İstanbul'un fethi ve yapay zekâ!

Türkiye, Muammer Aksoy, Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Necip Hablemitoğlu cinayetlerini aydınlatmadı ve aydınlara yönelik bu saldırıların üzerini örtmeye devam ediyor. Zaten, daha sonra icra edilen Ergenekon ve Balyoz gibi operasyonlar da Türk ordusuna ve Türk aydınlarına yönelik topyekûn bir saldırıydı ve üstelik devlet gücü kullanılarak gerçekleştirilmişti. Yine 15 Temmuz darbe girişiminde aslında ne olduğunu araştıranlar da hâlâ suçlanıyor.

Çin ise bir taraftan Uygurları toplama kamplarına alırken diğer taraftan halk üzerinde bu tür baskıları artık yapay zekâ ile kuruyor.

***

BBC''nin Panorama diye bir programı var. Programda, Çin''in vatandaşlarını izlemek için artan bir şekilde yapay zekâyı nasıl kullandığı ele alınıyor. Panorama''da konuşan Microsoft Başkanı Brad Smith, insanların yapay zekâya karşı korunmaması halinde, George Orwell''in "1984" romanında tasvir ettiği hayatın "2024''te gerçek olabileceği" uyarısında bulundu ve "Herkesin yaptığı her şeyi görebilen ve her zaman herkesin söylediği her şeyi duyabilen bir hükümet..." ifadesini kullandı.

Programda, "Comparitech''in araştırmasına göre dünyadaki 770 milyon CCTV kamerasının yüzde 54''ü Çin''de bulunuyor." denildi.

***

ABD''de ise "Yapay Zekâ Ulusal Güvenlik Komisyonu" var ve başkanlığını eski Google CEO''su Dr. Eric Schmidt yapıyor.

Schmidt de yapay zekâda Çin tehlikesine işaret etti ama yapay zekâ kullanan ABD merkezli sosyal medya kuruluşları tarafından desteklenen pandemi politikalarına karşı ses çıkarmak da neredeyse imkânsız hale geldi. ABD Başkanı iken Trump''a bile sansür uyguladılar! Demokrasiler, şu anda ABD merkezli sosyal medya kuruluşları tarafından sansürle yok ediliyor ama ABD''de çok az kişi tepkisini duyurabiliyor!

***

BBC''nin birkaç gün önce yayınlanan Jane Wakefield imzalı haberinde ise şu bilgiler verildi:

* Duygu analizi için kullanılan yapay zekâ ve yüz tanıma teknolojisi Uygurlar üzerinde denendi. BBC''ye konuşan Çinli bir yazılım mühendisi, duygu tanıma sisteminin yerleştirildiğini iddia ettiği, beş tutuklu Uygur''un fotoğrafını gösterdi ve "Çin hükümeti Uygurları, laboratuvarlardaki fareler gibi bazı deneyleri için denek olarak kullanıyor" dedi.

* Mühendis, yapay zekâ sistemlerinin yüz ifadeleri ve deri gözeneklerindeki dakikalık değişimleri bile tespit ve analiz edebildiğine ilişkin kanıtlar gösterdi.

* Bunun dışında Colorado Üniversitesi''nden Darren Byler''a göre "Uygurlar, yerel bölge yetkililerine düzenli olarak DNA örnekleri vermek zorunda kalıyor, Uygur hayatı artık veri oluşturmaktan ibaret. Herkes hükümetin geliştirdiği programlar indirilmiş cep telefonunun yanında taşınmasının zorunlu bir şey olduğunu biliyor. Taşımazsanız gözaltına alınabilirsiniz, takip edildiğinizi biliyorlar. Kaçış yokmuş gibi hissediyorlar" dedi.

* Verilerin çoğu "Entegre Ortak Operasyonlar Platformu" adı verilen bilgisayar sistemi içinde toplanıyor. İnsan Hakları İzleme Örgütü''nden Conor Healy sistemi şöyle anlattı:

"Her bir birey için hükümet kişisel bilgileri, siyasi faaliyetlerini, ilişkilerini topluyor… Böylece her türlü muhalefeti imkânsız kılabiliyor. Bir hükümetin bu tür analizler yapma kapasitesine sahip olacağını George Orwell bile hayal edememiştir."

***

Sosyal medyada neredeyse her anını resimli ve görüntülü paylaşan Türkler ise bir taraftan da yine yapay zekâ ile geliştirilen aşıları sorgusuz sualsiz yaptırmaya devam ediyor!

İstanbul''un fethi, Orta Çağ''ı kapatmış, Yeni Çağ''ı başlatmıştı ama şimdi ABD ve Çin, kamerayla duygu durum analizi yaparken Türkiye''de iktidar, muhalefet liderini terör estirerek konuşturmamak gibi yöntemlere başvuruyor. Oysa İstanbul''un fethi de üstün "top teknolojisi" sayesinde mümkün olabilmişti. Sadece kaba kuvvet yetmemişti, yine yetmiyor.

Yazarın Diğer Yazıları