2004 yılının Mayıs ayında ABD’nin Merkez Kuvvetler eski Komutanı emekli General Anthony Zinni, ABD Başkanı George W. Bush yönetiminin Irak politikasının başarısız olduğunu ve bundan sorumlu olan Pentagon’daki sivil yöneticilerin istifa etmesi gerektiğini söylemişti.
Zinni, CBS televizyonunda katıldığı “60 Dakika” adlı programda, Irak Savaşı’ını kastederek, “Burada zayıf bir stratejik düşünme mevcut. Sahada zayıf operasyonel planlama ve uygulama mevcut. Bu şekilde devam edersek, gidişat Niagara Şelaleleri’nden aşağıya doğru. Ben, gidişatı biraz değiştirme zamanı olduğunu düşünüyorum. Veya en azından birisini sorumlu göstererek işleri rayına oturtma zamanı. Çünkü ortadaki bir başarısızlık” tespitini yaptıktan sonra genel olarak bu başarısızlıktan Amerikan yönetiminde “Yeni Muhafazakarlar” olarak adlandırılan ve Irak’a müdahaleyi Amerikan çıkarına gören “Neo-conlar” ı sorumlu tuttuğunu da belirtmişti..
Zinni, “Bu mesele, Washington’da en iyi saklanan sır. Washington’da herkes bunların gündemini ve ne yapmaya çalıştığını biliyor. Ve sadece bir yazıda yeni muhafazakârlardan bahsettiğim için beni anti-Semitik (Yahudi karşıtı) olmakla suçladılar” demiş, Yeni Muhafazakarların amacının, Ortadoğu’yu değiştirerek 21. yüzyıla taşımak olduğunu, ancak bunu ABD’nin tek taraflı agresif müdahaleleriyle yapmaya çalışmalarının büyük sorun olduğunu ifade ederek “Şimdi biz dünyanın bu bölgesinde (Ortadoğu’da) modern haçlılar, modern kolonyalist güçler olarak görülüyoruz” uyarısında bulunmuştu.
* * *
Bugün Türkiye, ABD’nin baskısı ile kendi güvenliğini ikinci plâna düşürüp İsrail’in güvenliği için İsrail-Filistin barışını sağlamaya yöneldi. Çünkü İran’a yönelik ABD saldırısı durumunda İsrail’in “İran’ın 11 bin füzesi”nden korunması gerekiyor. Bu korunma için de Arap dünyasının Filistin barışı ile gönlünün alınması gerekiyor. Yoksa İran, İsrail’e füze yağdırırken, Mısır ve Suriye’ye karşı en zayıf anında yakalanacak!
Peki Suudi Arabistan Kralı’nın Türkiye’de ne işi var?
İzmir’den Hasan Muhtar’a göre “5 Kasım zirvesinde Bush, Erdoğan’dan, İran’a yapılacak hava harekatına destek talep etti ve bu sözü aldı. Bunun üzerine Kral Abdullah ABD tarafından görevlendirilerek Türkiye’ye gönderildi. Görevi, Türkiye-İran doğalgaz anlaşmasının feshinden doğacak zararı finanse etmek. Bundan sonra dikkat edelim, ‘Soros medyası’, İran’ı hedef gösteren yayınlarına hız verecektir. Ama kimse şunu unutmasın ki, İran’a yapılacak aptalca bir saldırı, 3’üncü Dünya Savaşı’nı başlatabilir. İran’dan sonra da sıra Türkiye’ye gelecektir. Özetle ABD ve İsrail istiyor diye Türkiye kendisini ateşe atamaz, atmamalıdır.”
* * *
ABD Yeni Muhafazakarların kontrolünden kurtulmadıkça, ne Irak’a, ne Türkiye’ye, ne İsrail’e, ne Filistin’e, ne de İran ve Suriye’ye huzur var.
ABD, 1 Mart tezkeresinin reddinden bir yıl sonra bile “Balkanlar, Kafkaslar ve Ortadoğu’daki güçleri için Türkiye’yi lojistik üs olarak kullanmak, ’barış dönemi tatbikatları’ adı altında, Türkiye’de savaş uçağı bulundurmak, öncelikli olarak İncirlik ve Konya’yı kullanmak” istemişti.
Şimdi de ABD, İran’a yapılacak saldırıda Türkiye’yi üs olarak kullanmak istiyor. PKK terörünün azdırılmasının sebebi de budur.
