Türkiye, nasıl düze çıkar?

İngiltere Merkez Bankası, politika faizini beklentiler doğrultusunda 15 yılın en yüksek seviyesi olan yüzde 5,25'te sabit bıraktı.

Açıklamada Aralık 2023'te yüzde 4 olan enflasyonun bu yılsonunda yüzde 2,75'e gerilemesinin beklendiği, gelecek iki yıllık dönemde enflasyonun yüzde 2,3 ve üç yılda yüzde 1,9 seviyesine düşeceğinin tahmin edildiği bildirildi.

Jeopolitik etkenlerin enflasyon için yukarı yönlü baskı oluşturduğu kaydedilen açıklamada, enflasyonu düşürmek için faizin gerektiği kadar yüksek seviyede tutulacağı aktarıldı.

***

ABD’nin Federal Rezerv’i ise faizi yüzde 5,50'de sabit bıraktı. FED Başkanı Jerome Powell, "Politika faiz oranımız büyük olasılıkla tepe noktada. Eğer ekonomi beklendiği gibi gelişir ise, faizleri bu yıl düşürebiliriz" dedi.

FED’den yapılan açıklamada, “Enflasyonun yüzde 2'ye doğru hareket ettiğine daha fazla güven duyana kadar faizleri düşürmeyeceğiz. Ekonomi iyi bir ilerleme gösterdi, enflasyon son dönemde kayda değer şekilde aşağı geldi, ancak hâlâ hedefin üzerinde. Enflasyonun izleyeceği patika belirsiz, ancak biz enflasyonu yüzde 2'ye döndürmeye tamamen bağlıyız.” denildi.

***

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, 2024’ün ilk toplantısında politika faizini 250 baz puan artırarak yüzde 45’e çıkardı.

PPK'nın açıklamasında, "Kurul, parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkilerini de göz önünde bulundurarak, dezenflasyonun tesisi için gerekli parasal sıkılık düzeyine ulaşıldığını ve bu düzeyin gerektiği müddetçe sürdürüleceğini değerlendirmiştir. Enflasyon görünümü üzerinde belirgin ve kalıcı riskler oluşması durumunda ise parasal sıkılık gözden geçirilecektir." denildi.

***

Bilindiği gibi, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, daha önceki Merkez Bankası başkanlarına “faizleri düşürün” talimatı vermiş ve faizler yüzde 10’un altına kadar düşürülmüş, ancak bu sebeple gerçek enflasyon yüzde 130’lara kadar tırmanmıştı. Erdoğan, “Bu konuda nas ortada. Nas ortadayken sana, bana ne oluyor?" ifadelerini kullanmıştı.

Nas, Kur’an ve Sünnet’te yer alanların tamamına deniliyor. Erdoğan bu sözlerle, aslında devleti din kurallarına göre yönettiğini ifade etmiş oluyordu.

Erdoğan’ın Hazine ve Maliye Bakanlığı’na getirdiği Mehmet Şimşek, halk dövize hücum etmesin diye önceki dönemde kabul edilen kur koruma garantili mevduat uygulamasının devlet ve ekonomiye getirdiği yükten kurtulmak için uğraşırken, Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan da aynı amaçla politika faizini yüzde 45’e kadar çıkarmak zorunda kaldı. Aslında gerçek enflasyon oranına göre hareket etseler, politika faizini yüzde 130’ların üzerine çıkarmaları gerekirdi. Halk, ancak o zaman parasını Türk Lirası’nda tutardı. Öyle ya, Türk lirasında kalmak, paranın her geçen gün erimesine yol açıyor ve bunun sorumlusu da ülkeyi yönetenler ise halk ne yapacak? Ya altın ya da döviz alacak veya yatırım yapacak...

***

Enflasyon, vatandaşın cebindeki parayı çalmaktır. Yine ülkenin birikimini dövize çevirerek yurt dışına kaçırmak, enflasyonun temel sebeplerinden biridir. Kısacası enflasyon hırsızlık demektir.

ABD ve İngiltere, faizleri İslami naslara uymak için yüzde 5,50-5,25 seviyesinde tutmuyor; aklın gereği olduğu için böyle yapıyorlar. Tabii enflasyon çok yüksekken faizleri yüzde 10’un altına düşürmek de akıl işi değildir. Bugün 7-8 yaşındaki çocuklar bile harçlıklarını dövize çevirmekten bahsediyor. Onlar bile paranın cepte durdukça azaldığını görüyor da yetişkinler görmüyor mu?

Enflasyon oranı çok yüksekken faizleri düşürmenin akılla da nasla da ilgisi yoksa asıl sebep neydi? Herkes, bu sorunun cevabını düşünmelidir! Sebep halk tarafından anlaşılırsa Türkiye sadece ekonomide değil, her alanda düze çıkar!

Yazarın Diğer Yazıları