Ali Koç'un devrim olacak teklifini Şerafettin Tilki ortaya çıkardı. Büyükekşi nasıl çuvalladı?
Futbolumuzda bir kandırmaca var öyle de gidiyor.
Geçtiğimiz hafta Spor Bakanı, federasyon başkanı ve Kulüpler Birliği ortak toplantı yaptılar.
Yaşanan son olaylar sonrası bu önemliydi.
Ortak net ve radikal karar için beklenti çoktu. Şahsen umudum yoktu. Yine de perde arkasından kulak kabarttım.
İki değil, üç hatta daha fazla yüzlülük gördüm!
Dışarda atıp tutanlar, toplantı salonunda mum gibiler.
Bi görseniz. İnanmazsınız.
Kulüpler bir anda hakem konusunu kenara ittiler. Büyükekşi’nin istifasını da. İki konuyu öne çıkardılar. Naklen yayın gelirleri ve yabancı sınırlaması.
Alınan ilke kararlarına bakalım. Birlik adına Ali Koç çok ilginç bir öneri sundu.
Koç, “İngiltere sistemine geçelim. Yayın hakkı ihalesini biz yapalım. Federasyon gözetmen olsun. Bizim adımıza yayıncı kuruluş ile pazarlık yapma yerine, gözlemci statüsüne geçsin. Böylece haklarımızı direkt olarak masaya koyup, istediklerimizi daha rahat alırız. Ayrıca kulüplere verilen para cezaları kalksın. Bunun yerine mantıklı hak mahrumiyeti gelsin. Ayrıca altyapı ve amatör şubelere yatırımı devletimiz daha fazla desteklesin. Kurumsal şirketler ile rekabet edilebilecek ortam yaratılsın…” demez mi!
Spor Bakanı olayların dışında olduğu için itiraz etmedi. Federasyon başkanı da öyle.
Bu çıkış gerçeğe dönüşüp uygulanır ise gerçek devrim olur futbolumuz için.
Diğer konuya geçelim..
Kulüpler sahaya çıkan yabancı sayısına getirilen kısıtlamaların kaldırılmasını istedi.
Yani bir takım istediği taktirde 11 yabancı ile sahada yer alabilsin.
Üç yerli isim mecburiyeti kalksın.
Fakat yerli her oyuncu için, o kulübe ekstra ödeme yapılsın.
Mesela, ülke içinden yetişen her üç oyuncudan birinin maliyeti karşılansın.
Takımlar 13 yabancı futbolcuyu kadrosunda tutabilsin. Buna kriter getirilsin. 13 oyuncudan üç tanesi kendi ülke milli takımları kadrosunda yer alma kriteri getirilsin..
Bu iki önemli başlık altında taraflar fikir birliğine vardı.
Play-Off için ise aynı durum söz konusu olmadı. Play-Off olacak ise Play-Out olması istendi. Yani lig sonu; ligin sadece üstü değil, altı da bu sistem ile şekillensin görüşü masaya kondu.
Gelin görün ki, Play-Off sistemi getirilmesini öneren Federasyon, ligin altına hiç düşünmemiş.
Sadece üstü beni ilgilendirir. Altı Fransızları der gibi.
Bu arada Play Out adı verilen ligden düşme ve benzer şekilde lige çıkma sistemi Avrupa’da Almanya’da hayata geçirilmiş durumda. Kendi sunduğu sistemin içini dolduramayan Federasyon Başkanı, bir kez daha çuvallamış durumda!
Alıştık artık.
Geniş kapsamlı toplantının ana konusu hakemler idi. Bu kritik bir araya gelmede, tek karar alınamayan konu olmuş iyi mi.
Neymiş, hakem havuzu genişleyecek.
İyi de, havuzun suyu nereden gelecek diye soran olmamış ki!
Öyle su deyip geçmeyelim. Su; hayattır.
Su gibi futbol istiyoruz ya.
Öyleyse..