Bu Galatasaray hem Avrupa'da hem ligde konuşur. Sedat Kaya yazdı

İstanbulspor maçından sonra "Bu Galatasaray Türkiye'de konuşur, Avrupa'da sustururlar" demiştik.
Yanılmışız.
Maşallah içerde de, dışarda da çatır çatır konuşuyorlar.
İngiltere'ye gittiler, Old Trafford'ta Manchester United'ı susturdular.
Üç gün sonra geldiler, Antalya'da Antalyaspor'u susturdular.
Gerçi zorlandılar.
Zorlanmaları da doğaldı.
Manchester United gibi bir rakiple oynadıktan sonra bu maça hem fizik, hem mental olarak hazırlanmak kolay değil.
Üstelik Antalyaspor sahaya iyi yayıldı.
İyi markaj yaptı.
Özellikle savunmayı önde kurup, oyunu çok iyi daralttı.
Galatasaray'ın bu duvarı aşması için savunmanın arkasına adam kaçırması gerekiyordu.
Bu iş için ideal isimler Kerem, İcardi ve Zaha'ydı.
Ama ilk yarıda bu isimleri besleyemediler.
Çünkü Torreira ne kadar çalışkan olsa da, yanındaki Ndombele formsuz, Barış Alper ise gereğinden fazla topu ayağında tuttu.
Barış bu huyundan vazgeçmeli. Kendisine de, takımına da fayda sağlayamıyor.
Galatasaray orta sahada üstünlük kuramayınca o alışık olduğumuz yüksek tempolu, hızlı, devamlılığı olan baskıdan uzaktı.
Bu yüzden pozisyon üretemedi.
Okan Buruk orta sahadaki bu sorunu gidermek için ikinci yarıda Barış Alper'in yerine Tete'yi aldı.
Tete'nin girmesi Galatasaray'ı hareketlendirdi.
48'de Tete'nin ortası, İcardi'nin direkte patlayan kafası golün geleceğinin mesajıydı.
O gol 58'de geldi. Kerem'in kornerinde İcardi kafayla indirdi, Sanchez sıfırdan ağları gördü.
Galatasaray golden sonra kopuk kopuk oynasa da, hucümda süreklilik sağlayamasa da,
Assombalonga'ya iki net gol pozisyon vermese, klas ayağı, usta golcüsü İcardi ile 2.golü buldu.
88'de Mertens'in pasında Arjantinli zor olanı başardı, topu kalecinin üstünden tavana çaktı.
Sonuçta Galatasaray çok iyi direnen Antalyaspor'un iki golle yenmeyi başardı.
İngiltere'den sonra Türkiye'de futbolunu ve gollerini konuşturdu.
Hakem Zorbay Küçük'e de birkaç sözümüz var. Buksa'nın Muslera'nın ayağına basmasını seyretmesi akıllara ziyan.
Muslera'nın neredeyse ayağı kırılacaktı, devam dedi.
Kart için başka ne gerekiyordu hocam?
Ayağın kırılması mı?
Hadi görmedin diyelim.
İtiraz eden Muslera'ya sarı kart gösterdikten sonra Muslera'nın alkışlı itirazları devam etti. Onu da mı görmedin hocam.
Bravo!

Yazarın Diğer Yazıları