Irak’ın Samarra şehrinde Amerikan ordu mensuplarının, düzenli olarak Arap kadınlarına tecavüz ettiği ile ilgili haber, Türk ve dünya kamuoyunda bomba gibi patlamıştı.
Aslında haber, dünya kamuoyuna “Irak’ın Samarra şehrinde, Saddam’ın direniş kuvvetleri ile Amerikan askerleri arasında çıkan çatışmada 54 Iraklı öldü, 18’i yaralandı” diye verilmişti. Hatta, Türk televizyonlarından haber yayınlanırken “Bu defa Amerikan askerleri avlanmadı, tank ateşi ile direnişçileri püskürttü” ifadesi kullanılmıştı. Oysa Samarralılar, kadınlarını ve kızlarını köylere kaçırmışlar, bu sebeple Amerikan ordusu günahsız insanların evlerine baskın yapmış, kadın, kız bulamayınca erkekleri öldürmüşlerdi.
Ben haberi gazeteci Mithat Abakan’dan alıp yazmıştım. Abakan, Samarra’dan telefon eden Arap gazeteci arkadaşının verdiği bilgileri nakletmişti..
Haber, sadece Yenişafak ve Yeniçağ gazetelerinde yer aldı.
Bize kimse gelemedi ama dönemin Amerikan Büyükelçisi Edelman, Yenişafak gazetesine adamlarını göndererek Dış Haberler Servisi şefi İbrahim Karagül’ün işten atılması için baskı yaptı. Gazetenin etkili bir yazarı da bu yönde aleni tavır koydu.
* * *
O sırada medyadaki milli seslerin susturulması operasyonu da devam ediyordu. ABD Büyükelçiliği, Edelman’ın göreve başlamasından sonra etkili gazetecilerle toplantılar yapıyordu. Sesar’a göre “Bu seansların bir benzeri İstanbul saldırılarından bir hafta önce, ABD Büyükelçiliğinde gerçekleştirilmiş ve büyükelçilikteki çalışma seansına davet edilen 28 gazeteci ile önümüzdeki dönemde gerçekleşmesi olası terör dalgasının nasıl karşılanması gerektiği yolunda görüş alışverişinde bulunulmuştu.”
Bu verileri 9 Aralık 2003’te “Medyada Edelman operasyonu sürüyor” ve 10 Aralık 2003’te “MİT Müsteşarının uyardığı gazeteciler” başlıklı yazılarla kamuoyuna duyurdum.
Bu arada MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun, gazetelerin Ankara temsilcilerine bir yemek vermiş ve “Aranızda bazı arkadaşların yabancı istihbarat servisi elemanları ile görüştüğünü biliyoruz” demişti CIA’nın Irak Savaşı’ndan önce Türkiye’deki medya için özel bir fon ayırdığı bilinmekteydi.
İstinye’deki Amerikan Başkonsolosluğu’nda istihbaratçıların düzenlediği toplantıda, iki Amerikalı strateji uzmanı ve üç Türk tarihçi tarafından verilen “Osmanlıcılık” seminerlerine 10 gazeteci davet edilmişti. Onlar şimdi de Osmanlıcılığı savunuyor..
* * *
Türkiye’deki basın özgürlüğü, doğrudan ABD tarafından yok edilmekteydi. Edelman gazete gazete geziyor veya adamlarını gönderiyor Samarra’daki olayları yalanlamaya çalışıyordu. Basın da yalanlama yarışına girişmişti. Oysa olay doğruydu.
İşte o günlerde Edelman ile görüştükten sonra Yenişafak’ta İbrahim Karagül’ü işten attırmaya çalışan kişi, şimdi Edelman aleyhinde yazılar yazıyor!
Karagül, “Edelman benim de kellemi istemişti” başlıklı yazısı ile Cenk Açık’ın Gazeteciler.com’da yayınlanan “Edelman hangi gazetecilerin kellesini istemişti?” sorusuna cevap verdi. Karagül, “Kendi gazetemizde aleyhimize yazılar yayınlanıyordu. Edelman’la görüşenler soluğu gazetede alıyor, bizzat bana sert tepkiler gösteriyordu. Gazete yönetimi ve sahipleri değil, yazarları bu baskıyı yapıyordu. Susturulmamız isteniyordu. Yazılarımıza son verilmeliydi. Ve bu apaçık yapılıyor, bu yönde talepler iletiliyordu. ‘Bu adam ABD ile ilişkilerimizi bozacak, yazılarına son verilmeli’ deniliyordu” diye olayları hatırlattı.
Karagül isim vermedi ama atıfta bulunduğu yazıda o kişinin kimliği belli..
