Suçsuz siyasetçi yargıdan korkmaz
Marmara’da yaşanan 17 Ağustos 1999 depreminde merhum Başbakan Bülent Ecevit’in DSP, ANAP ve MHP koalisyonunda Bayındırlık ve İskân Bakanı MHP’li Koray Aydın idi.
Depremzedelere yapılan 60 bin konut zamanında teslim edildi.
2002 seçimleri ile AKP tek başına iktidar olurken MHP barajı aşmayarak meclise giremedi.
Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, MHP’yi siyaset sahnesinden silmek için Koray Aydın’ı şu üç suçtan Yüce Divan’a sevk etmek istedi;
- İhaleye Fesat Karıştırma
- Görevi Kötüye Kullanma
- Haksız Mal Edinme
Meclis Soruşturması Komisyonu kuruldu.
9 Kasım 2004’te komisyon raporu görüşülürken Aydın savunmasını yapmak için kürsüye çıktı ve ilk cümlesi şu oldu:
-“Savunmamı yapmadan peşinen şunu söyleyeyim: Yüce Divan’da yargılanmak istiyorum. Hem kendimin hem de MHP’nin bu şaibeden kurtulması için bağımsız yargıya hesap vermek istiyorum…”
Koray Aydın savunmasını yaparken AKP’liler konuşmasını sürekli keserek konuşmasını tamamlamasına dahi engel oldular.
AKP oyları ile Koray Aydın, Yüce Divan’da yargılanması için Anayasa Mahkemesi’ne sevk edildi.
Yüce Divan şu isimlerle kuruldu.
Başkanvekili: Haşim Kılıç, Üyeler; Sacit Adalı, Fulya Kantarcıoğlu, Ahmet Akyalçın, Mehmet Erten, Mustafa Yıldırım, A. Necmi Özler, Serdar Özgüldür, Şevket Apalak, Serruh Kaleli, Osman Alifeyyaz Paksüt.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı: Abdurrahman Yalçınkaya.
Aydın bu üç iddia hakkında dosyalar dolusu belgeleri Yüce Divan’a vererek savunmasını yaptı.
Yüce Divan 5 Ekim 2007’de 2007/2 kararı ile Koray Aydın’ın beraatına oy birliğiyle karar verdi.
Değerli okurlarım,
Sinan Ateş davasında konuşan eşi Ayşe Ateş ve anne Saniye Ateş, "İzzet Ulvi Yönter, Semih Yalçın, Olcay Kılavuz, Ahmet Yiğit Yıldırım. Bu isimlerden davacıyım” diyerek mahkemeye suç duyurusunda bulundular.
Bu isimler Koray Aydın’ın gösterdiği suçsuzluk cesaretini gösterip mahkemeye şu başvuruyu neden yapmıyorlar?
-“Suçumuz yok, yargılanmak istiyoruz…”
Şüyuu vukuundan beterdir.
Koray Aydın cesaretini göstererek, hem kendilerinin hem de MHP’nin üzerinde belki de yıllarca kalacak bir şaibeden kurtulur ve aklanırlar.
Gelelim AKP’ye…
Eski Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan aile şirketinden bakanlığına hem de fahiş fiyatla milyonlarca liralık dezenfektan satın aldı.
Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan görevden azletti ve Yüce Divan’a göndermedi.
Reza Zarrab’dan rüşvet aldıkları iddia edilen AKP’nin 4 bakanından Zafer Çağlayan, Muammer Güler, Egemen Bağış ve Erdoğan Bayraktar mecliste AKP’lilerin oyları ile Yüce Divan’da yargılanmaktan kurtuldular.
İçlerinde Yüce Divan’da yargılanmak isteyen tek bakan Bayraktar’dı ki şöyle söylemişti.
-“Başbakan Erdoğan ne emir verdiyse onu yaptım…”
AKP’li Recep Tayyip Erdoğan işte budur.
O gün MHP’yi çökertmek için bakanı Koray Aydın’ı mahkûm ettirmek amacıyla Yüce Divan’a gönderen Erdoğan işte budur.
Koray Aydın’ın Yüce Divan’a hukuki değil siyasi kararla gönderilmesini unutup bugün AKP ve Erdoğan’ın destekçisi olan Bahçeli işte budur.
Bugün MHP sayesinde 2 kez cumhurbaşkanı seçilen Erdoğan işte budur.
Dürüst, namuslu, suçsuz ve Yüce Divan tarafından oy birliği ile aklanmış olan ve siyasi hayatına bağımsız milletvekili olarak başı dik devam eden MHP’li Koray Aydın da işte budur.
Haydi, MHP’liler, haydi AKP’liler,
Haydi Erdoğan, haydi Bahçeli,
suçsuz olduklarına inanıyorsanız, saydığım isimleri Yüce Divan ile mahkemeye yargılanmaları için gönderin.
Suçsuz ve cesur siyasetçi yargılanmaktan korkmaz
Hodri meydan…