Op. Dr. Mehmet Okan Özdemir, takipçilerine bir soru sordu:
"15 gün olarak başlanan ve bir yılı bulan maske, mesafe, musluk tedbirleri, gece, hafta sonu, bayramlar ve önemli günlerdeki sokağa çıkma yasakları, okul, iş yeri kapatmaları ve yaş grupları kısıtlamalarının yalnızca bir solunum yolu virüsü ile ilgili olduğunu düşünüyor musunuz?"
Peki neyle ilgili?
O konuda da şu mesajı paylaştı:
*"Dünya Ekonomik Forumu reklamı: 'Hiçbir şeyiniz olmayacak ama mutlu olacaksınız.' Yani mülkiyetsizlik bu! Hani aylar önce 'küresel şirketler komünizmi geliyor, onun için sizin batmanız, iflas etmeniz, işsiz kalmanız gerekiyor. Kapatmalar bunun için' dediğimizde bazılarının güldüğü şey..."
***
Yine Özdemir şu paylaşımları yaptı:
*"Mucidinin "virüs tespitinde kullanılması doğru değil, dediği PCR testi 'Pandomim'in yani 'Pandemi oyunu'nun en başındaki güçlü domino taşıdır. Onu devirirseniz bütün kurgu bozulur. Eskiden olduğu gibi gribi grip gibi, pnomoniyi pnomoni gibi, akciğer embolisini emboli gibi, KOAH'ı KOAH gibi tedavi edin. Maske ise gerçekte köleliğin sembolüdür."
*"Maske bariyeri normalde solunumla atmosfere atılması gereken karbondioksitin tekrar solunmasına neden olur. Kanda hiperkarbi ve bağlı olarak solunumsal asidoz gelişir. Sürekliliği ise ağır enfeksiyon ve kanser nedenidir. (Tıp Fakültesi. 2. Sınıf bilgisidir.)"
***
Okan Özdemir, ayrıca şu anda yaşanan hastalığın Derin Ven Trombozu olduğuna dair bir makale yazdı. Özetle şu bilgileri verdi:
"Meslek hayatımın belki de en zor, en uğraştırıcı, en tehlikeli sonuçlara sahip, tedavisi uzun soluklu, benim için de hasta için de çok sabır gerektiren damar hastalığı olan Derin Ven Trombozu, ABD de yılda yaklaşık 2 milyon kişide görülür. Bunların 600 bini Pulmoner Emboli PE olarak adlandırılan akciğer pıhtısı ile sonuçlanır. Yılda 200 bin kişi de DVT ve komplikasyonları nedeniyle ölür.
Ülkemizdeki sağlık istatistikleri ileri derecede eksik ve yetersizdir. Türkiye'de uluslararası genel veriler esas alındığında yılda bu 150 bin Pulmoner emboli vakasından en az 30-35 bin insanımızın kaybedilmekte olduğu gerçeği ortadadır
Akciğer embolilerinin yüzde 90-9'i ise bacak derin venlerinden kaynaklanır. Akut kalp krizini taklit eden bir tablo yaratan bu ölümcül durum otopsi geleneğimiz olmadığı için kalp krizi ölümü olarak rapor edilmekte, kesin tanı konulmuş akciğer embolisi sayısı çok az iken, kalp krizi ölümü istatistikleri yükselmeye devam etmektedir.
Susuz kalmak ve uzun süren hareketsizlik, DVT oluşmasında en önemli etkenlerdir.
Özellikle kış aylarında su içme ihtiyacının azalması, hareketliliğin, yürüyüşlerin azalması ve olağan grip enfeksiyonları sırasında sıvı alımının ileri derecede azalması sonucu Derin Venöz Trombozu ve bağlı akciğer embolileri sonucunda ölümler sıklaşmaktadır. Örneğin uzun süren bilgisayar oyunları oynayanların ani ölüm nedenleri DVT kaynaklı akciğer embolisidir.
Kamu spotlarında insanlar korkutulurken vurgulanan nefes darlığı, boğulma hissi, nefes açlığı, oksijen satürasyonu düşüklüğü, tomografi bulguları şimdi daha tanıdık geliyor mu?"
***
Hani Trabzon'da bir vatandaş "Size pandemi yok bize var öyle mi? Ben böyle pandeminin..." diye bağırdı ya...
Bu nasıl pandemi ki iktidar partisi mensupları, yasaklı günlerde yapılan kongrelerde salonları lebaleb dolduruyor, geride kalanlara nefes almak bile yasak?
Bu arada "leb", dudak demek... Eskiden kalabalığı anlatmak amacıyla "nefes nefese" der gibi "lebaleb" deniliyordu...
