mRNA yönteminin mucidi uyarıyor!
Bütün dünyanın gündemi koronavirüs ve henüz aşı sayılamayacak ama "aşı" denilen deney sıvıları... Bu itibarla gazeteci olarak bu konudaki bilimsel gerçekleri, tartışmaları tespit ederek duyurmak, görevimizdir.
Fakat özellikle İtalyan virologların "koronavirüsün aşısı olmaz, çünkü bu virüslerin mutasyon hızına aşılar yetişemez" sözünü hatırlattıkça, birileri çok rahatsız oluyor. Oysa bu, sadece İtalyan virologların sözü değil, dünyanın bütün viroloji uzmanlarının bildiği bilimsel bir kabuldür.
***
Pandemi ilanının arkasındaki "Büyük Sıfırlama" projesi çerçevesinde, nüfusun azaltılması, büyükbaş hayvanların katledilerek yapay et yenilmesi gibi alenen seslendirilen ve Türkiye''de de bazı medya kuruluşları tarafından da desteklenen projeleri eleştirmemize karşı da ancak "aşı karşıtı", "komplo teorisyeni" veya "bunlar deli saçması" gibi ifadelerle karşı çıkabiliyorlar. Mesela birisi hem yapay eti destekliyor ve et yiyenleri yamyamlıkla suçluyor hem de aşı denilen sıvılarla ne yapılmak istendiğini incelememiz karşısında yukarıdaki ifadeleri kullanıyor!
Çünkü aciz kalıyorlar!
***
Bir de millî güvenlikle ilgili yazılarımı takdir edenlerden de aşı denilen sıvılar üzerinde çok fazla durduğuma dair dostça uyarılar var.
Halbuki şu anda bütün insanlık için hem bireysel hem toplumsal olarak en önemli can güvenliği sorunu aşı denilen deney sıvılarıdır! Bu, aynı zamanda devletler ve ülkeler için de birinci derecede millî güvenlik sorunudur.
Oksijen cihazına bağlanarak yani bir nefes sıhhate muhtaç olarak hayatını kaybedenleri hatırlatan yani ölümle korkutarak "aşı tek çaremiz" diye ortaya çıkan ve insanoğlunun genetik yapısıyla oynanmasına destek olanlar da var. Başta hükümetler tabii.
"Siz yüzde 30''u temsil ediyorsunuz. Yüzde 70 aşı oldu veya olacak!" diyenler veya "Dünyanın tek akıllısı siz misiniz?" diye soranlar da oluyor.
Bilimsel gerçekler, oylamayla değiştirilmez! Bütün dünya karşı çıksa bile insan, doğru bildiğini savunmalıdır. İşte bu tür itirazlara Göğüs Hastalıkları, Alerji ve Uyku Tıbbı uzmanı Prof. Dr. Serhat Fındık, bir ayetle cevap veriyor:
"Yeryüzünde bulunanların çoğu, kendilerine uyarsan, seni Allah yolundan saptırırlar. Çünkü onlar zandan başka bir şeye tâbi olmuyorlar ve temelsiz bir tahminden başka bir şeye de dayanmıyorlar."
İşte günümüzde insanların tabi olduğu "aşı denilen genetik sıvılarla bu virüsün hakkından gelineceği kabulü" tamamen temelsiz bir tahmine dayanıyor. Hiçbir bilimsel temeli yok!
Ama bütün dünya uyguluyor! İyi de ben ne yapayım? Yalanın parçası mı olayım yoksa insanları bilimsel verilerle uyarmaya devam mı edeyim?
***
İşte Japonya''da 450 Japon doktor, gen aşılarının güvenliğiyle ilgili verilerin yetersiz olduğunu belirterek aşılamanın durdurulması için Sağlık Bakanlığı''na dilekçe verdi...
"Peki biz niye duymadık?" diyenler olabilir. Küresel çapta sansür var da ondan.
Diğer taraftan COVID aşısında kullanılan mRNA teknolojisinin mucidi Dr. Robert Malone, genç yetişkinlerin ve gençlerin aşı yaptırmaya zorlanmaması gerektiğini söyledi.
Malone "O yaş grubu için yeterli risk-fayda analizi verisi yok. Nadir kalp iltihabı vakaları ile aşılar arasında ''muhtemel bir bağlantı'' var. Hükümet, aşıların riskleri konusunda şeffaf değil. Riskler olduğunu biliyorum ama verilere erişimimiz yok. Dolayısıyla, özellikle deneysel aşılar olduğu için insanların aşıları kabul edip etmemeye karar verme hakkı olduğunu düşünüyorum." dedi. Daha ne desin?
Biz de kimseye "aşı ol veya "olma" demiyoruz. Bilgi veriyoruz. İnsana gerçek durumu ve kendi hukukunu hatırlatıyoruz. Dileyen faydalanır, dileyen faydalanmaz.