AKP ve PKK’nın yol haritasını kim biliyor?

Genelkurmay Başkanı Necdet Özel “Çözüm sürecine ilişkin yol haritasını bilmiyoruz, o çalışmanın içinde yokuz. Kırmızı çizgilerimiz aşılırsa gereğini yaparız” demişti.

Özel’in bu uyarısının ne anlama geldiği üzerinde yorumlar yapılıyor. “Genç subayların rahatsızlığının Genelkurmay Başkanı tarafından dışa vurumu” diyenler de var, Cumhurbaşkanı’nın kabülünden sonra, Özel’in geri adım atacağını tahmin edenler de... Göreceğiz...

***

Çözüm sürecine ilişkin yol haritasını kim biliyor peki?
PKK biliyor! Ceyhun Bozkurt, Aydınlık’ta İmralı tutanaklarını yayınlıyor: Öcalan, sürecin nereye doğru gittiğini kendisini ziyaret eden BDP/HDP milletvekillerine şöyle anlatıyor:
“Basına yanlış şeyler yansıdı. ‘Öcalan bağımsızlıktan, federasyondan, özerklikten bilmem neden vazgeçti’ dediler. Ben hiçbir şeyden vazgeçmedim. Benim temel görüşüm şudur: Silahlı çatışmaya son vermek, sıkı sıkıya yasal demokratik mücadeleye sarılmak ile olur. Bu, ’yasa çıktı, çıkmadı’tartışması da mesele değil. Bunların hepsi demokratik siyaset aşamasının birer parçasıdır sadece.. Anayasal çoğunluk ile Meclis bir çağrı yapabilir sanırım. Beni şaşırtmayın. ‘Tarihi çatışma sürecini sona erdirdik’ dediysem ‘barış oldu’ demiyorum. Legal siyasete evrensel bağlılıktan ve mücadeleden söz ediyorum. Hiçbir şeyden vazgeçmedim. Ben sadece, ‘demokratik Türkiye olmadan bunların hiçbiri olmaz, zamanı da değil, arabayı atın önüne koymayın’ diyorum. Önce demokratik Türkiye olmalı.”
Öcalan’ın “Demokratik Türkiye” dediği nedir peki?
Öncelikle demokratik özerklik değil midir? Bunu defalarca açıklamadı mı? Yani Öcalan, çözüm sürecinin yol haritasını biliyor, çünkü haritayı kendisi çiziyor!

***

Çözüm sürecinin yol haritasını, Tayyip Erdoğan, Ahmet Davutoğlu, Hakan Fidan ve Abdullah Öcalan biliyor, peki başka kim biliyor?
Radikal’den Ezgi Başaran, CIA’nın eski Türkiye-Orta Doğu sorumlusu Graham Fuller ile görüştü. Ezgi Başaran’ın “Çözüm sürecinin sonunda nasıl somut adımlar atılmış olacak sizce?” sorusuna Fuller şöyle cevap verdi:
“Kürt tarafı bir tür idari ve kültürel özerklik elde etmiş olacak diye düşünüyorum. Minimum hedef bu. Türklerin büyük bölümü ademi merkeziyetçilikten yana aslında. Sadece Kürt şehirleri için değil, tüm Türkiye için. Dolayısıyla sözünü ettiğim özerklik daha geniş bir ademi merkeziyetçiliğin parçası olacak. Bunun dışında müzakerelerin nereye varacağını kestirmem zor. Bir çok kişi bana bunun sonunda bağımsız bir Kürt devleti olur mu diye soruyor? Bilmem. Ama Türkiye bu durumu zekice yönetirse böyle bir bağımsızlık ihtimalinin söz konusu olmayacağı kanısındayım. Bağımsızlık, Kürt meselesini yanlış yönettiğinde muhtemel olur.”

***

Ahmet Davutoğlu’nun belki 50 defa zikrettiği “Yeni Türkiye” ne demek? Onun cevabını da Graham Fuller biliyor. Çünkü “Yeni Türkiye Cumhuriyeti” adıyla kitap yazarak Türkiye’nin nereye doğru evrileceğini planlayan kendisi... Daha doğrusu Amerikan Kongresi’nin 1896’da aldığı Türkiye’yi Anadolu Federasyonu’na çevirmek kararını uygulamaya döken kişi Fuller’dir. Bu projeye göre Türkiye İstanbul başkentli Hıristiyan bir devlet olacak. Eyaletlerin isimlerini ise “Veneto’dan Bartın’a bisiklet turu” diye düzenlenen, Türk halkının milli kimliğe bağlılığını koparma operasyonlarından birinde dağıttıkları haritada açıklamışlardı.
Dağıttıkları harita, Roma dönemindeki eyaletleri esas alıyordu:
“Trakya, Bitinya, Misiya, Lidya, Karya, Likya, Pamfilya, Firikya, Kilikya, Kapadokya, Galatya, Paflagonya, Pont, Ermeniya, Antakya ve Mezopotamya...”
Görüldüğü gibi haritada Kürtlerin adı bile geçmiyor! Ama PKK’yı işte bu haritayı gerçekleştirmek için kullanıyorlar!
Genelkurmay bu yol haritasını biliyordur herhalde!

Yazarın Diğer Yazıları