Gözaltılarla karanlığa koşar adım

Ekrem İmamoğlu hedefte. Önce diplomasını iptal ettiler, sonra gözaltına aldılar.

İki defa gözaltı. Birincisinde kayyım getiremeyeceklerdi. Belediye meclisinde seçim yapılacak, yine CHP’den biri İBB Başkanlığı’na oturacaktı. Hemen ikinci suçlamayı devreye soktular. “PKK’ya yardım” ithamıyla ikinci gözaltı.

Bu da nereden çıktı, diyorsunuz. Maksat suçlamaksa bahane bulunur.

Üçüncü gözaltı da gelebilir. İstanbul’da çok yerde, “Beklenen imza 6. kez atılmadı. Sefaköy-Beylikdüzü-TÜYAP metrosunun yapımı 2022’den beri engelleniyor” yazısı asılı. “Engelleniyor” sözü dikkat çekecek şekilde renklendirilmiş.

İmzalamayan kim? Cumhurbaşkanı. Hâliyle engelleyen de o.

Doğrudan cumhurbaşkanı suçlanıyor. İşte size bir gözaltı sebebi daha.

Saray gözünü karartmış. Cumhurbaşkanlığına oynayan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu silmek istiyor.

Gözaltına alınanlar sağlık merkezlerinde sağlık kontrolünden geçirilir. Ekrem İmamoğlu’na sağlık merkezine götürüp kontrol ettirmediler, doktorları karakola getirdiler.

Acaba halk toplanır, kargaşalık çıkar, diye mi çekindiler?

Gözaltı hesabı ayrıntılı. İBB’ye kayyım getirecekleri belli.

Suçlamaya bakın... PKK’yla bağlantı kuruluyor:

“... şüpheli Ekrem İmamoğlu’nun diğer şüphelilerle birlikte yerel seçimlerde, belediye meclis üyesi listelerinin kendisinin onayıyla belirlenmesi de nazara alındığında terör örgütünün yönetimince de ifade edilen metropollerde etkinliğinin arttırılması amacını taşıyan kent uzlaşısı faaliyetine bilerek iştirak etmek suretiyle PKK/KCK terör örgütüne yardım etme suçunu işledikleri anlaşılmakla adı geçen (7) şüpheli hakkında 19/03/2025 tarihi 06.15 itibariyle eş zamanlı yakalama, gözaltı, arama ve el koyma işlemleri icrası amacıyla İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’ne talimat verilmiştir.”

Açıklamada gözaltına alınanlar için şu ifadeler kullanılıyor:

“Ekrem İmamoğlu, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat, Şişli Belediye Başkanı Resul Ekrem Şahan, Reform Enstitüsü başkanı Mehmet Ali Çalışkan, PKK/KCK terör örgütünün ideolojik alan yapılanmasında faaliyet gösterdiği tespit edilen firari şüpheli A.B., A.B.’nin sahibi olduğu Spectrum House çalışanı H.A. (2018 yılında terör örgütünün kırsal alanına eleman aktarılması hususunda tespit bulunan) ve Şişli Belediye Başkan Yardımcısı Ebru Özdemir’in iştirak halinde “Kent Uzlaşısı” faaliyetinin içerisinde yer aldıkları...”

Başka suçlamalarla gözaltı sayısı 108’i buluyor.

***

Cumhurbaşkanlığı seçiminde Ekrem İmamoğlu devre dışı bırakılıyor. Üç gün sonra 23 Mart 2025’te, parti içi seçimle, tek cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu oylanacak. Artık aday olamayacağı biline biline sandık kurulacak.

Tek adaydı. Niye partili oylayacak ki? Manasız.

En güçlü cumhurbaşkanı adayı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş hâlbuki. O “hakiki” CHP’li olmadığı için geriye itildi. Ekrem İmamoğlu’nu öne çıkarmak için parti içi oylamaya gidildi.

Mansur Yavaş, Ekrem İmamoğlu gözaltına alınınca, “Böylesine hukuksuz bir süreçte daha önce üçlü masada ifade ettiğim Cumhurbaşkanlığı adaylığımı günü gelince değerlendireceğim, kararımı, bu hukuksuzluk ortadan kalkana kadar askıya alacağımı da kamuoyuna ilân ediyorum.” dedi.

Mansur Yavaş, cumhurbaşkanlığı meselesinde kararlı olduğu kesin. Çok ölçülü konuşuyor. Kırıcı, küstürücü görünmek istemiyor.

Görünen o ki Ekrem İmamoğlu’nu hapse atacaklar, siyasetten silecekler.

Cumhurbaşkanı adaylığında hemen bütün kamuoyu yoklamalarında Mansur Yavaş birinci, Ekrem İmamoğlu ikinci, Recep T. Erdoğan üçüncü çıkıyor.

Ekrem İmamoğlu bertaraf edildi. Mansur Yavaş nasıl bertaraf edilecek? Saray için asıl o tehlike! Herhâlde kafalarında bir plan var. Yakında kokusu çıkar.

***

Şu görüntüde R. T. Erdoğan’ın cumhurbaşkanı adayı olması mümkün değil. Ya diktatörlüğünü ilân edecek ya da Anayasa’yı değiştirecek.

Diktatörlük... Bundan hiç bahsetmemiş olalım. R. T. Erdoğan’ın bu yola gireceği hiç düşünülemez.

Anayasayı değiştirmek için 360 milletvekilinin oyu gerekiyor. Bu değişiklikle referanduma gidilebiliyor. 400 milletvekilinin oyunu alsa cumhurbaşkanı seçiliyor. Destekçi partilerle birlikte bu da imkânsız.

Recep T. Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığına aday olabilmesi için tek yol var... Erken seçim. Halk sürünürken erken seçime de gidemeyecek. Ne olacak peki?... Önümüzü göremiyoruz.

Abdullah Öcalan’la pazarlık eder, seni serbest bırakacağız falan der, DEM Parti’yi kendisine çevirir mi? Milletvekilleri PKK’nın emir kulu olduklarına göre “kurucu ulu önder Apo”larına uyarlar ama, sıra halk oylamasına gelince ne olacak? PKK/DEM’e oy verenlerin tamamı R. T. Erdoğan’a oy verse, aksülamelle karşı karşıya kalacak, halk PKK/DEM’le iş birliğine gidenleri cezalandıracak.

2019’da Abdullah Öcalan’dan İBB başkanı Ekrem İmamoğlu’nu seçtirmemek için mektup getirttirmişlerdi. Tekrarlattıkları İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminde bir milyon oy farkıyla yenildiler.

Ekrem İmamoğlu şimdi PKK’yla iş birliğiyle suçlandığına göre DEM’den de destek alamazlar.

Gözaltılarla karanlığı koşar adım gidiyoruz.