Erken seçim bir ay önce
Halkımızın merak ettiği en önemli soru şu: Erken seçim olacak mı?
Evet, olacak, ama normale çok yakın bir zaman içinde olacak.
Neden?
Çünkü Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi''yle birlikte mevcut Cumhurbaşkanının üçüncü kez aday olup olmayacağı tartışmalı. Bu durumda tartışmayı önlemenin tek yolu, erken seçimden geçiyor. Erken seçim olursa Erdoğan yeniden tartışmaya izin vermeden anayasaya uygun olarak aday olabilecek.
O zaman, ne zaman?
Haberlerde izlemişsinizdir. O zaman, AKP kulislerinde de konuşulduğu söylenen 2023 Mayıs ayı. Bu durumda seçimin erkene alınması, sadece 2023 Haziranı''ndan Mayıs''a alınmış, yani bir ay erkene çekilmiş olacak.
Hepsi bu kadar.
Mevcut cumhurbaşkanının üçüncü kere aday olup olmaması tartışılıyor ama bir şey eksik tartışılıyor.
Nedir o?
Eğitim süresi.
Sadece adaylığı değil, diploma yeterliliğinin olup olmadığı meselesi de var.
PRENS SELMAN
Cumhuriyetin getirdiği bütün güzel şeyleri önce yıkıp, sonra düzeltmek için olağanüstü çaba harcıyoruz.
Dış politika en mahrem, en dokunulmaması gereken alan olmasına rağmen "Monşerler" söylemiyle güya kendi dış politika modelini getirdiler.
Erdoğan''ın Arap Birliği''ne hitaben "Hepiniz bir Türkiye etmezsiniz" haykırışı, Mısır''a'' "Ey bize bühtanda bulunan zavallı" diye Sisi yönetimine çıkışması, ayrıca İhvan ideolojisine açıktan destek vermesi ve daha başkaları, döndü dolaştı Türkiye''nin millî çıkarlarını vurdu. Türkiye''ye zarar verdi. Araplar, Yunanistan ile ikili anlaşmalar imzaladı. Ege ve Akdeniz''de AB, ABD ve Yunan sarmalına bir de İslam dünyasından Araplar eklenmiş oldu.
Değdi mi?
Değseydi sürdürürlerdi.
Değmemiş ki başta "van münit" diyerek övüne övüne bitiremedikleri politikadan vaz geçip, eğilip bükülme sürecine girdiler.
Tabii iktidarın eğilmesi demek ülkenin eğilmesi anlamına geliyor. Aslında hepimizi eğip büktüler. Hâlbuki diplomasinin dili evrenseldir ve kuralları vardır. Köy meydanında uluorta bağırır gibi "Eyyy!" diye bağıran bir dil kullanılmaz. Bütün dünya ülkelerine bakın. Verdikleri demeçleri izleyin. Bizdeki iktidar yöneticileri gibi sağa sola haykıran var mı?
Yok!
Niye?
ABD, korkuyor mu?
Rusya, çok mu çekiniyor?
Çin, gücünü mü kayıp etti?
Hayır!
Çünkü uluslararası dil, bu değil de ondan.
İşte bakın. Kaşıkçı cinayeti ile ilgili "katili biliyoruz" açıklamasını devletin en üst makamından yaptık.
Ne oldu?
Gün geldi sözümüzü çiğnedik.
Buna gerek var mıydı?
Yoktu ama bu iktidar sahipleri yaptı.
Türkiye''ye gelen Bin Selman, aynı zamanda Yunanistan ve Kıbrıs Rum Yönetimi''ni de Türkiye ziyaretine ekledi. Bu da bir mesaj. "Öteki dostlarımızı yok saymıyoruz" mesajı veriyor.
Daha dün, Osmanlı''dan koparılan topraklar üzerinde kurulan Suudi Arabistan Devleti''nin suç işlediği, bütün dünyanın malumu olan bir devlet adamı bile ağzını nasıl kullanacağını biliyor. Bir de bizimkilere bakın.
Faturasını millet olarak ödüyoruz.
YANGIN SÖNDÜRME BECERİSİ
İktidarın yangın söndürme becerisiyle ekonomiyi yönetme becerisi birbirine benziyor. İkisini de yönetemediği ve başarısızlığı ortada.
Geçen yıl çıkan yangınları o dönemin Tarım Bakanı''nın verdiği demeçleri tartışarak orman yangınlarını yorumlamıştık. Bu sene bakan değişti, haliyle demeçler de değişti. Lakin ikircikli laflar değişmedi.
Meğer bütün planları Temmuz ayına göre yapmışlar. Temmuz''da tam takım bakanlık orman yangınlarına karşı araç gereç hazır olacakmış.
Sanki bakanlığın planına göre yangın çıkacakmış gibi.
Yangının zamanı mı olur?
Öngörü yok.
Geçmiş olaylardan ders çıkarmak da yok. Arkadaşlar bir yıldır oyalanıp bekliyormuş.
Biz bu zihniyetle Mayıs 2023''e kadar yaşayacağız. Sonra seçim gelecek ve millet kendi kaderini tayin edecek.