Yılda 50 ne ki 77 makale yayınlayan akademisyen varmış!
Türk akademisini neresinden tutsanız elinizde kalıyor!
Bir tarafta aile şirketine dönen fakülteler, diğer tarafta öğrencisi olmayan fakülteye atanan personellere ödenen maaşlar ve oluşturulan kamu zararları!
Hatırlarsınız Bolu Abant İzzet Baysak Üniversitesi Teknoloji Fakültesi’ne dekan ve personel atandığı ve maaş aldıkları sayıştay raporuyla ortaya çıkmıştı!
Aile şirketine dönen fakültelere gelecek olursak, en yakın örneği Gazi Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi’nde yaşanan skandaldı!
Atatürk’ün taaa 1926’da kurduğu Gazi Üniversitesi’nde bu skandalın yaşanması ayrı bir üzüntüye sevk ediyordu insanı!
Emekli profesörlerin çocuklarının aynı fakültede bölüm başkanı olmasını mı ararsınız, evli olan çiftler mi, eş dost akrabalarla doldurulan yüksek lisans ve doktora kadroları mı, elini sallasan skandala çarpıyordu!
Bu bir örneğiydi tabii ki, hemen hemen her üniversitede akrabalar, çocuklar ve ebeveynler arasında koltuk değişim töreni yapılırsa şaşırmayın yakında!
Akademinin bir başka skandalı ise, bilimsel çalışmalarda yatıyor tabii ki!
Geçen hafta yazmıştım, İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyoistatistik ve Tıp Bilişim Anabilim Dalı Araştırma Görevlisi Fatma Hilal Yağın bir senede tam 50 makale yayınlamıştı!
Hepsi de uluslararası yayın!
Hatta bir makalesi vardı Yağın’ın tam 45 akademisyen imza atmıştı bu makaleye!
Yağın ortada belgeleri olan haberimizi elbette yalanlayamadı ama haberimize erişim engeli kararı aldırdı anında!
Sonra ortaya çıktı ki, eşi Burak Yağın, Malatya Adliyesi’nde çalışıyormuş!
Ayrıca Burak Yağın, karısının araştırma görevlisi olduğu fakültede doktora programına başlamış daha 6 ay önce!
Hem de daha doktora birinci sınıfta eşiyle ortak makaleleri de var!
Ne çalışkan aile!
Sonra ortaya çıktı ki, Yağın’ın bölüm başkanı Profesör Cemil Çolak da makale canavarıymış meğer!
Çolak’ın da toplam 432 yayını olduğu ortaya çıktı. 2007 yılında yardımcı doçent olarak göreve başlayan Çolak’ın görev yaptığı Biyoistatistik ve Tıp Bilişim Anabilim Dalı’nda Türkiye’deki diğer üniversitelerin bölüm başkanlarının ve hocalarının yayın sayıları ise, 90 ila 152 arasında değişiyor!
Akademik camiada tüm akademisyenlerin yayın yapmak için oldukça zorlandığı Science Citation İndex olarak bilinen SCI yayınları ise dikkat çekiyor. Çolak’ın 2014’te 5, 2015’te 13, 2016’da 18, 2017’de 15, 2018’de 10, 2019’da 5, 2020’de 4, 2021’de 13, 2022’de 6, 2023’te ise 4 adet SCI yayını bulunuyor. Diğer üniversitelerdeki bilim insanlarının ise senede 1-2 en fazla 3 SCI yayını bulunmakta.
Tam Çolak’ın durumuna şaşırırken o da ne karşıma Hacettepe Üniversitesi’nden bir profesör çıktı!
Bu daha akıllara zarar!
Hacettepe Üniversitesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı Başkanı
Prof. Dr. Levent Özçakar akademik hayatı boyunca 866 yayına imza atarken 2023’te 54, 2022’de 77, 2021’de 49, 2020’de ise 70 yayını bulunuyor!
SCI yayınlara göre kabul şartları daha hafif olduğu belirtilen SCI-Expanded yayınlarında Özçakar’ın dikkat çeken detay ise yayınlarının çoğunluğunun 1 veya 2 sayfadan oluşması!
Türkiye’deki diğer üniversitelerde görev yapan Özçakar’ın mevkidaşlarının ise senede yaptığı yayın sayısı en fazla 8-9!
Ya diğer hocalar çok tembel, profesör olmuş yaymış oturuyor ya da bu profesörler aşırı çalışkan, ülkenin geleceği için uyku bile uyumadan çalışıyor, gözleri kapanmasın diye kürdan kullanarak!
Parayla makale yayınlatma, makale kardeşliği, araştırma görevlisi ve öğrenci çalışmalarına çoraklanan hocalar konularına ise girmiyorum bile!
Levent Özçakar'ın cevap hakkına istinaden açıklaması ise şöyle:
Amerika’nın en prestijli Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Kongresi Physiatry ’24’teki (Harvard Üniversitesi dekanlarından biriyle, iki ana konuşmacıdan diğeri olarak gerçekleştirdiğim bir saatlik) konuşmamın 1 dönüşünde, 1 Mart 2024 tarihli yazınızı üzüntüyle okumuş bulunuyorum. Üzerinde 25 yılı devirdiğim ilgi alanımda dünyada en fazla yayına sahip akademisyen 2 olarak; yazıda geçen şahsıma yönelik bir kısım ifadeleri, akademik hayat içerisindeki negatif insan(lar) faktörüne - dolayısıyla da bizlerden uzak kendi akışına - bırakıp, okuyucularınızın bazı akademik konularda doğru bilgilendirilmesine yönelik (yine hocalık) tercihimi yerine getirmek isterim. Zira; hukuki haklarımı saklı tutmakla birlikte, temsil etmiş olduğum üniversite, editörlük görevini yürüttüğüm birçok prestijli dergi 3, beş farklı dile çevrilen (orijinalleri İngilizce) üç kitabın 4-6 ve kurduktan sonra halen başkanlığını yürütmekte olduğum birçok akademik dernek ve çalışma grupları 7 hatırına bunu bir görev/zorunluluk kabul ediyorum.
İlk olarak belirtmek gerekirse; akademik hayat oldukça birikim gerektiren, mentörünüz varsa belki daha kolay yaşanan, uzun ve meşakkatli bir süreçtir. Araştırmaların yürütülmesi sonrası, sonuçların hakemli-bilimsel dergilerde yayınlanması kısmı ise akademik yayıncılık olarak adlandırılır. Ne kadar olağan dışı (yepyeni) sonuçlarınız bile olsa, uygun teknik prensiplere dayalı bir metne dönüş(e)meyen bulgular bilimsel arenaya hiçbir zaman yeterince ulaştırılamayabilir. Konuya ihtiyacın bilincinde, yıllardır ulusal ve uluslararası birçok ortamda bilimsel yayıncılık kursları (LWM: Let’s Write a Manuscript) 8,9 düzenlemiş olarak, bizden sonraki nesillere bu teknik detayları birebir anlatmaya çalışmaktayız. Yayının metin olarak ortaya çıkartılması dışında; sürecin birçok (daha öznel) etik ve hukuki boyutları da bulunmaktadır. Uygun dergilerin (indekslerin, ücret politikalarının vs.) seçimi, yazar(lık) hakları ve daha da önemlisi sürecin keskin bitiş/teslim tarihlerinin açıkça konuşulması ve belirlenmesi vazgeçilmez diğer konulardır. Birçok nüanslar içeren bu konularda, farklı araştırmalar için çok farklı yazar sayıları veya çok farklı zamanlamalar söz konusu olabilmektedir. Dolayısıyla, bazı projeler kısa zamanda tamamlanabilirken, diğerleri çok daha uzun süreçler gerektirebilmektedir. Benzer şekilde; bazı araştırmalar (dolayısıyla yayınlar) az sayıda yazar içerebilecekken, diğerleri çok fazla kişi veya merkez gereksinimi gösterebilmektedir. Önemli olan bu noktalarda etik ihlaller yapmamaktır.10
İkincil olarak; genel prensipler benzeşirken, değişik bilim alanlarında yayıncılık süreci bir kısım farklılıklar gösterebilmektedir. Sağlık bilimlerinden örnek vermek gerekirse; klinik, temel veya cerrahi bilimlere ait dergilerin bile yayın kuralları değişebilmektedir. Bunlar sadece teknik detaylarda değil, yayın kategorilerinde de olabilir. Mesela; cerrahi dergilerde (diğerlerinde yer almayan) branşa ait özel veya yeni yöntemlerin tarif edildiği bir ‘Teknik not’ kategorisi bulunurken, klinik bir dergide videoların da yer alacağı kısa olgu sunumlarını içeren ‘Visual vignette’ ya da ‘Video gallery’ kategorileri olabilir. Bunlar dergilerin tercihleridir ve araştırmacılar da o formatta bir yayın göndermek istediklerinde, derginin yazım kurallarına uymak zorundadırlar. Öte yandan; kelime sınırlaması içeren bu ‘kısa yazılar’ın akademik açıdan daha değersiz olduğu uygunsuz bir tartışmadır. Zira bir kısım gözlemler, daha sonraki çalışmalara ışık tutma özelliği taşır ve yeni ortaya çıkan birçok hastalıkların bilimsel camiaya ilk duyuruluşları da bu şekilde olagelmiştir. Dolayısıyla, bu tarz yayınlara tek boyutlu (ve sadece ‘sayfa sayısı’ üzerinden) bakmak çok sığ/basit kalacaktır, akademik bir karşılığı da bulunmamaktadır. Unutmamak gerekir ki; prestijli bir dergide yayınlanan ‘kısa’ bir yazı, çoğu zaman daha az öneme sahip başka bir dergideki ‘uzun’ bir yazıdan çok daha önemli bir değere sahip olabilir. Dahası, akademik dünyayla yeni tanışan genç meslektaşlarımızın da bilimsel yayıncılığa daha kolay adım atacakları kategorilerdir bunlar ve bilim insanı yetiştirme gayreti duyan akademisyenlerde vazgeçilmez bir yere sahiptirler.
Dergilerin veya bilim insanlarının bütüncül olarak incelenmesine dair teknik detayların, okuyucularınızın ilgi alanı dışında kalacağını düşünmekle birlikte, merak edenlerin göz atması açısından konuyla ilgili yayınlarımızı aşağıya ekliyorum.10-15 Akademik üretimi değerlendirmenin önemli adımları içerisinde yayın sayısı, yayınların yer aldığı dergilerin etki gücü veya ne kadar okunup referans gösterildikleri vs. bulunmakla birlikte; araştırmacıların çalıştıkları konular(ın güçlükleri), araştırmalarının nitelik ve nicelikleri, ekiplerinde bulunan kişi sayısı ve alt yapıları, ulusal ve uluslararası çalışma birliktelikleri veya tanınırlıkları gibi faktörler de nihai olarak ortaya çıkacak üretimde belirgin role sahiptir. Dolayısıyla; hayli zor olan, akademik bireylerin veya merkezlerin karşılaştırmalı analizlerini - farklı birçok perspektiften değil de - ‘günlük diyaloglar’ içeriğinde yapmak, gerek akademisyenliğe gerekse haberciliğe ciddi gölge düşürür.
Sonuç olarak; okuyucuların(ızın) - özellikle donanımlı verilere ihtiyaç gösteren - akademik konularda bilgilendirilmesi noktasında daha hassas davranılması gerektiğini hatırlatır, çalışmalarınızda başarılar dilerim…
1 Physiatry '24 (eventscribe.net)
2 Kara M, Gürçay E, Ekiz T, Sekizkardeş M, Yorulmaz E, Ata AM, Chang KV, Wu WT, Akkaya N, Mezian K, Picelli A, Coraci D, Serrano S, Tiftik T, Barotsis N, Aydin G, Giraldo-Prieto M, Franchignoni F, Özçakar L. EURO-MUSCULUS/USPRM global report on musculoskeletal ultrasound publications. Am J Phys Med Rehabil 2020;99:847-52.
Joint Diseases and Related Surgery, European Journal of Physical Medicine and Rehabilitation, American Journal of Physical Medical Rehabilitation, Journal of Rehabilitation Medicine, International Journal of Rehabilitation Research.
4 Musculoskeletal ultrasound in physical and rehabilitation medicine. Edi.Ermes 2014, Milan.
Sonographic atlas for common musculoskeletal pathologies. Edi.Ermes 2017, Milan.
Ultrasound imaging and guidance for musculoskeletal interventions in PRM. Edi.Ermes 2020, Milan.
7 TURK-MUSCULUS, EURO-MUSCULUS, WORLD-MUSCULUS, TURK-MUS, USPRM, ISarcoPRM
8 Özçakar L, Rizzo JR, Franchignoni F, Negrini S, Frontera WR. Let's Write a Manuscript: A primer with tips and tricks for penning an original article. Am J Phys Med Rehabil 2022;101:698-701.
9 Özçakar L, Franchignoni F, Frontera W, Negrini S. Writing a case report for the American Journal of Physical Medicine and Rehabilitation and the European Journal of Physical and Rehabilitation Medicine. Eur J Phys Rehabil Med 2013;49:223-6.
10 ICMJE | Recommendations | Defining the Role of Authors and Contributors
11 Franchignoni F, Özçakar L, Negrini S. Basic bibliometrics for dummies and others: an overview of some journal-level indicators in physical and rehabilitation medicine. Eur J Phys Rehabil Med 2018;54:792-6.
12 Franchignoni F, Muñoz Lasa S, Özçakar L, Ottonello M. Bibliometric indicators: a snapshot of the scientific productivity of leading European PRM researchers. Eur J Phys Rehabil Med 2011;47:455-62.
13 Marincek C, Özçakar L, Franchignoni F. The early-citation trend: an analysis of seven rehabilitation journals concerning the 2015-2017 window. Int J Rehabil Res 2018;41:285-6.
14 Franchignoni F, Özçakar L, Michail X, Vanderstraeten G, Christodoulou N, Frischknecht R. Publishing in physical and rehabilitation medicine. An update on the European point of view. Eur J Phys Rehabil Med 2013;49:711-4.
15 Özçakar L, Franchignoni F, Kara M, Muñoz Lasa S. Choosing a scholarly journal during manuscript submission: the way how it rings true for physiatrists. Eur J Phys Rehabil Med 2012;48:643-7.
Levent Özçakar