CHP'yi terör örgütü ilân edin bari!

AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, CHP'yi kastederek "Terör örgütlerine karşı yapmayı aklınızdan geçirmediğiniz yürüyüşü, teröristleri ve onlara destek verenleri savunmak için başlatıyorsanız kimseyi amacınızın adalet olduğuna inandıramazsınız" dedi biliyorsunuz.

Herhalde bu sözleri Cumhurbaşkanı sıfatıyla söylemiyordur diye partideki sıfatını kullandım.

Bu yaklaşımın AKP tabanında bile inandırıcılığı yok ama Erdoğan, CHP'yi şu şekilde suçladı:

"CHP'nin temsil ettiği çizgi artık siyaseten muhalif olma, siyaseten farklı duruş sergileme, siyaseten farklı söylemde bulunma boyutunu aşmıştır. Terör örgütleriyle ve onları özellikle ülkemizin üzerine kışkırtan güçlerle birlikte hareket etme noktasına geldiğini görmek durumundayız."

***

Eğer öyleyse, CHP, terör örgütü ilân edilmeli ve gereği yapılmalı! Yok değilse, bu tür sözler sarf edilmemeli!

Diğer taraftan terör örgütü PKK, AKP'li yöneticileri hedef almaya başladı. Ulaştırma Bakanı Ahmet Arslan ise AA'nın haberine göre "Bizim hainlere ve teröristlere söylediğimiz şey şu: Terörizmle, terörle hiçbir yere varamazsınız. Eğer varsa bir amacınız, varsa bir hedefiniz, gelin siyaset yapın ama siyaseti de siyasetin etik değerleri içerisinde yapın, insanımıza, ülkemize hizmet edin" dedi.

Nasıl olacak?

Türk Milleti'nin yetiştirdiği asker, polis; hâkim, savcı, kaymakam, mühendis ve öğretmen ve daha nice meslek mensubu PKK tarafından şehit edilirken, AKP iktidarı, bu örgütle koordinatör ülke dayatmasıyla önce Oslo'da, sonra İmralı, Kandil ve Dolmabahçe'de masayla oturmadı mı?

"Çözüm süreci"nde, terörist başı Abdullah Öcalan'ın talebi, "ortak vatan" değil miydi? Yani Türkiye, Anayasal düzeyde, Kürtlerin de dahil olduğu Türk Milleti'nin değil Türk ve Kürt olmak üzere iki ayrı milletin ortak vatanı olarak kabul edilsin istiyordu

Esasen AKP politikaları da bu doğrultudaydı. "Ne mutlu Türk'üm diyene" yazılarının silinmesi, "Türküm, doğruyum..." diye başlayan ilkokul andının kaldırılmasının başka ne sebebi olabilirdi?

İşte bu zihniyetle Habur'da, sözde silâh bırakacak olan teröristler için hızlıca yargılayıp serbest bırakmak üzere çadır mahkemesi kurdurdular. Devlete "terörist karşılaması" bile yaptırdılar.

Sonunda ne oldu? PKK 2,5 yıllık "çözülme süreci" içinde, Güneydoğu Anadolu'ya yığınak yaptı, hendekler kazdı ve savunma sistemi kurdu. AKP iktidarı da güvenlik güçlerine "operasyon yapmayın" diye emir verdi.

Sonra o hendek kazılmış şehirleri kurtarmak için, Mehmetçik ve özel harekat polisleri; bomba düzeneği kurulmuş binalara sürüldü! Bu şekilde gereksiz yere şehit sayısını artıran komutanlar görevden alındı da daha akıllı yöntemlerle şehirler temizlendi.

***

Ahmet Arslan, şimdi PKK'lılara diyor ki "Gelin, siyaset yapacaksanız siyaset yapın. Elinizi de siyaset kurumunun yakasından çekin ki siyaset kurumu üzerinden insanlar, bu ülkeye hizmet edebilsin."

Adamlara siyaset yapma imkânı bile verecektiniz; hendek siyaseti yaptılar! Üstelik, güçlerini Suriye'ye kaydırarak PYD adı altında, ABD'nin "en çok müsaadeye mazhar terör örgütü" haline geldiler. Artık yüzlerce TIR ile gönderilen ve IŞİD'e de verilen etkili silâhlar kullanıyorlar.

Bunlar, AKP iktidarının, "komşularla sıfır sorun" politikasını bir kenara bırakarak Suriye'de, Amerikan politikalarına hizmet etmesi yüzünden oldu. Şimdi ise genel başkanları CHP'yi terör örgütleri ve onları koruyan ülkelerle birlikte hareket etmekle suçlarken, bakanı da teröristleri siyaset yapmaya çağırıyor!

15 Temmuz'u yapan FETÖ'ye de "paralel devlet gücü veren", AKP iktidarı değil miydi?

Bu çelişkiler artık dikiş tutmuyor, işte böyle patlak veriyor!

Yazarın Diğer Yazıları