Sönük 23 Nisan töreni ve Cumhurbaşkanının yeri
Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kurtuluşu ve kuruluşu açısından 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı''nın önemini kavrayamayan siyasetçilerin idrak etmesi gereken gerçekler var.
Herşeyden önce; 23 Nisan sadece, çocuklarımızın kutlaması gereken dünyanın ilk ve tek "Çocuk Bayramı" değildir.
23 Nisan 7 düvelin işgal ettiği vatan toprağını işgalden kurtaracak olan ve Mustafa Kemal''in 19 Mayıs 1919''da attığı "ilk adım" sonrası Amasya tamimi, Erzurum ve Sivas Kongreleri sonrası yurdun dört bir köşesinden gelerek Ankara''da "Millî Egemenlik" ilkesi ile 23 Nisan 1920''de topladığı, "Millet Meclisi" demektir.
İstiklal Savaşı''nın Başkomutanı işte bu "Büyük Millet Meclisi"dir.
***
Bu girişten sonra demem o ki;
Türkiye Cumhuriyeti Devletinde her Cumhurbaşkanının yeri, her 23 Nisan''da;
- Türkiye Büyük Millet Meclisi''nde,
- Anıtkabir''de Mustafa Kemal Atatürk''ün huzurunda olmaktır.
***
Neden yapmadılar?
Çünkü onlar büyük Türk Milletinin büyük çoğunluğu gibi Atatürk ilke ve devrimlerinin izinden gitmeyi sevmiyorlar.
Ama bilsinler ki;
- AKP iktidarı son bulduktan sonra, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin "Resmî Bayram" olan kuruluş adımlarını; AKP öncesinde olduğu gibi Türk milleti muhteşem coşku ile kutlayacaktır.
Türkiye de Türk Milleti de Ata''sının izinde olduğunu, ilke ve devrimlerinin bekçisi olduğunu dosta düşmana kanıtlayacaktır.
***
İstanbul''da düzenlenen törene katılan Erdoğan, "Çamlıca, bizzat takibini yaparak ülkemize kazandırdığımız camisiyle, kulesiyle ve şimdi de 111 metrelik bayrak direği ve Türkiye''nin en büyük bayrağı, yaklaşık 1000 metrekareyi bulan bayrağıyla yepyeni bir çehreye kavuşuyor" dedi.
Peki, güzel de Cumhurbaşkanı Erdoğan''ın da katılacağı tören;
- Anıtkabir''de başlasaydı,
- Meclis Başkanı, parti liderleri ve milletvekilleri, Hacı Bayram''da Cuma namazı kılsaydı,
- Çıkışta Türkiye Büyük Millet Meclisi''ne gidip konuşmalar yapsalardı,
- Oradan da Meclis Başkanı, bakanları, tüm parti liderleri ve milletvekilleri için uçaklarını tahsis edip İstanbul''a gitselerdi,
- Çamlıca''daki 111 metre büyüklüğündeki Türkiye''nin en büyük bayrak direğine 937,5 metrekarelik dünyanın en büyük Türk bayrağını hep birlikte göndere çekselerdi…
İşte Türkiye Cumhuriyetinin 83 milyonunun Cumhurbaşkanı der alkışlardım.
Heyhat…
Onlar ne Meclis''in ne de Atatürk ve silah arkadaşlarının hak ettiği saygıyı ne yazık ki göstermiyorlar.
Bugün AKP iktidarı ve destekçisi MHP, Türkiye''de özgürce siyaset yapıyorsa bunu;
- Atatürk ve silah arkadaşlarına,
- Ülkemizin kurucusu Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi''nde görev yapan dönemin milletvekillerine borçludurlar.
***
Erdoğan törende yaptığı konuşmada dedi ki;
- "Arsa var, arazi var. Arsayı araziye dönüştürmek için belli bir bedel ödemek gerekiyor. Yoksa arsanın bir önemi yok. İşte biz de bu toprakları vatan yapabilmek için nice şehitler verdik."
Sayın Erdoğan,
Doğru olanı şudur.
- İmarsız olan; Arazi,
- İmarlı olan; Arsadır.
***
Mithat Cemal Kuntay''ın Türkiye''nin 15. Yılı duygusuyla yazdığı ve son iki mısraını okuduğu şiirin tamamını Erdoğan''a anımsatıyorum.
"Kim derdi yarılsın da nihayet yerin altı,
Bir anda dirilsin de şu milyonla karaltı.
*
Topraklaşan ellerde birer meşale yansın.
Kim der ki şu milyonla adam birden uyansın.
*
Kim derdi seher yıldızı doğsun da bir evden,
Kaçsın da cehennemler o bir damla alevden,
*
Canlansın ışık selleri olsun da o damla
Beş devletin öldürdüğü devlet bir adamla,
*
Kim der ki en son rakamlar da delirsin.
On beş asır on beş yılın eb''adına girsin.
*
Dünyaları bir fert evet oynattı yerinden,
Sarsıldı demirler evet azmin demirinden.
*
Mazi yıkılıp gitti evet fesli, kafesli:
Lâkin bugünün ey granit bünyeli nesli,
*
Bir şey ele geçmez şerefin sade adından.
Sen arşı bırak, varsa haber ver kanadından.
*
Gökten ne çıkar? Gök ha büyükmüş ha değilmiş,
Sen alnını göster ne kadar yükselebilmiş.
*
Gökler çıkabildin, uçabildinse derindir,
Tarihi kendin yazıyorsan, eserindir.
*
Bahsetme bugün sade dünün mucizesinden,
İnsan utanır sonra yarın kendi sesinden.
*
Asrın yaşamak hakkını vermez sana kimse;
Sen asrını üstünde izin varsa benimse;
*
Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır,
Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır."