ABD Muavenet’i vurarak ne mesaj verdi?
Tarih 1 Ekim 1992!
Akdeniz ve Ege’de NATO tarafından bir tatbikat yapıldı!
Adı: “Display Determination-92” yani “Kararlılık Gösterisi-92”!
Tatbikata katılan ülkeler neler yaşanacağını bilmese de ABD kararlılığını tatbikatın adıyla gösteriyordu halbuki!
Saros Körfezi’ndeki ikinci tatbikat tamamlanmış, gemiler geri dönüşe geçmişti!
ABD’nin “Saratoga Uçak Gemisi” diğer gemiler tarafından emniyete alınmış bir şekilde seyrine devam ediyordu!
İşte Muavenet onlardan biriydi!
Saatler 23:13’ü gösterdiğinde Amerikan Uçak Gemisi Saratoga’dan Muavenet’e 2 adet Sea Sparrow (Deniz Kırlangıcı) füzesi atıldı!
Füzeler 10’ar saniye aralıklarla atıldı!
İlk füze, köprüye isabet etti, ikinci füze ise, arka cephaneliğe çarptı ancak patlamadı!
Muavenet’te bulunan Gemi Komutanı Deniz Kurmay Yarbay Kudret Güngör ile Teğmen Alper Tunga Akan, Telsiz Astsubayı Serkan Aktepe, Çavuş Mustafa Kılınç ve Topçu Er Recep Akan şehit oldu!
Gemi İkinci Komutanı Deniz Kurmay Kıdemli Binbaşı Necati Erol, Denizaltı Savunma Harbi Subayı Deniz Üsteğmen Fahrettin Balkır, Muharebe Subayı Deniz Teğmen Uluç Kılıç, Muharebe Subay Yardımcısı Deniz Teğmen Ahmet Tırnava, İkmal Subayı Üsteğmen M. İlter Özdil, Seyir Üsteğmen Çavuş Faruk Sarıyıldırım, Topçu Astsubay Çavuş Taner Pişkin, Topçu Astsubay Çavuş Tuncer Pınar, Serdümen Er Tolga Işıldak, İkmal Er Hakverdi Aydın, İkmal Er Ömer Ekip ise yaralandı!
Bu sırada gemiden yapılan SOS çağrılarıyla bölgeye önce ABD bandıralı USS Gates Muhribi, daha sonra Iwo Jima ve Amerikan 6’ncı filosunun sancak gemisi Belknapt katıldı!
ABD tarafından verilen mesaj açıktı!
“Biz vururuz, biz kurtarırız”!
Her ne kadar gizli mesaj bu olsa da, yapılan açıklamada olayın “yanlışlıkla” olduğu belirtildi!
Füzeler radar güdümlü füzeydi!
Öyle, “kolum düğmeye çarptı, füzeler ateşlendi” denilemezdi!
Bu füzelerde önce radar hedefi belirliyor, hedefle ilgili bilgiler sisteme aktarılır, ateşlenen füzeler ise yerden bilgisayarla rota doğrulatması yapıyor ancak bu aşamalar geçildikten sonra kendi radarıyla gidip hedefini vurur!
Bu aşamalardan geçmeden, gemi komutanının onayı alınmadan füzelerin ateşlenmesi imkansız!
Ancak ABD’nin açıklamasına bakılırsa, füzeler “yanlışlıkla” ateşlenmiş!
ABD açıkça gözdağı veriyordu!
Irak’ın Kuzeyinde Saddam’a karşı başlatılan “Huzur Harekatı” ve "Çekiç Güç”ün varlığı Türkiye’de tartışılıyor ve rahatsızlık duyuluyordu!
ABD diyordu ki, “Bunu tartışamazsınız”
Ayrıca soğuk savaş sonrası yavaş yavaş oluşmaya başlayan iki kutuplu dünya düzeninde Türkiye’nin kendisine yer aramak için Rusya ile yaptığı görüşmelerden rahatsızdı!
“Benim yanımdan başka bir yan arama kendine” diyordu ABD!
Olay sonrası, ABD sadece “özür” diledi!
Askerlerimiz şehit olduğuyla kalırken birkaç ABD askerine sadece “kınama cezası” veriliyordu!
Kullanılamaz hale gelen Muavenet yerine ise 8 Knox sınıfı fırkateyn “İNDİRİMLİ” olarak Türkiye’ye verildi!
Bugün bu olayın üzerinden tam 32 koca yıl geçti!
O tarihte doğanlar çoluğa çocuğa karıştı!
Türkiye’de koalisyonlar dönemi yaşandı, iktidarlar geldi, iktidarlar gitti!
Peki ABD’nin Türkiye’ye yönelik tavrı değişti mi?
Elbette hayır!
Irak’ın Kuzeyinde Türk askerinin kafasına çuval da geçirdiler, Suriye’de Türk SİHA’sını da düşürdüler!
Bugün Yunanistan’ın Ege Denizi’nde Türk kara sularını ihlal etmesini, Yunan botundan inen askerin Datça kıyılarını çıkmasını ve Türkiye’nin buna ses çıkarmamasını, 18 adamızı Yunanistan’ın işgal etmesine göz yummamızı böyle yorumlamalıyız!
Yunanistan’ın arkasındaki güce odaklanmalıyız!