YCHP'nin 10 Kasım etkinliği: Ermeni sergisi!

10 Kasım dolayısıyla Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı ve Başbakan mesajlar yayınlıyor, Anıtkabir'de ve yurt çapında etkinlikler düzenleniyor, İstanbul'da Fenerbahçe Orduevi ile Bostancı arasında sahil yürüyüş yolunda, yaklaşık 6,5 kilometrelik "Ata'ya saygı zinciri" oluşturulacak.

Bu arada "Atatürk'ün partisi" ne yapıyor?

Lale Gürman yazıyor: "CHP'li Çankaya Belediyesi (tam da bu günlerde) bir sergi açtı, Türklerin Ermenilere ne büyük zulümler yaptığını, suçsuz, masum Ermenilerin ne büyük işkenceler altında öldüklerini, bir Ermeni fotoğrafçının sunduklarıyla sınırlayıp, Türkiye'nin kalbi Çankaya'da Türkiye'yi kalbinden vurdu!"

Naci Kaptan ise doğrudan, Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen'e yazıyor:

"Sayın Başkan, tarihimizde trajik bir bölümü kapsayan Ermeni Türk kırışmasını ve tehcir olayını içeren ve Ermeni Dildilian ailesinin çektiği fotoğrafların sanat etkinliği adı altında belediyenizin çalışmalarıyla sergilendiğini okudum. Bu sergiyi açmadan önce Ermeni sorununu, tehcir olayını sadece Ermeni fotoğrafçı bir ailenin vizöründen ve ailenin torunu olan Prof. Dr. Armen T. Marsoobian'ın kaleminden aktarmanın ne kadar objektif olacağını acaba düşündünüz mü?

Ermeni vatandaşlarımızın çektiği acıların ve trajedilerin yanında Ermeniler tarafından kıyıma uğramış olan ve katledilen yüzbinlerce Türk vatandaşın çektiklerini, acılarını, kayıplarımızı görmezden gelmek doğru mudur?"

***

Tayyip Erdoğan, Başbakan iken "İki tane ayyaşın yaptığı yasa muteber oluyor da dinin emrettiği bir yasa, sizin için neden reddedilmesi gerekiyor?" diye konuşmuştu ama şimdi "Gazi Mustafa Kemal, bu milletin en zor zamanında liderlik ettiği istiklal ve istikbal mücadelemizi başarıya ulaştırmıştı" demek zorunda kalıyor. Hatta Atatürk'ten "Tüm dünyanın takdirini kazanmış istisna şahsiyetlerden biri olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk" diye bahsediyor.

TBMM Başkanı İsmet Yılmaz, "Atatürk, aziz milletimizin ortak değeri olmayı sonsuza kadar sürdürecektir" diyor.

Başbakan Ahmet Davutoğlu da benzer bir mesaj yayınlıyor. CHP ise bir taraftan Ermenilerin acıları üzerine sergi açarken diğer taraftan, ilk "Soykırım Yasası''nı çıkaran ve Ermeni diasporasının "Soykırım 100. Yıl Komitesi'nin Onursal Üyeliği"ni kabul eden Uruguay eski Devlet Başkanı Jose Mujika'yı, Türkiye'ye davet edip onur konuğu olarak ağırlıyor!

Kendisine herhangi bir CHP yöneticisi tarafından "Sayın Başkan, biz o dönemde emperyalistlerle boğuşuyorduk. Ermeniler, işgalci Rus ve Fransız orduları üniformaları altında Osmanlı ordusuna karşı savaşıyor ve çete kurarak cephe gerisindeki Türk Milleti'ni imha ediyordu. Biz de vatanımızı savunduk" denilmiş midir acaba?

Denilmiş olsaydı duyardık değil mi?

Nitekim emekli öğretim üyesi Kayhan Kantarlı, "CHP'nin bugünkü yönetiminin, Mujika'nın görüşlerini ve Sözde Soykırım İddiaları konusundaki misyonunu dikkate almadan ülkemizde konuk etmesi, CHP programının diğer unsurlarının olduğu gibi Ermeni Soykırımına ilişkin ilkelerinin de göstermelik durumuma düşürüldüğünü kanıtlamaktadır. Tıpkı laiklik ilkesinin olduğu gibi..." diyor.

***

Bu ve benzeri sebeplerle CHP'li eski milletvekillerinin imzaladığı bildiriyi ve "Ülkemizi çöküşe taşımakta olan koşullara karşı partimiz; 'Cumhuriyetimizin kurucu değerleri ve Atatürk devrimleri' ile 'çağdaş Sosyal Demokrat hareketin evrensel değerleri' temelinde 'etkin, ilkeli ve ileri vizyonlu' bir siyasi mücadeleyi ve liderliği ortaya koyamamıştır" tespitini önemsiyorum.

Nitekim "YCHP'leşme ile parti programı, ilkelerimiz, köklü siyasal ve toplumsal iddialarımız, tarihsel 'Kurucu Parti' misyonumuz adeta yok sayılmıştır" diyorlar.

Kısacası, partilerimiz ve liderlerimiz ya göründüğü gibi olmalı, ya da oldukları gibi görünmeli!

Bugün göründüğü gibi olan veya olduğu gibi görünen var mı?

Yazarın Diğer Yazıları