Genelkurmay kimi suçladı?

Müyesser Yıldız, odatv’de, Genelkurmay Başkanlığı’nın orduya kumpas kurulması ile ilgili suç duyurusunun tam metnini yayınladı. Suç duyurusunda ilk gün medyaya sızdırıldığı gibi, “Bilirkişiler maniple edildi... Adli Kolluk, görev suçu işledi... Savcılar delilleri karattı...” gibi hususların yer almadığı görüldü.
Yıldız, bir konuya daha dikkat çekiyor:
“Tümüyle Başbakan Erdoğan’ın Başdanışmanı Yalçın Akdoğan’ın ’Ellerinde Nur mu Var, Topuz mu?’ başlıklı yazısına dayandırılan suç duyurusunun 3’üncü maddesinde özetle şu ilginç tespit yer alıyor:
‘Anılan hususların doğru olması halinde, Türk Silahlı Kuvvetleri’ni ve personelini hedef alan faaliyetleri yürüten kişilerin, yetkili makamlara bildirimde bulunmayan ve gerekli işlemleri yerine getirmeyen kamu görevlilerinin eylemlerinin TCK’nın ‘Suç işlemek amacıyla örgüt kurma, iftira, suç uydurma, kamu görevlisinin suçu bildirmemesi, suçluyu kayırma, adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs’ suçları başta olmak üzere çeşitli suçlara vücut verebileceği değerlendirilmektedir.’
Bu ifadelerden, sadece ‘kumpası’ yapanların değil, bilenlerin de yetkili makamlara bildirmemekle ‘suç işlediğinin’ hatırlatıldığı, yani bir anlamda Başbakan Erdoğan’ın Başdanışmanı Akdoğan hakkında da suç duyurusunda bulunulduğu sonucu çıkmaz mı?”

***

Sorunun cevabı Yalçın Akdoğan’ın yazısında var! Akdoğan, “milli orduya kumpas kurulduğunu ben biliyorum” demiyor ki! Kimin bildiğini açıklıyor...
İsterseniz, Yalçın Akdoğan’ın o cümlesini tek başına değil, üstündeki cümlelerle birlikte yeniden okuyalım:
“Başbakan Erdoğan’ı artık herkes çok iyi tanıyor. Ne kirli oyunlara, tezgahlara, kumpaslara, meydan okumalara eyvallah eder, ne de toplumun birlik ve bütünlüğünü riske atacak söylemlere başvurur.
Kirli oyunlar üzerine hayırlı işler bina edilemeyeceğini çok iyi bilir.
Korku üzerine sevgi toplumu inşa edilemeyeceğini çok iyi bilir.
Tehditle, şantajla, korkutmayla, karalamayla, çamur atmayla, tertip ve tezgahla oluşan gücün milletin hayrına olmadığını çok iyi bilir.
Muhafazakar kitleyi hasım gibi gören kirli odaklarla, şer gruplarla, laikçi partilerle işbirliği yaparak yol yürünemeyeceğini çok iyi bilir.
Gayrı milli ve gayrı dini güç merkezlerinin ekmeğine yağ sürenlerin bu ülkeye fayda sağlayamayacağını çok iyi bilir.
Kendi ülkesinin milli ordusuna, milli istihbaratına, milli bankasına, milletin gönlünde yer edinen sivil iktidarına kumpas kuranların bu ülkenin hayrına bir iş yapmış olmayacağını çok iyi bilir.”
Şimdi soruyu tekrar soralım:
Milli orduya kumpas kurulduğunu öncelikle kim biliyor?
Yalçın Akdoğan diyor ki “Başbakan Erdoğan bilir!”

***

Şimdi bu durumda, Genelkurmay Başkanlığı’nın suç duyurusunda “suçu bildirmeyen” diye tanımlanan kişi kim oluyor?
Genelkurmay Başkanlığı bu suç duyurusuyla, sadece kumpas kuranları değil, kumpası bildiği halde gereğini yapmayan, suçu yargıya bildirmeyen Tayyip Erdoğan’ı da suçlamış olmuyor mu?
Suç duyurusu metnini yazan hukukçuların, Yalçın Akdoğan’ın yazısının tamamını okumadıklarını kimse söyleyemez.
Böyle ciddi bir konuda, kimsenin hata yapma lüksü yoktur.
Suç duyurusunu Yalçın Akdoğan’ın yazısına dayandırdıklarına göre suçu kimin bildiğini de görmüşlerdir...
Hukukçu askerler görmüşlerdir de Genelkurmay Başkanı Necdet Özel’in bu önemli ayrıntının farkında olup olmadığını bilemem!
Fakat asıl soru şudur: Tayyip Erdoğan, milli orduya kumpas kurulduğunu biliyordu da kumpas sırasında görev yapan Genelkurmay Başkanları bilmiyor muydu?
Gerçi AKP iktidarı için 17 Aralık “sonun başlangıcı”dır, 7 Ocak İzmir operasyonu ise üçüncü hamledir. Öyle anlaşılıyor ki devamı gelecektir.

Yazarın Diğer Yazıları