindeki köylerde yaşayanların, onların bölgesinden geçilmesini istememeleri olarak gösterildi.
Kadim yaşam hakkımıza bir hakaret saydığımız, ''geçiş izni''miz ve ''otlatma tahsis belgeleri''miz olmasına rağmen üç saat boyunca ailelerimiz sürüleri ile beraber bekletildi. Bu süreçte ailelerimizin video kaydı alınarak haklarında işlem başlatılacağı da dile getirildi.
Uzun telefon trafikleri ile verdiğimiz mücadele sonucunda geçişimize izin verildi. Geçen ay Birleşmiş Milletler tarafından 2026 yılının Meralar ve Geleneksel Hayvancılık Yılı ilan edilmesinde Türkiye olur oyu kullanmasına rağmen otlaklara ve su kaynaklarına erişimimiz hâlâ sistematik olarak engelleniyor. Bunları kabul etmiyoruz ve tekrarlayarak söylüyoruz: Harekete kimse mani olamaz. Yörükler özgürce göçsün..."
Konya''da geçen yıl da benzer sorunlar yaşandığını biliyoruz. Çevre sorunlarına duyarlı gazeteci Yusuf Yavuz''un, Evrensel''de geçen yıl Haziran ayında çıkan haberi var:
"Sarıkeçili Yörükleri''nin çadırını kaldırması için zabıta gönderen AKP''li Belediye Başkanı Osman Arı''ya Pervin Ana''dan tepki geldi: Yörükler üretim yaparak bu dağları bekliyor!
Konya''nın Taşkent ilçesine bağlı Bolay Mahallesi''nde hayvanlarını otlatmak için Orman İşletme Şefliği''nden resmî izin alarak çadırını kuran Sarıkeçili ailelerinden Musa Gök, kısa süre sonra Taşkent Belediyesi zabıtalarını karşısında buldu. Taşkent Belediyesinde görevli olan zabıtaların otlatma izin belgesi olan araziyi terk etmelerini istediğini söyleyen Musa Gök, günlerdir çadırını kaldırması için baskılara maruz kaldıklarını dile getirdi."
***
Bu ülkenin vatandaşları yaylalara hayvan çıkarırken izin belgesi olsa bile zabıta veya jandarma tarafından kontrol ediliyor ama kimliği bile olmayan insanlar sınırlardan içeri alınıyorsa, burada küresel bir proje var demektir...
Bu hazırlıklar, Kemal Kılıçdaroğlu''nun iddia ettiği gibi AB''nin verdiği 3 milyar Euro için değildir! Sorunu sadece parayla sınırlı gösterir de kaos projesine hiç değinmezseniz kimseye güven veremezsiniz.