İşin içinden çıkılamadığında o kadar çok dillendiriliyor ki insanın "Bana üst aklın resmini yapabilir misin Abidin?" diyesi geliyor...
İçinde 'üst akıl' olmayan, içinde 'algı operasyonu' bulunmayan, içinde 'büyük resmi görmek ve okumak lâzım' ifadesi geçmeyen bir yazı yazın bakalım ne yazıyorsunuz? Veya içinde bunların geçmediği topu topu 5 dakika konuşun bakalım konuşabiliyor musunuz?
Ele gelir açıklamalar yerine her şeyi komplo teorileriyle veya görünmez düşmanlarla açıklayıp, işin içinden sıyrılmayı ummak ne kadar kötü?
***
Meselâ bir Gezi olayları vardı... İlk defa orada duyduk 'faiz lobisi'ni... Gezi olaylarını işte bu 'faiz lobisi' organize etmişti!.. Hükûmete göre bu bir kalkışmaydı, darbe teşebbüsüydü, Türkiye'nin milyarlarca doları uçup gitmişti... Devleti yönetenlerin "İşte bu faiz lobicisi" suçlamasıyla mahkeme önüne çıkarabildikleri bir kişi veya örgüt oldu mu? Yok!.. Peki neden? Onu soran da yok, bilen de yok!..
Her olaydan sonra yetkililerin yaptıkları açıklamalar birer garabet... "Teröristler yaptı!.." Yapma ya, biz de taksimetre fiyatlarına zam isteyen taksici esnafı yaptı zannetmiştik!..
Bir de 'hain pusu' veya 'alçak saldırı' edebiyatı söz konusu!.. Sanki 'iyi niyetli pusu' veya 'yüksek karakterli saldırı' modelleri de var!..
Tabii işin en etkileyici tarafı Başbakan Yardımcımızın da ifade ettiği üzere "Teröristlerin elleri kırılsın" bedduası... Terörle mücadelede 'beddua' yöntemi 'lânetleme'nin en etkili safhasını oluşturuyor!.. Dünyada bu yöntemle başarıya ulaşmış hangi ülkeler var bilmiyoruz ama ülkenin sağından solundan gelen teröristlerin ellerinin kendiliğinden kırıldığı haberleri içimizi bir nebze de olsa ferahlatıyor!..
Zaten bu yöntem tuttu tuttu... Tutmazsa eğer, sonrasında yapacağımız ilk iş, memleketin üzerine kurşun döktürmek!.. Olmazsa nefesi kuvvetli bir hocaya götürmek!..
Yine Başbakan Yardımcımızın "Teröristlere bu işi yaptıranların da bir kere daha kendilerine çeki düzen vermelerini istiyoruz" şeklindeki sözleri terör dünyasında dengeleri değiştirecek gibi ağır duruyor!.. Bu sert ikaz üzerine teröristlere teröristlik yaptıranlar muhtemelen kendilerine çeki düzen vermek için birbirlerini eziyorlar şimdi!..
***
İşin içinden çıkamazsan "Büyümemizi çekemiyorlar, büyük resmi okumak lâzım" der çıkarsın!.. Eleştirenler bir anda 'büyük resim okuma özürlüler' oluverir!..
Gözle görülür bir fail bulamazsan eğer 'nöbetçi fail' yani 'üst akıl'ı bulur, muhayyel bir kelepçe atarsın, işlem tamam!..
İşine gelmeyen bir ses mi çıktı, derhal basarsın 'algı operasyonu' yaygarasını biter!.. Sizin gibi düşünmeyen kim varsa terör örgütleriyle birlikte dizersin tespih tanesi gibi yan yana, sonra hepsini 'üst aklın askerleri' ilân edersin!..
***
Böyle yönetmek çok kolay... 'Üst akıl'sız cümle kurmayacaksın!.. 'Büyük resmi okuyamayanlar'a hakaret edeceksin!.. 'Algı operasyonu' kavramını cebine koymadan ne konuşacaksın, ne de yazacaksın!..
Hani demiştik ya: "Eğer canınız sıkılıyorsa kabahat sizdedir!.. Muhtemelen büyük resme bakmayı bilmiyorsunuz!.. Önünüzdeki ağaca ağaçkakan mesafesinde yaklaştığınız için arkadaki ormanı göremiyorsunuz!.. Bütün manzaranız ağaç kabuğundan oluşuyor doğal olarak!.."
Bunlarla rekabet gerçekten zor... İkinci el az kullanılmış 'üst akıl' arıyorum mecburiyetten!.. Bulan olursa insaniyet nâmına haber versinler lütfen!.. Bir de büyük resim okumaya yarayan havuz gözlüğü olursa iyi olur!.. Algı operasyonlarını başka türlü fark etme şansımız yok!..
Ne diyelim, bulup da haber etmeyenlerin elleri kırılsın, hain pusulara gelsin!.. Gözlerine perde insin, değil büyük resmi, vesikalık resmi bile okuyamasınlar!..
İlkokul birinci sınıflar için yapılan 'okuma bayramı'na yetişeydik bari!..
