Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Şerafettin Tilki
Şerafettin Tilki

Arda Turan balya balya dolarları kolilere koyup bankaya götürdü. Şerafettin Tilki tarihi dolandırıcılığın detaylarını açıkladı

Eyüpspor Teknik Direktörü Arda Turan, “(Denizbank'ın eski Florya Şube Müdürü) Seçil Erzan, ‘Bu fona kim ne kadar yatırdıysa ona göre kazanç sağlayacak, bu bir faiz değil' diyerek beni kandırdı.

13 milyon 900 bin doları elden verdim. Bütün birikimim bir anda gitti.”

Ajanslara düşen şu açıklamaya bakar mısınız.

Öyle sıradan biri değil. İspanya macerası da olan eski milli oyuncu.

İşte bu Arda’nın son macerası.

Öncesi de var.

İstanbul’da iki Restorant açtı. Kardeşi ve babası işletiyordu.

Et pahalı. Onu da kendimiz üretelim dediler.

İyi, güzel, kalkıp gittiler. Rota; Balıkesir. Çok büyük araziler kapattılar. Hayvancılık yapacak. Hem kendi işletmeleri, hem de dışarıya et, süt ve ürünleri satacaklardı. Evdeki hesap çarşıya uymadı.

Bunalımlı günler başladı. Önce babası yaşındaki gazeteci Bilal Meşe’ye uçakta saldırdı. Barcelona anında kapının önüne koydu.

Sonrasında ne mi oldu?

Gazeteci abimizin patronu dönemin federasyon başkanı idi. Yıldırım Demirören. Rica etti, dava kapatıldı.

Arda, durmadı. Boğa gibi hırçınlaştı. Barda sanatçı Berkay ile kavgaya tutuştu. Berkay hastaneye gitti. Arda’yı tutamadılar. Herkese çalım atıp hastaneyi bastı!

Belindeki silahı çekti. Tehdit ettiği Berkay’ın bulunduğu alanda kurşun yağdırdı.

Sonra ne mi oldu..

Eee ne olacak. Olması gereken belli. Polis, savcılık, mahkeme ve cezaevi.

Hayır. Acun Ilıcalı, Emre Belözoğlu, Fatih Terim gibi bir çok kişi ilgi alaka göstermiş(!) karakolda ifade vermekle yetindi. Evine gitti.

Hepsi bu. Yanına kar kaldı!

Hani mümkün değil ya.

Aynı olayı, mesela futbol oynadığı İspanya’da, maça gittiği Almanya, İngiltere’de. Tatil yaptığı İtalya’da yapsa ya..

Dünya bir araya gelse kurtulamaz. Adalet önünde bedelini öderdi.

Bizde, sıradan vatandaş yapsa ne olurdu derseniz..

Siz zaten biliyorsunuz..

İşte meydanı boş bulan Arda, bir koyup bin almanın peşine düştü. Fatih Terim Fonu olarak bilinen yere balıklama daldı.

Ne kadar ekmek, o kadar köfte misali çalışıyor fon. Az koyan az, çok koyan kat be kat kazanıyor.

Öyle ise en fazla parayı ben kazanayım dedi.

Aç gözlülük işte.

Başka ne olabilir ki..

13 milyon 900 bin doları, eş dost ve akraba yardımı ile kolilere koyup bankaya götürdü.

Yine iş başa düştü. Peki Arda Turan, ne vaat karşılığı bunu yaptı.

Teslim edilen paraya 6 ayda bir, 4/1 oranında kar payı verilecekti. Yani: 3 milyon 475 bin.! Bir yılda 6 milyon 950 bin dolar demekti bu.

Böylesine bir kazanç hiç bir yatırım aracında yok.

Bitmedi; kayıt dışı olduğu için vergisi de yok. Direkt cebe! Tamamen kayıt dışı.

Ooo ne ala. Gelsin paracıklar.

Bir söz var; ‘Allah’ın sopası yok’ diye.

Fatih Terim Fonu çöktü. Arda inanamadı. Öyle ya Terim, işin sigortası gibiydi. Ama sigortalar atmış, her yer karanlığa bürünmüştü.

Paralar buharlaştı. Terim’in desteği ile Tolunay Kafkas’tan boşalan Federasyona hoca yapılmak istendi, olmadı.

Ali Koç ve Ahmet Nur Çebi ‘dur’ dedi.

Bu kez, Galatasaray’ın arka bahçesi olan Eyüpspor’a monte edildi. En azından kaptırılan paralar sonrası maddi sıkıntı çekmesi önlenmiş oldu..

Güzel kalpli insanalar. Para hırsının ünlü bir futbolcuyu nerelere taşıdığını gördük maalesef. Arda tek değil. Daha kimler var, hepsi ortada.

Hep diyoruz, futbolda öğretim az çok var. Amma eğitim sıfır. Arda gibi ne oyuncular var. Kimi kumar, bahis yüzünden bitik halde.

Kime pastane, hastane gibi alakasız işlere dalıp varını yoğunu kaptırmış. Kimi mantık evliliğine kurban gitmiş. Ne ararsan mevcut. Ortalık sefaret pazarına dönmüş durumda.

Yazarın Diğer Yazıları