HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, parti genel merkezinde Amedspor dedikleri Diyarbakırspor Kulübü Başkanı Metin Kılavuz ve beraberindeki heyetle buluşmasında "Burası bizim ortak vatanımız. Ortak vatanımızda bir arada yaşayacağız, bu bir arada yaşamanın gerekleri neyse bunları yapacağız. Tabii bu bütün alanlar için bu geçerli, spor için de..." dedi!
"Ortak vatan", PKK terör örgütünün başı Abdullah Öcalan'ın kullandığı bir kavramdır.
Öcalan, bu kavramı ne anlamda kullandığını da 2009 yılı Ağustos ayında, açılım süreci sırasında avukatları üzerinden açıklamış ve "Ortak vatan, Türkiye ve Kürdistan'dır. Kürtler hem Türkiye'yi hem de Kürdistan'ı ortak vatan olarak kabul edecekler. Türkler de hem Türkiye'yi hem de Kürdistan'ı ortak vatan olarak bilecekler. Kürdistan kelimesi de bana ait bir kelime değil. Bu kelimeyi ilk olarak da ben kullanmıyorum. Selçuklu Sultanı Sencer tarafından ilk kez kullanılmış. Tarihsel bir kavramdır. Osmanlı sultanlarının da mektuplarında kullandığı bir kavramdır." demişti.
"Selçuklu, Osmanlı, 'Kürdistan' demiş" gibi laflar, 23 Haziran'da yenilenen İstanbul seçimleri öncesinde Binali Yıldırım tarafından da kullanılmıştı!
***
Terör örgütü başı Öcalan, Dolmabahçe mutabakatı için yazdığı ve AKP'li milletvekilleri tarafından da imzalanan 10 maddelik metinde de şöyle demişti:
"Kimlik kavramı, tanımı ve tanınmasına dönük çoğulcu demokratik anlayışın geliştirilmesi, Demokratik Cumhuriyet, ortak vatan ve milletin demokratik ölçütlerle tanımlanması, çoğulcu demokratik sistem içerisinde yasal ve anayasal güvencelere kavuşturulması, bütün bu demokratik hamle ve dönüşümleri içselleşleştirmeyi hedefleyen yeni bir anayasa..."
Yine 2010 yılında "Demokratik Özerklik Kongresi" adıyla düzenlenen Demokratik Özerklik Çalıştayı'nda "Türkiye ve Kürdistan'ı ortak vatan olarak görüyoruz" denilmişti. ,
2012'de ise BDP Eşbaşkanı Gülten Kışanak, "Ortak Vatan İçin Öcalan'ın Talepleri Görmezden Gelinemez. Ortak vatanda gönüllü birlikteliği sağlayacak mıyız sağlamayacak mıyız? Türkiye'yi ortak vatan kabul edeceksek Kürdistan gerçeğini de göreceksiniz." diye konuşmuştu.
2103 yılında ise, bir kısmı "Ermenilerden özür dileyelim" kampanyasına imza atmış kişiler arasından seçilen akiller, yazdıkları raporda A'dan Z'ye PKK'nın bütün taleplerini dile getirmişti.
Akiller, "Sürece zarar veren 'terör örgütü', 'bebek katili' gibi ifadeler bırakılsın. Şeyh Said, Said Nursi, Seyyid Rıza gibi isimlerin itibarları iade edilsin. 'Tek dil, tek millet' değil, 'ortak vatan, ortak devlet' denilsin. Devlet Kürt halkından özür dilesin. 'Türk Bayrağı, Türk Milleti, Ne mutlu Türküm diyene, Türk'ün Türk'ten başka dostu yoktur, Türkiye Türklerindir, Bir Türk dünyaya bedeldir' gibi söylemlerden vazgeçilsin" diyordu!
Akiller raporunda ayrıca "Yeni anayasa, ana dilde eğitim, TMK'nın kaldırılması, siyasal genel af, Öcalan'ın serbest bırakılması, yerel parlamentolar ve eyalet sistemi olmalı. Tüm mağdur edilenlere tazminat ödenmeli. Andımız ve ırkçı, şoven ifadeler dağlardan ve tabelalardan kaldırılmalı" deniliyordu.
AKP sözcüsü, Ömer Çelik ise birkaç ay önce "Burası tek millet olarak bizim vatanımızdır. Aynı zamanda Türkmenlerin, Kürtlerin, Arapların vatanıdır. Tüm etnik grupların sığınağıdır." dedi.
***
Bütün bu konuşmalar, kabuller, federal bir devlet tasarımının ürünüdür.
Türkiye Cumhuriyeti'nde, egemenlik kayıtsız şartsız Türk Milleti'ne aittir. Türk Milleti, Atatürk tarafından "Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran halk" olarak tanımlanmıştır. Etnik köken, din ve mezhep ayırımı gözetmeksizin...
Türkiye'ye, PKK üzerinden Türk-Arap-Kürt konfederasyonu dayatılıyor! Üstelik bütün siyasi partilerde bu projeyi kabul edenler var! İktidar ise zaman zaman bu yöndeki söylemlere iştirak etmektedir!
