''Proaktif politika'' ve AKP projesi!
Son zamanlarda bir kavram moda oldu: Proaktif politika!
Birkaç örnek vereyim...
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Uşak Büyükbaş Deri İşleme Tesisinin açılış töreninde yaptığı konuşmada "Yeni dünya düzeninin sunduğu fırsatları da doğru bir şekilde kullanarak, potansiyelimizi daha da geliştirecek, ülkemizi global bir üretim üssü haline getireceğiz. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde uyguladığımız proaktif politikalar neticesinde, büyüme ve ihracatta ciddi bir ivme yakaladık." dedi.
Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, "Geliştirdiğimiz proaktif rezerv yönetim stratejimizi son aylarda çeşitlendirdik. Aynı kararlılıkla rezervlerimizi güçlendirmeye devam edeceğiz" diye bir açıklama yaptı.
Herhalde "kur korumalı vadeli mevduat hesabı" ile para toplamayı kastediyor...
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Şanlıurfa İş Dünyası Buluşma Toplantısı''nda "Peki hükümet nerede proaktif davranıyor? 94 milyar liralık bir paketle geliyoruz. Sularımızı, güneşimizi kullanacağız. Güneşin enerjisini alacağız ve toprağımıza yansıtacağız." dedi.
"Güneş topla benim için..." desek yeridir...
Nebati, "Nasıl 2 yıl önce proaktif davranarak alınan kararları bir bir uygulamaya soktuysak, şimdi de aynı şeyleri yapıyoruz. Hiç merak etmeyin, enflasyonla ilgili bir sıkıntımız var, aşıyoruz, aşacağız. Türk lirasına güveni arttırıyoruz." diye konuştu ama "Bunlar bekliyorlar dolar 20, 30 TL olacak. Niye olsun? Zaten Türk Lirası şu an en zayıf durumunda" diyen de kendisi...
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da Antalya Diplomasi Forumu''nda "Geçmişin birikimini, asırlara sari tecrübeyi reddetmeden, proaktif, girişimci ve yenilikçi bir diplomasi anlayışını hep birlikte geliştirmemiz şarttır." dedi.
***
Türk Dil Kurumu''na göre proaktif kelimesi bilinçli ya da bilinçsiz, olumlu ya da olumsuz mevcut koşulların sonucunu değiştirmek için inisiyatif kullanmak anlamına gelir.
Milliyet gazetesine göre proaktif olmak bir işte ön almaktır. Proaktif davranmak, yaşanmakta olan durumların olası eksikliklerini fark ederek durumu kurtarmaktır...
Bana göre ise proaktif davranmak, uygulamada Türkiye''de milli projesi olmayan politikacıların, yabancıların ekonomik, sosyal ve askeri projelerini uygularken halkın önünde kendilerini zor duruma düşüren sorunları gidermek için geçici hatta göz boyayıcı önlemler alması halidir!
***
"Projesi yok ne demek?" diyenler olabilir... Hatta Dörtyol''dan Kazım Yalçın dostum, "Madem dünya egemenleri, dünyayı yeni bir dünya düzenine doğru sürüklüyor, bizim devlet yetkilileri ve dahi diğer devlet yetkilileri neden buna uygun hareket ediyor? Dünyada bulunan bütün devlet başkan ve yöneticilerinin tamamı mı bu sürece angaje olmuş, neden ciddi bir itiraz gelmiyor? Hal böyleyse bizimkilerin gizli-açık planlarının hilafet-şerri devlet olduğu iddiası ne kadar gerçekçi?" diye soruyor.
Bir proje ama Türkiye''nin projesi değil! Hilafet şemsiyesini, İslam dünyasını kontrol altına almak için önceleri İngiltere kullanmak istemişti şimdi BOP kapsamında ABD teşvik ediyor!
Belki de hilafeti kullanarak tek dünya devletine gidişi hızlandırabileceklerini düşünüyorlardır... Bir de ABD Dışişleri Bakanlığı''nın "Bizim yetiştirdiğimiz devlet ve hükümet başkanları" diye 57 kişilik bir liste yayınladığını, listede Türkiye''den Abdullah Gül''ün de bulunduğunu hatırlatırım. Amerikan Dışişleri Bakanlığı bursu ile yetiştirilenlerin sayısının dünya çapında bir milyonun üzerinde olduğu da bildirilmişti. Proje için yetmez mi?
Mahir Ünal''a proje konusunu soracak olursanız, geçen yıl bugünlerde NTV konuşmasında "19 yılda yaptıklarımız bir hazırlıktı ve biz yeni başlıyoruz" demişti, aynı sözleri bir yıl sonra tekrarladı. Bir projeleri var ama ne olduğunu açıklayamıyorlar! Yoksa asıl proje AKP mi? Gerçi o da muhalefeti, "proje partiler" diye suçluyor...
Ben görüşümü belirttim; sizce bu durumun anlamı nedir?