Ya badem bıyıklı diktatörler!
“Tayyip Erdoğan Türkiyesi”nde “İnternet’ten kitap indirmek” eyleminin suç olup olmadığı tartışılırken Amerikan Foreign Policy dergisinin İnternet sitesinde “bıyıklı diktatörler” listesi yapılıyor ve Atatürk, Hitler ve Stalin ile aynı kefeye konuluyor!
Çünkü Amerika’nın derdi Atatürk Türkiyesi ile! Çünkü Amerika’nın derdi Anadolu’yu Hıristiyanlaştırmak, hatta “Hıristiyan Siyonizmi”nin merkezi haline getirmek! Bu yolda en büyük engel olarak Atatürk’ü görüyorlar ve yayınlanmamış kitapları bilgisayarlardan silen, Hıristiyan misyonerliğine karşı bilimsel mücadele veren bilim adamlarının evini basan şimdiki Türkiye’nin badem bıyıklı diktatörlerini destekliyorlar!
Çünkü 31 Ocak 1896 tarihinde Amerikan Kongresi’nin aldığı gizli karara göre Türkiye’yi “Uluslararası Hıristiyan Komitesi”nin seçeceği bir komisyon yönetecekti. Hıristiyan bir yönetici Türkiye’nin başkanı olarak seçilecekti. Osmanlı İmparatorluğu’nun mevcut bölgelerinin sınırlarla ayrılması, bu bölgelerin Hıristiyan eyaletleri olarak kabul edilip, Hıristiyan gücünün Türkiye Birleşik Devletleri adı altında toplanması sağlanacaktı.
İşte Atatürk, Türk Milleti’ni seferber ederek bu projeyi çöpe attı! Bugünkü Amerikan yönetimi, Türkiye’deki işbirlikçileri ile birlikte işte bu projeyi güncellemeye çalışıyor ama karşılarına yüz binlerce Atatürk çıkıyor! Onun için Atatürk’e tahammül edemiyorlar, çıldırıyorlar.
***
Türkiye’nin Washington Büyükelçisi Namık Tan, dergiye gönderdiği mektupta “Hiç şüphesiz, ABD halkı da eğer kurucuları ve çağdaş liderleri fiziksel görünümlerine bakılarak benzer bir grubun arasına konulsaydı aynı tepkiyi gösterirdi” ifadesini kullandı.
Foreign Policy editörleri, ABD’nin kurucularının görünümünü hatırladıkça, ilk başkanlardan sakallı Abraham Lincoln’ü düşündükçe, herhalde Atatürk’ün fotoğraflarına bakarken aşağılık kompleksine kapılıyor!
Çünkü Atatürk, Dede Korkut destanlarında tarif edilen nitelikte, gelmiş geçmiş bütün sinema aktörlerini kıskandıracak kadar yakışıklı, güzel bir adamdı.
***
Amerika’nın Atatürk Türkiye’sini parçalamak için kışkırttığı adamlar, Atatürk Türkiyesi’nin eseri olan ilkokul andını da ortadan kaldırmak istiyor. Çünkü o ilkokul andı, bu topraklarda yaşayan insanları tek bir millet yapan felsefenin ürünüdür.
Ama bütün kadrolarını değiştirdikleri Danıştay, buna rağmen açılan davayı reddetti ve “Türk kelimesi bir ırkın değil, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde yaşayan dili, ırkı, rengi, cinsiyeti, siyasi düşüncesi, felsefi inancı, dini, mezhebi ne olursa olsun tüm vatandaşların bir araya gelerek oluşturdukları ve herkesi kapsayan ve kucaklayan milletin ortak adı olup, aksi yöndeki davacı iddialarına itibar edilmemiştir. Nitekim Anayasamızda bu hususun vurgulanması bakımından, Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkesin herhangi bir ayırıma tabi tutulmaksızın Türk olduğu belirtilmiştir” dedi.
Kararda, Anayasa’nın başlangıç ilkelerindeki “Hiç bir faaliyetin Türk millî menfaatlerinin, Türk varlığının, Devleti ve ülkesiyle bölünmezliği esasının, Türklüğün tarihi ve manevi değerlerinin, Atatürk milliyetçiliği, ilke ve inkılapları ve medeniyetçiliğinin karşısında korunma göremeyeceği” şeklindeki ifadeler de hatırlatıldı.
İşte Amerikalıların, “dinlerarası diyalog” diye diye Hıristiyanlaşanların ve AKP’de, CHP’de veya BDP’de kozalarını kurmuş etnik rkçıların tahammül edemediği bu ilkelerdir.
Yoksa Atatürk’ün bıyıkları bu kadar batmazdı bunlara!