"Demir attığım yalnızlığa bir hasret denizinde!"
Nostaljik şarkı dinlerken telefonum çaldı..
Açmadan "Kim" diye baktım. Merkez üssü Riva olduğunu görünce mecburen müziği kesip açtım.
Tıpkı şarkıdaki gibi Riva’daki TFF önüne demir attım!
BU DA BİR İLK
Efendim, bugüne kadar, hakemleri istemeyen başkanlar, yönetici, teknik adam, taraftar, hatta futbolcular bile gördük. Ayrıca TFF''de başkan ve yöneticilerin de, bazı hakemlere takıntılı olduklarına şahit olduk. Ama böylesine hiç görmedik.
Yani yine bir ilk.
Bu kez FIFA kokartlı bir hakem, "Beni şu iki takımın maçlarına vermeyin" talebinde bulunmuş.
Evet evet yanlış okumadınız.
Hakemin adı Yaşar Kemal Uğurlu. MHK Başkanı Sabri Çelik’ten, Trabzonspor ve Adanademirspor maçlarına atanmamasını istemiş.
Olabilir hakemlerin de tercih hakkı olmalı.
Hakem hakkı!..
İyi de, o zaman bu sistem silinip çöpe atılmalı. Hakem atamalarını sözde bilgisayar algoritması yapıyor ya. Nasıl bunu atayacak?
Şu bir gerçek. Bilgisayara ne verirsen onu alırsın. Tüm algoritmalar, yazılım İle çalışıyor. Zaten algoritma atıyor denmesine de kimse inanmıyor. Bakalım hep birlikte göreceğiz.
BÜYÜKEKŞİ KARŞI ÇIKMIŞ
Çelik, hakem Uğurlu’nun bu şaşırtan talebini Federasyon başkanı Mehmet Büyükekşi’ye iletiyor. Başkan, "Karışıklık yaratır" diye karşı çıkıyor. Yine de açık kapı bırakıp, “Bunun üstüne çalışalım..” diyor..
NEDEN BU İKİ TAKIMI İSTEMİYOR?
Biraz geriye gidelim. Yaşar Kemal Uğurlu hocayı eleştiren takım çok. En ağırını da Galatasaray Başkanı Dursun Özbek yapmıştı. 2-1 kaybedilen Gaziantep maçı sonrası Özbek, “Hakemliğini geçtim, Yaşar Kemal Uğurlu kötü ve art niyetli biri! Hakem de değil, iyi niyetli de” çıkışını yapmıştı.
Fenerbahçe, Alanyaspor maçında Uğurlu’nun kural hatası yaptığı gerekçesi ile başvuruda bulunmuş, daha cevap alınmadan aynı hakeme başka maçta görev verilmesi sonrası, ‘çürük elma” diye başlayıp hakem ve federasyona sert tepki göstermişti.
Trabzon cephesi ilk ağızdan bir önceki sezon Antalya maçının uzatmalarında Burak’a verilmeyen penaltı sonrası çıkış yapmıştı. Ağaoğlu, “VAR sisteme böyle zulüm görmedi. Açık hata yapan bu hakem, ceza almalı” diye hedefe koymuştu. Sonraki sezon aynı hakemin Hatay maçına atanması Karadeniz takımını isyan ettirmiş çok sert eleştiriler yapılmıştı. Hatta yerel medya, “Hakem olarak kente gelmesin” boyutuna taşımıştı olup biteni .
Adana Demirspor da 3-1 kaybettikleri Trabzon maçını hakeme fatura etmişti. Başkan Murat Sancak, “Tiyatro izledik” derken teknik patron Montella daha ileri giderek, “40 yıldır bu işn içindeyim. VAR uygulaması da açık. Böyle saçma karar görmedim.. Nasıl penaltı verilebilir. Komik gülünç inanılmaz” diye sitem etmişti..
Beşiktaş’ın Sivas İle yaptığı maçta Sergen Yalçın’ı sahadan atıp, Can Bozdağan’a ceza yayı üstünde yapılan sert hareketi görmeyen(!) aynı hakem için Başkan Çebi ve yöneticiler de, "Bu işin peşini bırakmayacağız" şeklinde tepki göstermişlerdi.
Sadace birkaç örnek verdik. Olayların merkezindeki isim acaba neden sadece Trabzon ve Adana maçlarında görev almak istemedi. Diğerlerini görmezden geldi diye düşündük. Sorup, soruşturduk. Bize gelen iddialar şu yönde: Her iki kulüp başkanı bizzat kendisine ulaşıp böyle talepte bulunmuş.
Eğer bu olup bitenler doğru ise vay anasını sayın seyirciler. Gerçekten olay üç boyutlu falan değil, 13 boyutlu! Nerden baksan olmuyor, su götürmüyor.
En iyisi ben yine müziğin sesini açayım. Yeni şarkı başlamış. "Dönülmez akşamın ufkundayım. Vakit çok geç" diyor.
Nostalji takılayım. Günümüzü biraz olsun kurtarır belki.
