Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Şehir Tiyatrosu’nda sahneye konulan “Dans Eden Eşek” adlı çocuk oyununu ihaleyle alınca Sayıştay’la başı derde girdi. İhale şartnamesindeki, “En az yedi oyuncu” maddesi sebebiyle yaşanan olayda, Sayıştay denetçisi “Burada 7 değil beş oyuncu var. Kamu zarara uğratılmış” diyerek, 3 bin 582 YTL zimmet
çıkardı.
Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Asım Güzelbey, sorunun eşek rolünü gerçek bir eşeğin değil, bir oyuncunun oynamasından kaynaklandığını söylüyor; “sahneye eşek çıkartacak halimiz yok ya, zaten eşek bir ara görünüp kayboluyor, eşeğe kaybol desek kaybolur mu?” diye soruyor!
Peki oyunda esas olarak kaç oyuncu var?
Daha önce İstanbul’da Devlet Tiyatroları tarafından sahneye konulan eserde, eşek dahil beş rol var.
Daha yönetmen var, dekor, kostüm, ışık, müzik ve dans düzeni için de eleman gerekiyor.
Eserin konusu, iki hırsız tarafından çalınan bir eşeğin eski sahibine satılmak istenmesi etrafında dönüyor. Eric Vos adlı bir yazara ait.
Oyun geçen yıl, Kütahya Belediye Tiyatrosu tarafından da sahnelendi. Kütahya’daki oyunda, müzisyenler hariç 6 oyuncu rol almış.
Gaziantep’te zimmet çıkarılan dört memur, “Siz eşeği saymamışsınız. Oyundaki eşek de bir oyuncu” diye itiraz edince, denetçi “Bir eksik daha var” demiş. Memurlar, “Bir de anlatıcımız vardı. Gaziantep muhafazakâr bir şehir olduğu için bu fotoğrafta yer almak istemedi” diye savunma vermiş. Oyun için Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, toplam 85 bin YTL ödemiş.
* * *
Gaziantep’teki oyunda gerçek bir eşek oynatılsaydı bedavaya mı gelirdi zannediyorsunuz sayın denetçi?
Eşeğin yeminden, bakımından vazgeçtik, sahibi kim bilir ne kadar para isteyecekti?
Daha eşeğin eğitimi de var! Rolünü ezberleyecek, sahnede işareti aldığı an ortadan kaybolacak! Sinemada olsa bir yolu bulunur ama tiyatro bu! Nerede böyle akıllı bir eşek?
Gel de şimdi fıkrayı hatırlatma:
Anadolu’da eski valilerden biri, köyleri teftişe çıkmış ve bir köyde değirmene uğramış. Değirmencinin dönme dolaba at yerine bir eşek koştuğunu görmüş. Eşeğin boynunda da bir çıngırak varmış. Vali değirmenciye sormuş:
-Dönme dolaba niçin at değil de bir eşek koştunuz?
-Atımız yok, onun için.
-Eşeğin gözünü niçin bağladınız?
-Aynı dairede döndüğünü anlamasın diye!
-Boynuna niçin çıngırak taktınız?
-Biz içerdeyken dönmeyi durdurursa, ses kesilir, bizim de haberimiz olur, yeniden harekete geçiririz.
-İyi ama durduğu yerde başını sallarsa, eşeğin dönüp dönmediğini nasıl anlayacaksınız?
Ahret suallerinden bunalan değirmenci, taşı gediğine koymuş:
-Bizim köyün eşekleri sizin kadar akıllı değildir Vali Bey!
* * *
Neredeyse bir sene önce sahnelenen bir tiyatro eserinde eşek rolü var mıydı, yok muydu derken kabak memurların başına patlamış.
Türkiye’nin sorunu, eşek rolüne verilen para olsa kolay!
Kendi bankalarından eşek kafilesinin ancak taşıyabileceği kadar, toplam 60 milyar dolar çalanlara dokunabildik mi? Türkiye’nin içini boşalttılar yahu!
Gaziantep’te “Bıldır ölmüş bir eşek, gelin bu yıl ağlaşak” diye bir deyim vardır ama asıl onları oynatmak gerek çalınmış da sahibine satılmak istenen eşek rolünde!
Hem onlar, oyundaki eşekten iyi dans ediyor, görmüyor musunuz? Değerli okurlarım, Pazartesi günü buluşmak üzere...
