Trump’ın projesi: Mezopotamya!
Suriye’de nasıl bir oyun teorisinin uygulanmakta olduğunu, ABD’nin seçilmiş Başkanı Donald Trump büyük ölçüde açıkladı. Trump, Suriye ile ilgili son konuşmasında, Tayyip Erdoğan’ı öve öve bitiremedi ve “İçeri giren gruplar Türkiye tarafından kontrol ediliyor ve bu bir şekilde kabul edilebilir. Ancak hayır ben öyle düşünmüyorum. Kim gerçekten sonuca ulaştı, kimse tam olarak bilmiyor. Ama bence bu Türkiye... Türkiye'nin çok akıllıca hareket ettiğini düşünüyorum. Erdoğan, çok zeki ve oldukça sert biri... Türkiye, çok fazla can kaybı olmadan dostça olmayan bir ele geçirme gerçekleştirdi diyebilirim. Suriye'de ilerleyen güçlerin arkasında Türkiye de var ve bu benim için sorun değil. Suriye'nin anahtarı Türkiye'nin elinde olacak. Bunu söyleyen kimseyi duymamışsınızdır ama bu böyle.” dedi.
Trump, Suriye’deki 900 Amerikan askeri sorulunca da “Bunu yapmanın başka bir yolu olmalı. Bunlardan biri de Türkiye” diyerek, Suriye’de Amerikan askeri yerine Türk askeri kullanmak istediğini ifade etmiş oldu.
Trump’ın Sağlık Bakanı adayı Robert Kennedy Jr. da 7 Kasım’da yaptığı açıklamada Donald Trump'ın Türkiye ile Suriye'nin kuzeyindeki Kürt militanlar arasında çatışma çıkması hâlinde ABD askerlerini “yem” olarak bırakmak yerine onları Suriye'nin kuzeyinden çekmek istediğini belirtti.
***
Trump’ın sözlerini, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın da 21 Kasım’daki, “Sınır ötesindeki Kürtlerin bölgede tek hamisi Türkiye'dir. Yani bunun hiç lamı cimi yok. Nasıl ki Balkanlar'daki Boşnaklar ve Arnavutların tek hamisi, gerçek destekleyicisi biziz, doğumuzdaki, güneyimizdeki Kürtlerin de hamisi biziz. Tarih böyledir. Tarihi değiştirmeyiz. Yani organik tarih de bugünkü tarih de budur.” sözleri ile birlikte değerlendirmek, yine Hakan Fidan’ın aynı konuşmada Türkiye'nin Irak’taki Kürdistan Özerk Bölgesi ile ilişkilerinin "fevkalade iyi olduğunu" dile getirdiğini ve “Bağdat'la Erbil arasındaki sorunları da çözmeye çalışıyoruz. Suriye'deki Kürtlerin PKK'lılaştırılma çalışması, son derece karşı olduğumuz bir konu. Türkiye'den, Irak'tan, İran'dan giden bütün PKK'lı kadroların gönderilip, orada Suriyelilerin kalması gerekiyor. Bizim sınır ötesindeki Kürtlerle ilgili hassasiyetimiz her zaman var" diye konuştuğunu hatırlamak gerekir!
***
Peki ne planlanıyor? Nejat Eslen’e göre “Suriye konusunda Amerika'nın amacı Esad rejimini yıkmak, bu ülkede Hizbullah varlığını sona erdirmek, Rusya'nın Esad'a desteğini bitirmek ve böylece İsrail'in güvenliğini pekiştirmekti. Erdoğan ABD-İsrail planını HTŞ ile uyguladı ve bütün bu amaçları sağladı. Erdoğan işte bu nedenle Trump'ın övgülerini hak etti. Ancak, ABD'nin Suriye ile ilgili bir amacı daha var; Suriye'de PKK-YPG varlığını meşrulaştırmak... Kanaatimce Trump'ın övgüleri bu amaç ile ilgili. Trump'ın bu konuda Erdoğan'ın yardımına ihtiyacı var. Erdoğan bu konuda gereken yardımı sağlarsa Cumhurbaşkanlığı, AKP iktidarı devam edebilir. Zaten Apo'nun Meclis’e çağrılması, Türkiye'nin bütün Kürtleri himayesine alarak büyümek istemesi bununla ilgilidir.”
***
Ben ise 1990 yılında, Turgut Özal’a uygulatılmak istenen bu politikanın “Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olmak”la sonuçlanacağını, Türkiye’nin bu süreçte, Fırat-Dicle havzasını kaybedebileceğini Tercüman Gazetesi’ndeki yazılarımda belirtmiştim. Yanılmış olmayı çok isterim ama ABD’nin eski Ankara Büyükelçisi Pearson’un daha sonra açıkladığı Mezopotamya Projesi’ne göre “Erzurum’dan Bağdat’a kadar tek bir ekonomik bölge” oluşturulacaktı. Mesut Barzani, bölgenin siyasi olarak da birleşeceğini ve TSK’nın bu bölgeden çekileceğini söylemiş, Ahmet Davutoğlu, Mezopotamya Projesi’nin “AKP’nin vizyonu” olduğunu açıklamış, Abdullah Öcalan ise “AKP, Mezopotamya Projesi konusunda beni takip ediyor” diye konuşmuştu. Avrupa Birliği de “Fırat-Dicle havzasını, İsrail’in de dâhil olduğu uluslararası bir komisyon yönetsin” diye Türkiye ile müzakere çerçeve belgesi yayınlamıştı...
Trump’ın projesi, işte bu “Mezopotamya Devleti” olsa gerek... Abdullah Öcalan’ın projesi gibi gösteriliyor ama asıl sahibi ABD...
“Yeniden Osmanlı oluyoruz, Yeni Anayasa yapacağız” laflarının sebebi de bu...
Türk Milleti, bu oyuna gelmemelidir.