Aniden öldüren enfeksiyon olur mu?
"Doktor gözüyle pandemi yalanları" dizisine devam ediyorum:
"Solunum sıkıntısıyla gelen hastalara tek tek şunu sordum;
-Ne şikâyetiniz vardı da test yapıldı? Bu ilacı kullanmadan önce neyiniz vardı?
Başlangıçta şikâyetleri ya yoktu ya da anlamsız hafif şikâyetleri vardı. Zaten çoğu sadece ''temaslı'' diye ilaç verilenlerdi ve genelde ilaca başlandıktan sonra 4. ve 5. günlerde nefes darlığı şikâyetiyle geliyorlardı. Nefes darlığı, başladıktan sonra da giderek artıyordu.
Testin yalan olduğunu bildiğim, bunu ilacın yaptığını anladığım için bu hastalara erken kortizon tedavisi başladım, çünkü ilaca bağlı özelikle de hipereozinofilik pnömoni grubunun tedavisi O2 ve kortizondu. Bu hastalar 5-6 gün çok sıkıntılı bir süreçten sonra toparlıyorlardı. İlaç, Favipiravir''in Avigan formuydu.
Hasta ne kadar az ilaç almışsa o kadar çabuk toparlıyordu ama kılavuz önerisiyle diğer arkadaşlarım ilaca 10 güne tamamlayacak şekilde devam ediyordu.
Mesela polis memuru genç bir arkadaş temaslı olduğu için gidip test yaptırıyor pozitif çıkıyor, filyasyon ekipleri ilaçları eve getiriyor. ''Benim bir şeyim yok, ne diye ilaç kullanayım?'' diyor. Kullanması gerektiği kullanmazsa kötüleşeceği sıkı sıkı tembihleniyor. İlaçları içen gencecik polis memuru 2 saat sonra aniden ölüyor, kalp krizi deniyor.
Belirti yokken aniden öldüren hiçbir enfeksiyon yoktur; testin yalan olduğunu bilirseniz her şeyi görürsünüz.
Meslektaşlarımı anlayamıyorum. Hâlâ varlığı tartışmalı, hiç görmedikleri bu virüse ve diğerlerine inanıyorlar da 8+8 başlanıp 2x3 adet olarak 10 gün devam edilen, bir sürü yan etkisi olan FDA onayı dahi olmayan deneysel ilaçların bunları yapacağına inanamıyorlar.
***
Son kılavuza kadar bu ilaç, temaslı olduğu bildirilen herkese verildi!
Bu ilacın hayvan toksisite çalışmalarında tehlike uyarıları var, akciğer, göz ve cilt toksisiteleri görülmüş. İnsan çalışmaları ise aylardır ülkemizde devam ediyor ve insanlarımızdan aydınlatılmış onam bile alınmadan hasta ya da değil, genç yaşlı, kronik hastalığı var demeden herkese ama herkese veriliyor.
Yine bu ilacın tek başına veya diğer ilaçlarla birlikte sebep olduğu bir tablo da akut solunum sıkıntısı sendromudur.
İlaca bağlı pnömoni tanısı kimsenin aklına gelmiyor, göğüs hastalıkları uzmanları bile bunu düşünmüyor.
Gerçekte bu da ilaçların akciğer toksisitesinin bir sonucuydu. Bunun tedavisi, mekanik ventilatörle oksijen vermekti ama ''erken entübe kötüdür'' algısı yaratılınca hastalar solunum durması noktasına gelene kadar entübe edilmedi.
Sonunda CPAP denilen, yüzü kaplayan bir maskeyle basınçlı hava solutuldu. 24 saate varan ve günler süren, yüz sinirlerini felç eden, beslenmeye engel olan bu uygulama, erken entübasyon önerilmediği için yapıldı, yapılıyor.
Bunları yazmak bile acı veriyor.
***
Prospektüsünde ''18 yaş altına verilmemeli'' denilen bu ilaçlar için gençlerde çalışmalar yapıldı. Örneğin ekranlardan bildiğimiz çocuk doktoru Prof. Dr. Ateş Kara''nın 15 yaş üzeri 1000 katılımcı üzerinde bu ilacın etkinlik ve güvenlik çalışması yaptığını okudum! Yoksa bu ilaçlar verilince mi gençlerde ağır hastalık tablosu görüldü? Dahası farkındaysanız ''gençler ve çocuklarda covid 19 asemptomatik geçiyor'' diyenler sonra ''onlarda da ağır geçiyor'' demeye başladı ve nihayet ''gençler ve çocuklar da aşı olmalı'' dediler!"
Devam edeceğiz.