Jesus'un Fenerbahçe'den ne zaman ayrılacağını açıkladı. Şerafettin Tilki Fenerbahçe'nin içinde neler olduğunu yazdı
Rahmetli Süleyman Demirel için, "Saatlerce konuşur ama hiç bir şey söylemez" derlerdi. Bu pencereden baktığımızda bazı Başkan, yönetici, hoca ve futbolcular da öyle. Siyasetçilere mi özendiler ne; anlamak güç.
Fenerbahçeli yönetici Selahattin Baki bana çok ilginç gelen bir açıklama yaptı. Nedendir bilinmez, pek üstünde duran olmadı.
Sözleri ilginçti. Bir o kadar da düşündürücü. Daha de önemlisi meraklandım.
Önce sayın Baki’nin o açıklamasına bakalım. Sonra bunun ışığında asıl konumuza ışık tutalım.
''İsteseydik alırdık''
Kamerunlu futbolcu Vincent Aboubakar''a talip oldukları iddialarıyla ilgili bir soruya cevap veren Baki, "Aboubakar bana göre olacak iş değil. Çünkü ne bir kere konuştuk, ne bir kere nabız yokladık, ne bir kere menajerini aradık. Çok enteresan. Hele Suudi Arabistan’da, bizim oradaki çevrimizi sizler biliyorsunuz. Biz istersek, talip olursak alırız. Anaokulu yönetmiyoruz. Rakibimiz darılır, bize gücenir diye. Zaman zaman dikkat edeceğimiz durumlar da olabilir. Rakibimiz belki olayın son aşamasına gelmiştir. Centilmence davranabiliriz. Başkanımız ve yönetimimizi adeta bilerek ve isteyerek aciz göstermeye çalışanlar var. Biz kimseden çekinmeyiz. Biz eğer talipsek gideriz kulübüyle, menajeriyle daha sonra da kendisiyle masaya otururuz. Bizim şartlarımızı kabul ediyorsa da alıp getiririz" dedi.
İşte Jesus’un şok sözleri
Baki’nin açıklamaları transferi kısmen açıklıyor. Ancak olayın bir perde arkası var ki açıklama gölgede kalıyor.
Hem de öyle böyle değil; kavak gölgesi!.
Ara transfer her kulüpte olduğu gibi Fenerbahçe’de de hareketli saatler yaşatıyor. Başkan Ali Koç, Jesus ile transfer zirvesi yapıyor. Edindiğim bilgiler açık ve net.
Koç, takımda takviyeye ihtiyaç olan bölgeleri soruyor Portekizli hocaya. Ardından da, bazı isimleri masaya yatırıyor. Bunlardan biri Aboubakar. Beklenti hocanın iyi tanıdığı futbolcuya onay vereceği yönünde.
Haydaaa o da ne öyle! Gel gel böyle.
Olup bitene bakalım şimdi..
Jesus bir anda öfkeleniyor:
"Bu futbolcuyu Portekiz’den çok iyi tanıyorum. Bize geçici oyuncu degil, kalıcı başarıya taşıyacak isimler lazım. Özellikle para konusunu, sakatlıkları problem eden birini hiç düşünmem. Abobuakar da bu tanıma uyan biri. Porto geçmişi hafızalarda. Kaldı ki, Batshuayi ve Valencia gibi isimlere bir yenisini eklemenin mantığı da olamaz. İşlevi de. Katkı alamayız. Trabzonspor’a giden Gomez için de benzer sözler sarfetmiştim. Karşı çıktım, hatırlayın. Kesinlikle temas dahi kurmayın” gibi ifadeler kullanıyor.
Koç kestirip attı
Hocasının bu Net tavrı sonrası başkan Koç, Aboubakar isminin üstüne kırmızı kalem ile çizik atıyor. Kulübün gündemine bir şekilde gelen futbolcunun Beşiktaş ile anlaşması üzerine, Baki bizzat Koç’un talimatı ile bu açıklamayı yapma gereği duyuyor.
Olay; "Biz istemediğimiz için rakibimize gitti" pozisyonuna sokuluyor.
Aslında Kamerunlu futbolcuyu yönetim istiyor. Hem de çok. En azından psikolojik üstünlük getiren bir santrfor olarak görüyor. Hocanın beklenmedik çıkışı sonrası vazgeçiyor.
Bütün bu gelişmeler normal. Transfer dönemleri, neler neler yaşanır. Uçak kapısından geri inen futbolcular. Gelmeden milyon eurolar alan hocalar. Ne ararsan var. Bana tuhaf gelen, durup dururken yapılan bu açıklamanın perde arkasının irdelenmemesi.
Kulüp muhabirlerinin bir kısmı amigoluk yapıyor. Haber kovalama, araştırıp soruşturma, haber atlatma falan hak getire.
Eskiden kulüp başkanlarına; ''Başkan'' denirdi, ''Başkanım'' değil. Yapılın transfer için, ‘hayırlı olsun’ diye asla kimse paylaşımda bulunmazdı. Yazıp çizmezdi.
Elbette herkesin gönlünde taraftarı olduğu renkler vardı. Bunları asla açığa vurmaz, işinin önüne koymazlardı. Çünkü onlar adı üstünde kulüp muhabiri idiler. Bir başka deyişle haberci.
Böyle oldukları için saygı duyulurdu. Mesela aslında Beşiktaşlı olup, Fenerbahçe’yi takip eden haberci, kesinlikle işi ile kulüpleri karıştırmazdı.
Jesus kesin ayrılacak
Fenerbahçe’de merek edilen bir konu da Jesus’un geleceği.
68 yaşındaki hocanın sözleşmesi tek yıllık. Bunu isteyen de, kendisi. Portekizli çalıştırıcı şampiyon olsun ya da olmasın ülkesine dönecek.
Aldığım çok özel bilgiye göre, şu anda 69 yaşında olan ünlü çalıştırıcı 72 yaşında emekliye ayrılma kararı almış durumda.
Son üç yılını Milli takım başında geçirme planı var. Brezilya aklındaki ilk isim. Ülkesi Portekiz de var. Bir diğer ülke ise İspanya.